"Hadi bakalım Ersa kendini tanıt." Shu, Bonset ve Ersa turnuvanın başlamasına iki saat kala diğerleri ile buluştu.
Şaşkın gözlerle bakan üçlü neler olduğunu anlamaya çalışıyordu.
"Merhaba büyüklerim adım Ersa Riken! 7 yaşındayım! İlerde iyi geçinelim!" Ersa'nın sesini yükselterek tanıtması Shu'ya oldukça komik gelmişti ki kahkaha atmaya başladı.
"Ersa klanımın ve ordunun yeni üyesi. Kendisi ile yeni tanıştık ama oldukça içim ısındı klana davet ettim ve o da kabul etti. Bizimle beraber yolumuzda ilerleyecek."
İlk tepki veren Yuno oldu, öne çıkıp kendini tanıttı. "Merhaba küçük kardeş, Yuno Riken!" Yuno'nun Ersa'yı taklit etmesi ortamda ki havayı dağıtmıştı.
Daha sonra Nyna öne çıktı ve kendini tanıtmaya başladı. "Nyna Riken, Memnun oldum küçük kardeş!" Ersa kendisine samimi yaklaşan insanlar olduğunu görünce oldukça rahatladı. Çünkü kendisini kabul etmemelerinden korkuyordu.
Shu bekleyen gözlerle Luo'ya baktı. "Luo Riken, ilerde iyi geçinelim küçük kardeş!" Shu'nun gözlerinde ki mutluluk Ersa dahil herkes tarafından görülmüştü.
"Evet tanışma faslı bittiyse yavaş yavaş turnuva yerine doğru gidelim. Aynı zamanda yolda Ersa ile karşılaşmamızı anlatırım." Shu'nun yönlendirmesinden sonra herkes hareketlendi.
"Uçuyorum!" Ersa'nın bağırmasıyla ortamda bir kahkaha peydah oldu.
"Korkmana gerek yok yorulduğun için böyle geliceksin. Eğer yürümek istersen indirebilirim." Shu'nun konuşmasından sonra Ersa büyük bir gülümseme ile baktı. Halinden oldukça memnun olduğu belliydi.
Shu yürürken bir yandan da Ersa ile tanışma hikayelerini anlattı. Tabii ki olayı biraz komik ve abartılı anlattı. Çünkü Ersa'nın bu olaydan etkilendiğini biliyordu, üstündeki etkiyi ne kadar çabuk atarsa Ersa için o kadar iyiydi.
Bir saatten fazla süre geçtikten sonra sonunda turnuva alanına gelmişlerdi. Shu ve arkadaşları alana girdiğinde bütün gözler, görevliler dahil, onlara döndü.
Üstlerinde ki cübbe ile sonsuz bir kudrete sahip gibi görünüyorlardı.
Ortalarında duran Shu ise bir hükümdar gibiydi. Bir çok kişi kıskançlık ve büyülenmiş bir halde onlara bakıyordu. Fakat Shu ve arkadaşları gördükleri yoğun ilginin farkında bile değildi.
Turnuva alanına geldiklerinde sonu görünmeyen bir kuyruk gördüler. "Dostum turnuva kayıt sırası değildir umarım!" Yuno sitemli bir sesle konuştuktan sonra Bonset hızlıca ortadan kaybolup geri geldi.
"Klan liderim rapor veriyorum... Sizin için girişler arka tarafta bulunuyor. Ben ve Ersa seyirci bölgesinden gireceğiz." Bonset konuştuktan sonra hızlıca ayrıldılar.
Shu ve arkadaşları turnuva alanının arka tarafına doğru yürüdüler. Bütün gözler hala onların üstündeydi. Çevrede ki kızlar Shu ve Yuno'ya hayran bir ifadeyle bakarken, erkekler de Luo ve Nyna'ya aynı ifadelerle bakıyordu.
Shu ve Yuno bu durumu fark etmiş olucak ki çevrelerinde ki erkeklere katil ifadeyle baktılar. Çevredeki erkekler üstlerine binen yoğun baskıdan sonra kan kustular. Oysa ki Shu ve Yuno sadece bakmışlardı. Auralarını bile çıkarmamışlardı.
"Genç efendiler size nasıl yardımcı olabilirim?" Görevlinin sorusuyla Shu görevliye döndü.
"Turnuvaya giriş için geldik." Shu'nun konuşmasından sonra görevli ekibi süzdü.
"Bir akademiden mi geliyorsunuz?" Adam saygılı bir biçimde konuştu. İlk gözlemleri karşısına duranların yüksek yerlerden gelmiş olduğuydu. Üstlerinde ki cübbe ve hal ve hareketleri yüksek yerlerden geldiğinin göstergesiydi.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Kanlı Yolun İzi
Fantasy"İntikam!" Yüksek bir platformda duran genç adamın ağzından çıkan tek bir kelime milyarlarca insanın kalbini hızlandırmaya yetmişti. Soğuk ve duygusuz bakan gözleri ile onun için gelen milyarlarca insana baktı. Büyük savaş yaklaşıyordu. Kan ile çiz...
