Evet bu bölüm bazı şeyler ortaya çıkıyorARKADAŞLAR OY VERİN,YORUM YAPIN..
Kararımdan vazgeçmemek için adımlarımı onlara doğru yönelttim.Evet bu sefer kararlıydım,öğrenecektim.Onlara yaklaştıkça kalbim yerinden çıkacak gibi kan pompalamaya başladı.Kendi kendime 'bu karar mı merak ediyorsun ,kalbini yerinden çıkaracak kadar mı?' sorusunu sormadan edemiyordum.
Adımlarımı durdurarak derin bir nefes çektim içime.Kalbimin sakinleşmesini bir süre bekledim.Ama kalbim istikrarla hızlı atmayı seçti.Bende bu durumu zorda olsa umursamamaya çalışarak devam ettim yürümeye.Yaklaştıkça seslerini de duymaya başlamıştım. Kağan bebeklerin çıkardığı o anlamsız kelimelerle etrafa gülücükler saçarken babası ise ona dert yanınıyordu gibiydi
Tekrar durarak bu sefer de onun söylediklerini dinlemeye başladım.
"Ne yapacağım ben şimdi? Acil birini bulmamız lazım.En fazla 5 günümüz kaldı.."
Daha fazla dinlemek istemediğimi için yüzüme sıcak bir gülümseme yerleştirip 'Kağan' diye seslendim.Zaten adamın neyden bahsettiğini de pek anlamış değildim.
Kağan sesimi duyunca bakışlarını bana çevirdi ve elinde ki oyuncağı havaya kaldırarak iki elini sallamaya,bana gülücükler atmaya başladı.Bende yüzümde ki gülümsemeyi daha da arttırarak yanına gittim.Pusetinin önünde dizlerimin üzerine çöküp ellerini tutmaya başladım.
Uzanıp iki yanağını öperken alttaki iki dişiyle çenemi ısırmaya başladı.Acımaktan çok gıdaklandığım için kahkaha atmaya başladım bende.Elinde ki oyuncağı da bırakmış yanaklarımdan destek almaya çalışıyordu küçük sıpa.
Biraz daha böyle kahkaha attıktan sonra kendimi geri çektim.Kafamı bi anlığına adama çevirdiğimde gülümseyerek bizi izlediğini gördüm.Kafasının üstünü öpüp bende banka oturdum.Ama hala Kağan'la oynuyordum.Ellerini ellerimin içine alıp birlikte havada hatreket ettiriyorduk. Sonra benden sıkılmış olacak ki ellerimi bırakıp oyuncağını eline aldı.
Bende fırsattan ifade yanımda ki adama gülümsedim ilk önce.Konuya nerden gireceğimi bilmediğim için Kağan'ı izleyerek düşündüm bir süre . Sonra aklıma bir şey gelmeyince 'en azından başlayayım devamı gelir' felsefesine uyarak açtım ağzımı.
"Ben Dolun" dedim gülümseyerek.Beklemediği yüzünde ki ifadeden belliydi.
"Ben de Selim" yüzünde ki ifade sesine de birebir yansımıştı.Ama şimdi konuya nasıl girecektim ki.En iyisi Kağan'ın üstünden gitmekti sanırım.
"Kağan kaç aylık?" evet sorabileceğim en mantıklı soru buydu.
"13 aylık" dedi yüzünde ki tebessümle.
"Çok tatlı bir çocuk.Size de çok benziyor" dedim.Duraklarında gururlu bi gülümseme oluştu bu sözümden sonra.Ama biran adama iltifat ettiğim geldi aklıma.Hay ben- Allah belanı versin emi Dolun! Adama yavşadım resmen Allah'ım ya!Kendimi biraz suçlu hissederek bakışlarımı Kağan'ın yüzüne çevirdim.Dikkatli bakınca burun yapılarının farklı olduğu belli oluyordu.Ve bu benim için bulunmaz hint kumaşı niteliğinde bir şeydi.
"Sanırım burnunu annesinden almış ama" cümlemi bitirince yüzüne baktım.Küçük, buruk bir gülümseme yerleşmişti dudaklarına.Gözlerini çocuğundan alıp bana çevirdiğinde keder gördüm o mavi gözlerinde.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
AŞK ÇIKMAZI (Tamamlandı)
ChickLitBir kadın;bazı gerçekler ile düzeni bozulmuş,duyguları ağır bir darbeye maruz kalmış,yalnız hissetmiş,acı çekmiş,ama sadakatini kaybetmemiş. Gerçekler bir yana;onu büyüten insanlar,ki o çekinmeden ailem diyebiliyor,bir yanaydı. Dolun,güvendiği kişil...