EDA ŞAHİNOĞLU HİKAYE TANITIMLARI (M.S.Y.)

💎MUCİZE SERİSİ💎 ÖP BENİ, ÇEKİYORUM * ALINTI I

Ve ilk alıntı sizlerle...

"Her sabah saat yedide kahve aldığı bir yer var. Orada tesadüfen karşılaşmış gibi yapabilirsin."
"Pardon ama kızınız manyak mı? Neden sabahın yedisinde kalkıyor ki?"

"Orçun, dediğimi yap ve aşık olma, sadece aşık et!"
Orçun ayağa kalkıp sırıttı, "Sözleşmede öyle bir madde yok. Hadi görüşürüz."

💋💋💋

"Evet işte oradasın güzelim, hadi başlayalım. Çok kolay olacak," diyerek güneş gözlüğünü çıkardı ve kızın girdiği kafeye girip sipariş verilecek yerde hemen yanında durdu.

Kız gülümseyerek, "Bir sade filtre kahve," dedi.
"İki sade filtre kahve lütfen."
Yağmur başını yana çevirip yanında ona en tatlı gülümseyişini sergileyen adama baktı ve başını sallayarak önüne döndü.

Siparişi alan kız "Birlikte misiniz?" diye sorunca Yağmur tam cevap verecekken Orçun girdi araya.
"Henüz değil."

Yağmur bu sefer öfkelenmişti, "Beyefendi siz ne yaptığınızı sanıyorsunuz? Korkarım bana asılıyor gibi geldiniz de!"
Adam gülümsemesini daha da çekici yaparak gözlerini kıstı, "Korkma ama gibisi fazla, düpedüz asılıyorum."

Sipariş alan kızla yanındaki kıkır kıkır gülerken Yağmur sinir krizi geçirecekti, "Özgüven patlaması mı yaşıyorsunuz yoksa bir hastalığınız falan mı var? Çünkü kesinlikle normal değilsiniz!"
"Aşk normal insanların harcı değil küçük hanım, çünkü aklı başında olan bir birey asla ama asla bile bile aklını bir güzel yüzünden yitirmeyi göze alamaz."

İki kızdan biri ıslık çalarken, diğeri "Waww!" diye beğeni dolu bir ses çıkardı.
Yağmur kızlara döndü, "Siz nesiniz, bunun yandaşları mı? Bildiğiniz seviyesizin teki! Kahveyi de istemiyorum kalsın!"

Kafeden çıkarken Orçun da kızlara cık cıklayarak baktı, "Servis çok yavaş, benimki de kalsın. Hem filtre kahve ne Allah aşkına, güzelim Türk kahvesi dururken. Hem onun kırk yıllık hatırı var." gözlüğünü takarak kızın peşinden koştu.

Yağmur arabaya binip, pencereleri açtı ve tam arabayı çalıştırmıştı ki adam ellerini pencereye koyup, başını içeri uzattı. "Bir dakika bir dakika, adınızı söylemeyi unuttunuz. Telefon numaranız, peki ya ilk buluşma-"

"Beyefendi -bakın asilliğimden hala sizin gibi serseri zibidi birine beyefendi diyorum- gerçekten seviye sorununuz var. Benden uzak durun!"
"Adım Orçun, eğer sizde isminizi söylerseniz birinci seviyeye geçeriz. İyi kötü bir seviyemiz olur en azından."

Kız kahkaha attı, ama sinirden... "Gerçekten kamera şakası gibisiniz ve hoşçakalın!"
Gaza basıp gittiğinde Orçun kafasını kaşıyarak, "Tamam o kadar da kolay olmayacak. Zor Kadın, en sevdiğim," deyip cep telefonunu çıkardı ve kızın arabasında açık olan radyoyu arayıp bekledi.

💋💋💋

"Adama bak ya, yakışıklı diye kendini bir bok sanıyor. Hödük! Davul!" başını sağa sola sallarken radyoda duyduğu isim ve sesle frene bastı. "Hayır olamaz ya!"

"Evet Orçun bey bizi nereden arıyorsunuz?"
"Alaçatı'dan."
"Alaçatı'ya sevgilerimizle o zaman. Hangi şarkıyı kime armağan ediyorsunuz?"

"İnanın adını bilmiyorum. Ama demin kahve alırken gördüğüm pembe etekli-" Yağmur eteğine baktı. "Sarı ceketli-" kolunu uzatıp ceketine baktı. "-Ve beyaz tişörtlü kıza armağan ediyorum." Yağmur en son tişörtünü tutup baktı. "Ne kadar zevksizmiş bu arada şimdi fark ettim!"

"Sensin zevksiz. Seviyesiz ukala!"

"Peki hangi şarkıyı armağan ediyorsunuz Orçun bey?"
"İzniniz olursa kendim, kendi bestemi söylemek istiyorum."
"Ooo çok değişik. Evet sizi dinliyoruz."
"Bu şarkı sana değişik giyimli, aksi güzelim..."
Ve şarkıya giriş yaptı.

"Dinlediğin bütün masalları unut sevgilim,
Senin için yepyeni bir masal yazıyor gözlerim...

İlk görüşte aşk bendeki,
İnanmazsan tut elimi,
Hisset içimdeki sevgini
Ve gülümse şimdi...
Yalnız benim için..."
(Söz: Eda Hakverdi)

ÖP BENİ, ÇEKİYORUM yakında...