AŞK ÇIKMAZI (Tamamlandı)

A.Ç.19

..........

"Ahh,Evet" diyerek inci gibi dişleriyle gülen Ayşem'e gözlerimi kısmamak için zor tuttum kendimi.Kıskanıyorum işte yapma!

"Kağan,annem gel" diyerek şu an Selim'in kucağında olan Kağan'a kollarını uzatınca kıskançlıktan kudurdum desem yeridir! Sen niye ona annem diyon ki!?Onun olsa olsa annesi ben olurum.Ben bakıyorum ona!

Kağan bu sefer hiç takmayıp masayla oynamaya devam edince kendi içimde bir yandan zafer kahkahası atarken bir yandan da Kağan için ödül düşünmeye başladım.Kesinlikle bir ödülü hak etti çocuk.En iyisi çikolata.Hangi çocuk sevmez ki çikolatayı.Çocuk da değil hangi insan sevmez.İnsanlığın en büyük buluşu benim için.

Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırıp başımı önümde ki soslu bifteğe eğdim.Akif Bey tavsiye etmişti(!).Ama şimdi tadı gerçekten güzel haksızlık etmiyim ama adam resmen yavaşayacak konu türetti durmadan.En son Selim uyarırcasına boğazını temizleyip kaşlarını çatınca ilgisini biraz da olsa azalttı.

"Aneanneanne" diyerek ellerini bana uzatan Kağan'a gülümseyerek ellerimi uzattım.Eve gidince odada kesinlikle zafer dansı yapacağım.Bana anne demişti!Hemde Ayşem'in yanında.

Bak işte sen ona annem dersin o bana anne der...Gözlerimi Kağan'ın mavişlerden çekip Selim'e çevirdiğim de derin gülümsemeyle oğluna baktığını fark ettim.Öyle güzel bakıyordu ki...Betimleyecek kelimeler,cümleler bile bulamıyordum.

Hala kollarını bana uzatan Kağan'ım benim kucağıma gelmek istediğini anlayıp ayağa kalktım ve kollarımı uzattım.Selim'de ayağa kalkıp bana uzattı.Kucağıma aldıktan sonra onu sol dizime oturtarak yanağına öpücük kondurdum.Tabi o,o arada o altta ki iki dişiyle çenemi ısırmaya çalışmasıyla kıkırdamamı tutamadım.Dişleri gıdıklıyordu!.

Gözlerim Ayşem'e kayınca hic bozulmamış aksine düzgün dişlerini göstererek gülümsüyordu.Nerde kıskançlık? Onun kıskanması gerekiyordu ama..

Gülüşünde yapmacıklık aradım ama o bile yoktu.Gerçekten içiten bir şekilde gülümsüyordu.Onlar aralarında ki iş sohbetine devam edince bende sonunda kucağıma gelen Kağan'la oynamaya başladım.

Özlemişim çocuğu!Yanağına hızlıca öpücük kondurup kendimi geri çektim.Çeneme gidecek olan dişleri benim hızla çekilmem yüzünden açık kalmış bana bakıyordu.Dudağını büzünce kıyamayıp çenemi uzattım.Hevesle dişlerini çeneme getirdi ve yine ısırmaya çalıştı.

Tekrar kıkırdayarak çekildim.Önümde ki biftekten küçük bir parça kesip Kağan'ın ağzına götürdüm.Bir yandan ağzını açarken diğer yandan elleriyle çatalı tutmak için benim elimin üstüne getirdi.Ağzına aldığı küçücük parçayı yemeye başlayınca bende çatalı ellerinden çektim.

"Elinize çok yakışıyor" diyerek eliyle Kağan'ın başını okşayan Akif beye içimden kocaman göz devirdim.İçimden bir ses Kağan'ın başını okşama bahanesiyle bana yaklaşmaya çalıştığını haykırıyordu ama tatsızlık çıkmaması için bir şey demedim.

"Teşekkür ederim" diye bildim iltifatına karşı(!)

"Evlenmeyi düşünüyor musunuz?"

Aha.Başlamıştık yine.Ya bu adam iki kelimeden nasıl yüz bulabildi de başladı yine!Şimdi ters cevapta veremiyorum adama.En azından Kağan'ın başını okşamayı bırakmış sandalyesinde arkasına yaslanmış bana bakıyordu.

"Yani,biraz daha ilerde" diyerek yuvarlak bir cevap verdim.Başka yapacak seçeneğim yok!

"Bende,artık yaş ilerledi.Kağan'ı görünce benim de evimde küçük çocuk kahkahaları olsun istiyorum" diyerek gülümsedi.Tam ağzımı açmış bir şey diyecekken Selim'in sert sesiyle kelimeleri yuttum.