Bölüm 17

332 44 14
                                    

🎤🎤🎤 Bölüm şarkıları: Hande Yener : Bakıcaz artık.

Can Güneş feat Emin Oğuz Çelebi :Anlasana

Can Güneş feat Emin Oğuz Çelebi :Anlasana

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

BÖLÜM 17



İNCİ TAMU



Uyanır uyanmaz yaptığı tek şey kaşlarını çatmak oldu. Yanında uyumakta olan Minel'e bakarak bir eliyle gözünü ovuştururken, gece komodinin üzerine bıraktığı telefonuna uzandı. Ne bir arama ne bir mesaj vardı. Oysa kendisi Ezel'i sürekli aramış, sürekli yazmıştı. Hem de ne için? Konuşurken bir anda telefonu kapatmaktan bahsettiği için. Aklına gelen ihtimalle karnına kramp giriyor olsa da şu anda bunu düşünmek istemiyordu. "Gıcık." Diye homurdandı. Yüzünü yastığa gömüp, bir eliyle onu sımsıkı tutarken sessizce çığlık atıyordu. "Ne yapıyorsun?"



"Ay!"



Minel'in sorusuyla korkuyla yerinde sıçradı. "Neden bağırıyorsun Tamu?" diye soran arkadaşı sızlanarak başını tutunca ona doğru dönen genç kız içini çekerek, ellerini karnının üzerine koyarak tavana bakmaya başladı. Minel de başını hemen yanına yasladığında gülümseyerek eline uzandı. "Bugün daha iyi misin?" diye sorduğunda onun "Sanki tonlarca ağırlık kaldırmış gibi hissetmem dışında iyiyim. En azından kendime söylediğim bu." Demesiyle "Daha da iyi olacaksın," diye temin etti onu "O da yaptığına pişman olup, sürüm sürüm sürünecek."



"İyi olsun isterim." Dedi Minel "Kötülüğünü görmedim sonuçta."



Tamu, kaşlarını çattı. Canını yakmış, kalbini kırmıştı sonuçta değil mi? Neden o da aynısını ona yapmak istemiyor olmasındı ki? "Menaf benim kalbimi kırdığında aynısını ona da yapmak istedim." Dedi "Bazen o kazanın olduğu günü hatırlayıp duruyorum ve bu kadarını istemediğimi düşünüyorum."



Minel'in başını çevirip kendisine baktığını hissetti ama başını çevirmeye korktu. "Onun gerçekten kırılmasını ve tıpkı benim gibi acı çekmesini istedim. Bir tarafım kazaya oh olsun derken, yani hastanede öyle söylerken samimiydi ama şimdi... Allahım düşünüyorum da ne kadar bencil ve de aptalım." Dudakları titremeye başladı. Yutkunarak "Onu kaybettim," dedi "Ona dair her şeyi. Beni yanında istemiyor ve çokta haklı. Onu kıskandıkça sürekli ona beddualar edeceğim biliyorum. Neden? Çünkü ben sen değilim. Bir şekilde hep, her zaman ilgilenilmek, sürekli ama sürekli ilginin bende olmasını istiyorum."



"Tamu..."



Tamu, kaşlarını çatarak içini çekerken "Bir yandan da belki bana aşık değil ama dostluğunu hala kazanabilirim diyorum. Sonra içimdeki ses diyor ki onu da yitirdin aptal! Yitip giden bir şeyi nasıl geri kazanabilirsin ki? Senin yüzünden bacağında vidalarla geziyor, olacağı son ameliyatın bile işe yarayıp yaramayacağını bilmiyorsun. Sana her baktığında kazayı hatırlayacak! Onda bıraktığın izi! Yüzüne gülecek ama içi kan ağlayacak!" Bir kolunu gözlerine siper ederek soluklanırken "Onu özlüyorum," diye mırıldandı "Ve bu çok canımı yakıyor."

ARKADAŞKÇA -2 (KİLİD)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin