17.Bölüm: Evde İkimiz
Tam yazdıklarımın üzerinden bir kere daha geçiyordum ki kapı hızla açılmıştı.
Can havliyle telefonu bir yere, defterle kalemi ayrı bir yere fırlatmıştım.
Gelen Uğur'du.
Bir hışımla içeri girmiş ve sert bir şekilde kapıyı kapatmıştı.
Çok sinirliydi. Yüzü kıpkırmızı olmuştu. Beni görmemişti bile.
Bunu fırsat bilip hemen not defterini yastığımın altına sıkıştırmış ve ayağa kalkmıştım.
"Uğur! Ne oldu?" demiştim.
"Ece hazırlan, gidiyoruz!" demişti. Göz göze geldiğimizde, gözlerinin koyulaştığını görmüştüm.
"Nereye?" aklı başında değilmiş gibiydi.
"Bilmiyorum. Hemen bu evden çıkmazsam elimden bir kaza çıkabilir." anlaşılan Muhsin Baba ile olan konuşmaları iyi gitmemişti.
"Tamam, hadi gidelim." dolaptan aldığım montumu üzerime giyip, telefonumu ve çantamı aldığımda hazırdım.
Uğur önde, ben arkasında resmen koşarak çıkmıştık evden. Kapının önündeki arabalardan birini almıştık.
Hızla evin bahçesinden ayrılıp, uzaklaşmaya başlamıştık.
Uğur arabayı normalin baya üstünde bir hızla kullanıyordu. Gözü dönmüştü. Böyle giderse her an kaza yapabilirdi.
"Uğur yavaşla biraz. Evden oldukça uzaklaştık." demiştim. Anlaşılan beni duymamıştı. Herhangi bir tepki vermemişti.
Sanki koruması daha çok artıyormuş gibi elimle emniyet kemerini sıkıta tutmaya başlamıştım.
O kadar hızlı gidiyorduk ki yanımızdan gelen geçen ağaçları, evleri ya da karartı gibi seçtiğim insanları saniyeyle görebiliyordum.
"Uğur, sakin ol biraz!" diye bağırmıştım en sonunda.
Kendini resmen yola kilitlemişti. Direksiyonu sımsıkı tuttuğundan parmak kasları beyazlanmıştı.
"Uğur sana söylüyorum! Dur, durdur şu arabayı!" bu defa öyle bir bağırmıştım ki beni duymaması imkansızdı.
Araba ani bir frenle dururken, asfaltın yanma sesini duymuş ve kendim, resmen öne doğru fırlamıştım. O kadar hızlı savrulmuştum ki emniyet kemeri beni geri çektiğinde göğsüm acımıştı.
"Ne yaptığını sanıyorsun?" derken önüme gelen saçları geri atmaya çalışıyordum.
Bu arada Uğur beni duymamış ya da dinlememiş olacak ki arabadan inmiş, kapıyı da sertçe yüzüme kapatmıştı.
Kendimi durdurmaya çalışıyordum ama elimde değildi. Bende sinirlenmeye başlıyordum.
Kusura bakmasın ama hiçbir açıklama yapmadan bana böyle davranmaya hakkı yoktu. Bu kadar sinirli olmasının sebebi ben olmadığıma göre, neden hıncını benden çıkarıyordu ki?
Arabadan sinirle çıktığımda anda kafama dank etmişti. Ya gerçekten sebep bensem?
İçimde anında bir korku tufanı yükselirken, yavaşça Uğur'a yaklaşmaya başlamıştım.
Bir sağa, bir sola deli gibi dolanıyordu.
Gerçekten öğrenmiş olabilir miydi? İyi de nasıl?
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Güzel Taktik [Tamamlandı✔]
Storie d'amoreBir tehdit, teklif'e dönüşürse ne olur? -- Hikayemi uyarlayan ya da çalan olursa önce vicdanına, sonra da adalete teslim ediyorum. İlk bölüm yayın tarihi: 12.02.2020 Final bölüm yayın tarihi: 12.04.2021 #Romantizm 18 (06.11.2020) #Romantizm 11 (09.1...