XI.

75.4K 3K 355
                                    

Komutanın odasına ilk adımı attığımda onu penceresinin önünde buldum. Pencere açıktı ve parmakları arasında bir dal sigara tutuyordu. Neredeyse yarılamıştı. 

Odaya girip selam verdiğimde, "Rahat." demiş ve sigarasından bir nefes daha çekmişti. Gözlerimi üzerinde gezdirdim. Beni neden çağırdığını sormak istiyor olsam da bir süre, önce onun konuşmasını bekledim. 

"Geçen gün..." diyerek söze girdiğinde konunun askeri olmadığını anladığımdan rahatladım. Bu yüzden emrini falan beklemeden yanına adımlayıp hemen karşısında durdum. Ona göre şekillenen tavrımı fark etmiş olmalı ki memnun bir şekilde baktı bana. "İyiydi." 

"Öyleydi." diye onayladım onu. Bunu zaten biliyor olduğundan bir şey demeden tekrar bir nefes çekti sigarasından. "Ben de alabilir miyim?" diye sordum, sigarayı kast ederek. Gözleriyle masasının üstündeki paketi ve yanında çakmağı işaret ettiğinde uzanıp bir dal aldım ve dudaklarıma yerleştirdim. Çakmağı bir elimi siper ederek çaktıktan sonra sigarayı tutuşturdum ve derin bir nefes çektim içime. 

"Hal ve hareketlerinden memnun kaldım. Onu belirteyim."

Kafamı salladım. "Yani, olması gereken bu. Sik meraklısı gibi davranmam zaten. İstersen devam ederiz, istemezsen etmeyiz." Pencerenin önündeki küllüğe sigaranın ucundaki külü birkaç fiske vurarak döktüm. 

"Askeriye sınırları içinde olmaz." Son nefesini de üfledikten sonra izmariti küllüğe bastırarak söndürdü. Bu devam etmek istediği anlamına geliyordu. 

Gülümsedim ve aramızdaki mesafeyi sıfıra indirdim. "Neden?" 

"Bir sebebi yok." Benden bir karış uzun olduğu için kafamı kaldırmak zorunda kalmıştım. Mavi gözlerinin etrafındaki uzun ve şekilli kirpikleri göz alıcıydı. Şekilli ve kemikli burnu, düzgün çene hatları ve dolgun dudaklarıyla ufacık bir kusuru bile yoktu. 

Model veya oyuncu olsa çok daha iyi bir hayat yaşıyor olabilirdi.

"Ben şu an sakso çekmek istesem çekemez miyim yani?"

Söylediğim şeyle genişçe gülmüştü. Ben de işin taşşağındaydım zaten.

"Tamam." dedim sadece. "Bana uyar."

"Tamam." dedi benim gibi. Sigaranın son nefesini de çektikten sonra küllüğe bastırdım.

"Gideyim mi?" diye sordum kısa süreli sessizlikte.

"Olur."

"Öpim mi?" Çapkın gülümsememle sordum.

Dişlerini gösterek güldü ve çenesiyle kapıyı göstermekle yetindi.

"Git asker."

"Emredersiniz komutanım." diyerek ondan uzaklaştım ve odayı terk ettim.

BİAT (GAY) (+18)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin