A.Ç.-6-

80.2K 3.5K 45
                                    


@zeynepcolakk okuyucumuz Kağan için fotoğraf istemişti ama ben kafamda ki gibi birini bulamadım.Multimedyada ki çocuğu mavi gözlü olarak düşünebilirsiniz arkadaşlar.Ya da kafanızda ki tatlı şeyle devam edin..

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayın ha

*************

Kafamı çevirip bu seferde pencere kenarında olan masalara baktım.

İlk masa,hayır

İkinci masa,hayır

Üçüncü masa,yine hayır.Acaba erken mi geldim? Saate baktığımda 10.03 geçiyordu.Başımı kaldırıp tekrar masalara bakmaya devam ettim.En sonda ki masaya da baktıktan sonra sıkıntıyla nefesimi verdim.Demek ki daha gelmemişlerdi.Bir adım atmıştım ki arkadan duyduğum Kağan'ın o garip sesleri ile 180 derece döndüm.Selim kucağında ki tatlı varlıkla kapıdan yeni girmişti.

Kağan'ın üstünde kısa mavi şort ve uçuk mavi bir t-shirt vardı.Başında ki şapka ise gözlerini kapattığı için başını yukarı kaldırmış etrafı görmeye çalışıyordu.Tatlı şey ya!

Selim ise sütlü kahve tonlarında giydiği kapri ve beyaz yarım kol gömlekle bir yandan oğlunun şapkasını düzeltmeye çalışıyor bir yandan da elinde ki çantayı tutuyordu.

Selim beni fark ettiğinde hafifçe gülümseyerek yanıma gelmeye başladı.Anlayamadığım bir şekilde kalbim hızlanmaya başlamıştı.Ellerim istemsizce kulağımın arkasında olan saçları,amaçsızca tekrar tekrar kulağımın arkasına sıkıştırıyordu.

"Günaydın" dedi yanıma geldiğinde.

"Günaydın" dedim bende küçük bur tebessümle.

"Erken gelmişsin,seni biz bekleriz sanıyordum ama sen bizi bekliyosun bakıyorum da" sesi cidden samimi geliyordu.Bu yüzden kendimi daha rahat hissederek konuşmaya başladım

"Takıntılı gibi bir şeyim,tam zamanında giderim gideceğim yere"

"Bu özelliği gördüğüm ilk kadınsın" dedi kahkaha atarak.Kahkahası bir an karnımda şimşekler çaktırsada yok sayarak Kağan'a doğru ellerimi uzattım.Kucağıma almaktı amacım,o da anlamış olacak ki bana doğru kendini atmaya başladı.Selim'de Kağan'ın bu haline gülerek bana verdi.

Kağan'ın ilk işi ise saçlarımı çekmek olmuştu.Ama ben bu sabah saçlarımı düzleştirmek için yarım saatimi harcamıştım!Tek elimle saçlarımı kurtarmaya çalışırken diğer elimle de Kağan'ı sabit tutmaya çalışıyordum.

Saçlarımı kurtarmaya çalıştığım elim havada durduğu için yorulmuştu.Nefesimi dışarı verip kolumu indirdim.Tabi Kağan hala saçlarımı bozmaya son gaz devam ediyordu.Elimi tekrar kaldırıp saçıma götürüğüm an Kağan'ın olamayacak büyüklükte bir ele temas ettim.Elim kasılarak birkaç saniye orada kalsada kendime gelince ateşe değmiş gibi hızla çektim.Ateşe değmiş olabilirdim aslında....

Nefesim yetmedi ciğerlerime.Ama bunu belli etmemek için sessiz sessiz nefesler alıyordum.Ve bu yüzden kalbimin sesi kulaklarıma kadar geliyordu.Bir an panik yaptım,acaba Selim'de duyarmıydı ki bu sesi? Sessizce yutkundum.Bu kadar heyecan yapmam iyi bir şey değildi.Saçlarıma dokunması bana bu kadar etki yaratmamalıydı.Hayır,hayır.Ben kendi kendimle iç hesaplaşma yaşarken saç diplerime baskı yapan acı kayboldu.Sanırım Selim saçlarımı kurtarmayı başarmıştı.

AŞK ÇIKMAZI (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin