Kanlı Yolun İzi

48.Bölüm: Kanlı Yol Başlıyor!

Kurza Riken'in odasına şu an çatal sesleri haricinde bir ses yoktu. Ortama ölüm sessizliği hakimdi. Shu yediği yemekler ile bir yandan da Kurza'nın söylediklerini sindirmeye çalışıyordu. Son zamanlarda omzuna binen yükler bi' hayli artmıştı.

Yaklaşık 15 dakikalık yemek yeme süresinden sonra Kurza elinde tuttuğu çatal ve bıçağı kenarıya bıraktı. Shu ve Peleus da aynı şekilde kenarlara bıraktıktan sonra Kurza'ya baktılar.

Kurza elini havaya kaldırıp parmağını şıklattı. Parmağından çıkan ses ile ortamın görüntüsü bir anda değişmeye başladı. Modern görüntüsü yerini devasa bir kütüphaneye bırakmıştı. Odanın tavan boyu eskisine göre daha da uzamış aynı zamanda daha da genişlemişti. Shu artık bu olaya şaşırmasa da Peleus şaşırmaya devam ediyordu.

Kurza sessizlik içinde sol elini yeniden havaya kaldırdı, kütüphanenin raflarından bir kitap hızla sol eline doğru uçuşa geçti. Kitabın tozlu hali Kurza'nın eline geçtiği anda son bulmuş yerini kainatın değerli madenleri ile işlenmiş bir hale bırakmıştı.

"Bunun ne olduğunu tahmin ediyorsundur?" Kurza beklenti ile Shu'ya baktı. Shu gerçekten de az çok tosun in edebiliyordu. Kurza'ya bakıp başını onaylar biçimde salladıktan sonra Kurza konuşmaya devam etti.

"Riken klanının köklü tarihi ve senin için bazı önemli bilgiler var. Hemen okumaya başlasan iyi olur, uzun bir süreç olucak çünkü."

Shu düşünceli bir şekilde önünde duran kitaba baktı.

"Okurken bazı bölümlerde zihninde bazı görüntüler oluşucak onlara iyi izle."

Shu derin bir nefes verdikten sonra konuşmaya başladı.

"Bu kitabı okuduktan sonra hayatım eskisi gibi olmayacak. Ailemin intikamı için çıktığım yolda tahminimden daha farklı yerlere geldim. 4 arkadaş çıktığımız yolda şimdi milyonlara ulaştım. Sanırım gerçek kanlı yol bu kitaptan sonra başlayacak."

Kurza başını onaylar bir şekilde salladıktan sonra Shu yavaşça kitaba yaklaştı. Kitap sanki kendisine çekiyormuş gibi bir his yayıyordu. Daha fazla beklemeyi kitabı eline aldı ve ilk sayfayı yavaş bir şekilde açtı.

İlk sayfayı açtığında direkt olarak gözlerinin önüne bir görüntü belirdi. Shu görüntüyü izlemeye başladığında aynı Nish'in ona anlattığı hikayelerden birisi gibiydi.

"Evet Shu, Riken klanını kuran kişi Soğuk Tanrı. Gerçek adıyla Kripto Riken."

Shu'nun gözlerinde büyük bir şok ifade vardı. Soğuk Tanrı ile aynı klandan olduğunu hayal bile etmemişti fakat şimdi hayranı olduğu kişi onun kurucu atasıydı.

Kainatların önde gelenleri ile savaşa kadar her şeyi Nish'in ona anlattığı gibi gidiyordu. Fakat büyük savaşın öncesinde Kripto Riken bir yeraltı sığınağında oturmuş konuşuyordu. Yanında duranlar ise pür dikkat onu dinliyordu.

"Yarın büyük savaş başlayacak. Elimden geldiğince bu kainatı korumaya çalışacağım. Belki de korurken öleceğim savaşın nasıl ilerleyeceğini kestiremiyorum."

Kripto Riken sol tarafında oturan genç adama baktı. "Sanırım sana dediklerimi tamamlamışsındır?" Kripto Riken konuştuktan sonra diğer kişiler merakla ikisine baktılar.

"Tamamladım Usta. Merak ediyorsunuz anlıyorum, anlatıyorum Usta?" genç adam konuştuktan sonra Kripto Riken'e izin isteyen gözlerle baktı. Kripto Riken eliyle devam etmesini işaret ettikten sonra genç adam konuşmaya başladı.

"Ustam bu savaşın geleceğini çok çok önceden tahmin etmişti o yüzden çalışmaya başlayalı milyarlarca yıl oldu. En başında Ustamı yeniden reankarne etmek için çalışıyorduk fakat zamanla bunun imkansız olduğunu anladık o yüzden farklı bir yol izledik." genç adam konuştuktan sonra depolama yüzüğünden özel bir kutu çıkardı ve kapağını yavaşça açtı.