Çok heyecanlı bir yerde bırakmıştık sanırım,
Hadi o zaman devam edelim..
**
67.Bölüm: Korku, Suçluluk, Bebeğimiz
Kulaklarım uğulduyordu.
Bir anda hayat sessizleşmişti sanki.
Tüm sesler kısılmış, yok olmuştu.
Gördüklerim ve hissettiklerim karma karışıktı.
"Ece, iyi misin?" diyen Uğur'un sesini aniden keskin bir şekilde duymuştum.
Her şey geri gelmişti.
Korkuyla elimi karnıma götürmüştüm. Bebeğim?
Ona bir şey olmuş muydu?
Aniden durunca biraz öne doğru savrulmuştum. Emniyet kemeri sayesinde geri gelmiştim ama direksiyona Allah'tan vurmamıştım.
"İyiyim sanırım. Sen?" diye sorduğum anda kapım hızla açılmıştı. Tabi aynı anda Uğur'un yanındaki kapıda.
"İnin arabadan!" demişti Uğur'un tarafındaki kar maskeli adam. Sesi gırtlağından geliyordu. Biraz çatallaşmıştı.
İkisi de üzerimize silah doğrultuyorlardı. Diğeri de tam arabanın önünde durmuştu.
Ellerim korkudan tir tir titriyordu. Kalbim adrenalinle olması gerektiğinden kat be kat hızlı atıyordu.
Ne oluyordu?
Bu adamlar da kimdi?
Bizden ne istiyorlardı?
Bu sorulardan hiçbirinin cevabını bilmiyordum. Aklım durmuş, mantığımı yitirmiştim. Doğru düzgün düşünemiyordum.
Tek bildiğim bizi korumam gerektiğiydi. Bir şekilde kurtulmanın bir yolunu bulmalıydım.
Bu yüzden gözüme takılan parlak ışığı gördüğümde beynim ne olduğunu anlamadan elimi üzerine kapatmıştım. Uğur'un telefonuydu bu. Aniden fren yapınca elinden fırlamış ve ikimizin koltuğunun arasındaki yere düşmek üzereyken durmuştu.
Elimdeki telefonu hem büyüklüğü yüzünden, hem de saklayacak yerim olmadığından yanıma alamam mümkün değildi. Bu yüzden ekranda açık olan Muhsin Babanın numarasına tıklamış ve ayaklarımın yanına bırakmıştım.
Umarım açardı ve tehlikede olduğumuzu anlardı.
"Siz kimsiniz?" demişti Uğur sert bir sesle.
"Başınıza nasıl bir bela aldığınızın farkında değilsiniz!" diye devam etmişti.
Ama adam cevap olarak onu kolundan tutmuş ve zorla dışarı çıkarmıştı. Daha ne olduğunu anlamadan inmişti arabadan.
Benim yanımdaki adam da tam koluma dokunmaya yeltenmişti ki hızla emniyet kemerimi çözüp kendimi dışarı atmıştım. Bana dokunmasını istemiyordum. Sarsılmamalı ve ani hareketlerden olabildiğince kaçınmalıydım.
Arabadan inince adam direk kolumu tutmuştu. Elindeki silahı da yüzüme doğru tutuyordu.
Çevrede kimse yoktu. Ne bir araç geçiyordu, ne de yakınlarda bir ev, bir menkul vardı. Bu da bağırsam bile sesimi kimseye duyuramayacağım demekti.
"Sakın! Sakın ona zarar vereyim deme!" Uğur yanındaki adamın kendine dokunmasına izin vermiyordu. Bana doğru gelemeye çalışmıştı ama arabanın önünde duran adam onu iki kolundan tutup arkadan yakalamıştı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güzel Taktik [Tamamlandı✔]
RomanceBir tehdit, teklif'e dönüşürse ne olur? -- Hikayemi uyarlayan ya da çalan olursa önce vicdanına, sonra da adalete teslim ediyorum. İlk bölüm yayın tarihi: 12.02.2020 Final bölüm yayın tarihi: 12.04.2021 #Romantizm 18 (06.11.2020) #Romantizm 11 (09.1...