BİAT (GAY) (+18)

XVI.

Çarşı izninde bir kez daha otel odasına çağrılmıştım. Bu farklı bir oteldi. Belirttiği odanın kapısını tıklattığımda çok geçmeden kapı açılmıştı. İçeriye girip kapıyı ardımdan kapattığımda çok geçmeden dudakları dudaklarıma kapanmıştı.

İkimiz de bir an önce birbirimize dokunma hevesiyle yanıp tutuşuyorduk. Neredeyse her gün oluşan o cinsel gerilimi sadece bir günlüğüne elde edebilmek sınıra sürüklüyordu ikimizi de.

Sert öpüşüne karşılık verirken ellerim hızlıca üstündeki tişörte gitti ve bir çırpıda çıkarmasını sağladım. Parmaklarım kaslı ve sert vücudunda gezinirken bugün ekstra sert dokunuşları olduğunu fark ettim. Ve bu daha da hoşuma gitti.

Bilerek alt dudağını ısırdığımda hırıltı dolu bir ses çıkarıp beni duvara ittirdi. Büyük elleri arsızca vücudumda geziniyordu. Ben de elimi sikine atıp ufak ufak okşamaya başladım. Bir yandan da kendimi bacağına sürtüyordum.

"Beni sertçe sik." diye fısıldadım.
Beni hızlıca ters çevirip göğsümü duvara yasladıktan sonra dudaklarıyla ensemi öpmüş, pantolonumu indirmişti.

"Zevkle." diye mırıldandığında heyecanlanmıştım. Şu adamla şu an bu sahneleri yaşıyor olmamız bile imkansız gibi geliyordu.

Şimdiyse beni zevkle sikeceğini söylüyordu. Çok hızlıydı. Aşırı hoşuma gidiyordu.

Kayganlaştırıcıyı alıp parmaklarıyla deliğime yaydıktan birkaç saniye sonra kendini içime ittirdiğinde inleyerek alnımı soğuk duvara yasladım. Hazırlanmadığım için duvarlarım fazlasıyla gerilmişti ve acıyordu. Bu durumdan şikayetçi değildim.

Siki dar deliğimde ilk başta çok rahat hareket edemedi ama birkaç dakika sonra deliğimin kalınlığına alışması ve genişlemesiyle sertçe kendini içimde kaydırmaya başladı.

"Serdar..." diye inleyerek elimi ensesine götürüp saçlarını çektim. Belim yay gibi gerilmişti. Kasıkları kalçalarıma çarptığında çıkan ses ve inlemelerimiz odada yankılanıyordu.

Kendimi ona ittirmeye başladığımda parmakları belime sertçe saplandı. Hareketlerini durdurup kendimi ona ittirmeme elleriyle destek sağladı. İkimiz de kendimizi birbirimize ittiriyorduk.

Bir süre beni ayakta siktikten sonra yatağa yüzüstü fırlattı. Hızlıca bacaklarımı ona açtığımda kalçamdan kavrayıp içime girdi. Böylece daha derinlerime ulaşmıştı.

Yeniden hızlıca hareket ederken elimi sikime atmıştım. Sadece içime girip çıkmasıyla bile semsert olmuştum. Gelmem yakındı.

Arkaya doğru uzanıp ensesinden kavrayarak onu kendime çektim ve dudaklarımızı birleştirdim. Sertçe içime girip çıkarken dillerimiz de ağızlarımızın içinde geziniyordu. Nefes nefese ve terliydik. Bol tükürüklü bir öpüşmeyle hararetimizi dindirmeye çalışıyorduk.

Ona karşı o kadar hassastım ki birkaç dakika sonra yatağın üstüne attırmıştım bile. Serdar içimden çıkıp bir adım geriye gitti.

Ona dönüp baktığımda eli sikindeydi. "Gel." diyerek yeri işaret ettiğinde hızla yataktan inip dizlerimin üstüne çöktüm. Ağzımı açtığımda iki eliyle kafamdan tutup ağzımı sikmeye başladı.

Kendini her boğazıma ittirdiğinde boğazımı rahatlatarak kusma refleksimi durduruyordum. Bu işin ustası olmuştum artık. Onun aleti de fazlasıyla lezzetliydi. Boğulsam bile sorun değildi.

Ölümüm kudretli sikinden olabilirdi. Gıkımı çıkarmazdım.

Birkaç dakika sonra sıcak tohumları boğazıma çarparak geldiğinde tüm sıvıyı yutup sikini iyice emdim. Geri çekilip kafamı arkaya atarak ona baktığımda çenemden tutarak beni ayağa kaldırdı.

Kollarımı boynuna sarıp onu tutkulu bir öpücüğe çekerek geriye adımladım. Yatakta üstüme uzanıp dudaklarını boynuma gömdüğünde kafamı geriye atıp ona yer açtım.

"Komutanım." diye mırıldandım, tahrik edici bir şekilde. "Emirlerinize uymak boynumun borcu, biliyorsunuz."

"Biliyorum asker." diye onayladı beni. "Ve bana biat edeceğine hiç şüphem yok."

Yerlerimizi değiştirip onu yatağa ittirirken dudaklarımla anında kaslı vücuduna öpücükler kondurmaya başladım.

Önümüzde uzun bir vakit vardı.

Tadını çıkarmalıydık.