A.Ç.35

57.6K 2.9K 137
                                    

....

Biraz kısa bölüm.Okuyunca fark edeceksiniz.Ama şu yüzden.Arkadaşlar bana bir anda dağın zirvesini yaşattıktan sonra sert bir iniş yaptırdınız.Evlenme teklifi olan bölümle ondan sonraki bolum arasına uçurumlar sokmuşsunuz resmen.Ve bu benim biraz moralimi bozdu.

Ve üzgünüm ama 10 gün kadar bölüm gelemeyebilir.Bazı problemler var,bu tamamen benimle alakalı.

Neyse bu bölümü @sedeferbas nickli okuyucuma ithaf ediyorum.Canım mesajına daha uzun cevap vermek isterdim ama zamanım yoktu.Zaten kimseye cevap veremeyiyorum nerdeyse.. Kusura bakma

Annem bana boş boş bakarken derin bir nefes aldım ve kendimi biraz geriye çektim.Söylediklerimi anlamamış gibiydi bu yüzden daha ılımlı şekilde konuşmaya başladım.

"Şey,anne ben evleniyorum?" ılımlı da ancak bu kadar oluyor(!).Annem beklemediğim anda şen bir kahkaha patlatınca irkilip yerimde zıpladım.Annem hala kahkahaya devam ediyordu.Delirttim kadını sanırım..Hatta gözünden yaş bile geldi,bense anneme alt dudağımı sarkıtmış garip bakışlar atıyordum.Sonunda zor da olsa kendini frenleyip muzip bakışlarını dikti.

"Kız bana laf ebeliği falan mı yapıyorsun yoksa? Hayır yapsan bile senin paran yok ki? Yoksa var da bizden mi saklıyordun?" son cümlede tek kaşını kaldırınca aptal aptal anneme bakmaya başladım.Ne parası,ne ebeliği ya?

"Anne Allah aşkına ne diyorsun?" sıkılmış bir nefes verip elini havada rastgele salladı."Hangi semtten? Buraya yakın bir yer olsun bari" dudaklarımı sinirle büzüp ayağa kalktım.Ben diyorum Çanakkale Boğazı annem diyor-neyse..

"Anne ne semti,mürvet mürvet" dediğim anda annemin ifadesi her noktasına kadar silindi ve yerine yeni ifadeler yerleşti.Sanki korkunç bir şey duymuş gibi gözleri ve ağzı 'o' şeklini almıştı.Sanırım bu haldeyken konuşamazdı da.Bu yüzden anneme kolaylık sağlayıp ufaktan ufaktan anlatmaya başladım.

"Şimdi anne be zaten onu seviyordum,o da beni seviyormuş" tabiki de anneme çakma evlilik yapacağımızı söylemeyecektim! "Sonra işte onun ailesi buraya gelmek zorunda kaldı.Dediler çocuğumuzun mürvetini-"

"DOLUN!" annemin adımı haykırarak cümlemi bölmesiyle zorla yutkunup gülümsemeye çalıştım.Annem sanki kızdı biraz.."Sen ne saçmalıyorsun?!" gözlerimi yavru köpek gözlerine benzetmeye çalışarak konuşmaya başladım.

"Anne bir şey saçmalamıyorum.Dedim ya az önce,evleniyorum ben." annem elini göğsüne koyunca hemen dibine girip telaşla ona baktım.Fenalaşması an meselesi gibi bir şeydi.Sonra hemen ayağa kalkıp odamın-eski odamın- kapısını açtım tam bağıracakken annemin adımı fısıldamasıyla hızla ona döndüm.Gözlerini sıklıkla kırpıştırıp kendine gelemeye çalışıyor gibiydi.Tekrar hızla yanına gittim ve elini avucumun içine alarak endişeli gözlerimi anneme diktim.

"Anne,tamam.Sakinkeş hadi.Bende sana bir bardak su getireyim mutfaktan" kalkmak için hamle yaptığımda beni durdurarak gözlerimin içine bakmaya başladı.Bir açıklama beklediğinin farkındaydım bu yüzden uzatmayarak derin bir nefes aldım ve konuşmaya başladım.

"Annecim,şimdi dediğim gibi ben onu seviyordum. Sonra onunda beni sevdiğini öğrenince biz bir karar aldık.Biraz erken falan diye düşünebilirsiniz ama...ama..biz birbirimizi çok seviyoruz" keşke,keşke dediklerim doğru olsaydı...

"Kimi? Kiminle aldınız?" omuz silkip yüzümdeki sıcak gülümsemeyle açıkladım.Ne olursa olsun,ne koşulda olursa olsun evleneceğim kişi Selim idi.Hani su benim hayallerimin beyaz atlı prensi.

"Tanıyorsunuz zaten" bu sefer bana daha da meraklanmıştı "Selim".Kadının kalbine indirecektim bu gidişle...

"NE!" diye son desibel bağırınca şirin olduğunu düşündüğüm küçük bir tebessüm yerleştirdim dudaklarıma. Gözlerimi de kırpıştırdım mı tam olacaktı!

AŞK ÇIKMAZI (Tamamlandı)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin