Yeni bölümle merhaba.
Yazım hataları varsa kusura bakmayın.
Keyifli okumalar.
Yıldıza basmayı unutmayın.
Gecenin soluksuz hizmetkarları olan kuşlar üzerimden uçup gittiğinde yenice kendime geliyordum. ''Hele şükür, rahatladın mı şimdi?'' yanımda ki bedene yandan bir bakış fırlatırken anlımdaki terleri siliyordum.
''Evet''
Liam kolumdan tutarak beni dibine kadar çekmiş hiç mesafe kalmayacak şekilde oturtmuştu.
''Kum torbası patlamadan durmadın, patladı!Şimdi ne oldu canım!''
''Rahatladım canım(!)Ayrıca arkana bak tatlım''
Lena,biraz geri de Liam'a öfkeli bakışlar atıyordu,eğer gözlerden ateş fırlasa Liam'ın parçaları kozmik evrende uçuyor olurdu çünkü beyefendi güzel bir vampirellayla konuşmuştu,baya baya flört eder gibiydiler. Arkadaşlarımızla sohbet edebiliriz, şakalar yapa biliriz ama bir ilişkimiz varsa az da olsa hareketlerimize dikkat etmeliyiz. Liam ise hala tek başınaymış gibi hareket ediyor. Şimdi de bana canım demişti ve Lena sevgilisi olduğu halde bunlara dikkat etmemişti. Eee ne der insanlar, kapağı yedi,hayır yok ayvayı yedi! Ayva demişken canım da ayva çekti ya. Boş yapma saatimizde bittiğine göre tekrar ders.
Kum torbasını istemeden de olsa sonunda patlatmıştım.
Daha doğrusu ben,Corc,Hieys ve Tiyer patlatmıştık,canımı sıkan o kızın sözlerinden sonra bu kum torbası patlamasa kılıçla keserdim. NET. Profesörün uzaktan gelen bedenini gördüğümde küçük bir ıslık hareketiyle diğerlerini de bilgilendirdim. Herkes oturduğu yerde toparlanıp ayaklandı. Hepimiz bir asker misali yan yana gelirken onun komutanlarını beklemeye başladık."Diğer ders ilizyona geçeceğiz her şeyi hazırladım çocuklar dersin bitmesine daha yarım saat var, dediğim gibi dövüşeceksiniz" ceplerinden çıkardığı renkli bandanaları her birimizin takması için uzattı.
"Basit"
"Basit değil bayan melez,beni iyi dinleyin nasıl dövüşeceksiniz anlatacağım!"
Profesör kapının arkasında duran mavi ve kırmızı çizgili tahta sandalyelere vampir hızıyla gitti,eline aldığı iki sandalyeyle geri yanımıza döndü. Bir kaç adım mesafeyle karşılıklı koydu.
''Birbirinize sırasıyla laf atacaksınız, öyle laflar atın ki karşınızda ki kişi sinirlensin,hanginiz daha çabuk sinirlenip saldırırsa diğer ders ilizyona önce o girer,ilizyon sandığınız kadar kolay değil''
''İyi de hocam bu kaybeden kişi için ödül olmaz mı?''
''Çocuklar ilizyon dersini daha önce görmediniz ve zorluğunu bilmiyorsunuz, bu konuda yorum yok şimdi herkes karşılıklı sıra olsun.''
Profesör'ün komutuyla hepimiz sıra olurken,profesör de saçma sapan bizi eşleştiriyordu. Ben ve süslü pakize,Liam ve Lena kalınca beni de süslü pakize ile eşleştirdiler. Resmen bana oynuyorlar! Bu kızın bakışlarında bile sinirlenirken sözlerini düşünmüyorum bile ama ben Alina ise dayanırım çünkü ben babamın kızı,bunlar başı olan melezim. Bizim sınıftan bir kaç kez gördüğüm bir kızla yine bizim sınıftan Hieys eşleşmişti. Karşılıklı sandalyeye oturdukların da ikisi de kendinden emin gibiydi. Ta ki Profesör'ün komutuna kadar. Çünkü o an gördüğüm ifadeler keşke yalan olsa diyordum.
''Bir birinizi sinirlendire bildiğiniz kadar sinirlendirin,her yol serbest, isterseniz zihin de okuyun''
Bu iş hiç hoşuma gitmemişti. İkisi de gözlerini birbirlerine sabitlediğinde aralarında tuhaf bir hava vardı.Korku,gerilim, öfke gibi karışıktı ama tekrar söylüyorum bu iş hiç hoşuma gitmemişti. Bir tuhaflık vardı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Vampir Okulum 1 (DÜZENLENİYOR)
FantasyAlina Black,her şeyden habersiz bir kızdı ama en başında. 18 yaşında öğrendiklerinden sonra kendisini "VAMPİR OKULUNDA" buldu. Sıradan bir vampir,kurt,ya da melez değildi. O özel melezdi. Kalbinin üzerinde ki ruh taşı ile kendi ruhunu, geçmiş melezi...