📼KARIŞIK KASET SERİSİ I 📼 DOKSANLARDA AŞK BAŞKADIR - ALINTI I

1.4K 129 26
                                    

Ve çok severek yazdığım, yaşadığım bir dönemi anlattığım güzel, saf, temiz bir aşk hikayesi... Doksanlarda aşk yaşayanlar bilir, o zamanlar hiçbir şey bu kadar kolay, basit ve ulaşılır değildi. En önemlisi de GERÇEKTEN AŞK DEĞERLİYDİ...

❤❤❤

*** 90'LAR***
Hani bir telefon çalardı,
Açardık...
Bir süre sessizlik olur
Ve sonra kapanırdı...
Hani bir telefon çalardı,
Açardık...
Bir müzik dinletilir
Ve sonra uykusuz bir gece başlardı.
Mektuplar yazılır,
Karışık kasetler dinletilirdi.
Hani bir kez görebilmek için,
On kez kapısının önünden geçilirdi.
Bir kelime söyleyebilmek için,
Kaç kelime tüketilirdi.
Öyle kısacık mesaja sığdırılmazdı.
Öyle basit bir iki cümleyle anlatılmazdı.
Ve kim ne derse desin doksanlarda aşk bambaşkaydı.

❤❤❤🔥❤❤❤

"Seni dinliyorum Meriç, hayırdır?" dedi genç kadın şaşkınlıkla.
Genç adam kafasını kaşıdı, bunu nasıl söyleyeceğini hiç ama hiç bilemiyordu. Çok çekiniyordu şuan, üstelik söyleyeceği kişi kızın yengesiydi. İlk kez etkilendiği bir kızın direkt karşısına çıkamamış, tanışmak için ailesinden biriyle görüşüyordu. Çünkü Ali abi de oğlu Kenan da onun için değerliydiler. Onlara yanlış yapmak istemiyordu.

"Şimdi Serpil abla geçen size geldim ya Ali abinin istedikleri için-" derin bir nefes aldı, "Şey oldu sonra."
"Meriç rahat olur musun? Neden kıvranıyorsun?"
Meriç gülümsedi, "Açıkçası ilk kez bir kadının karşısında öyle kıvranıyorum. Yani nasıl desem, ben birinden çok etkilendim."

"Hımm, ne güzel. Ee?"
"Ee'si bu biri Ali abinin yeğeni," dedi bir çırpıda ve rahatladı.
Serpil önce düşünür gibi yaptı, sonra başını yana eğip kaşlarını çatarak "Ali abin derken benim eşimden mi bahsediyorsun?" dedi.

"E-evet Serpil abla, sokaktaki Ali olsa neden gelip sana söyleyim?"
"Yani doğru söylüyorsun da, Ali abinin yirmi yeğeni var neredeyse, bunların on tanesi kız olsa-"
"Sizin apartmanda olan! Geldiğimde o da kapıya gelip sana bir poşet vermişti hani." diyerek sözünü kesti kadının. Çok heyecanlıydı.

"Aaa! Nazlı'dan bahsediyorsun sen."
Meriç başını aşağı yukarı salladı, "Aynen ondan bahsediyorum. Adını duymuştum ama ilk kez gördüm ve..." deyip, sustu.

Utancından cümlenin sonunu getirememişti ama Serpil çok da çekingen değildi bu konularda, "Ve çarpıldın," diyerek cümlesini tamamladı.
"Evet, sanırım öyle oldum," dedi gülümsemesini tutmaya çalışarak. Açıkçası kadının anlayışlı yaklaşımı Meriç'i biraz olsun rahatlatmıştı.
"Hımm... Bak sen."

"Ya Serpil abla valla niyetim kötü değil. Yani Ali abi tanır beni."
"Tamam Meriç sakin ol, ne yapabiliriz bakalım," dedi düşünceli bir şekilde.
"Ya şey yapsak, mesela bir çay bahçesine gelseniz, bende tesadüf orada olsam."

Kadın "Cık," yaptı. "Biri görürse sıkıntı olabilir. Daha ortada bir şey yokken üstelik." Sonra aklına bir şey gelmiş gibi parmağını şıplattı, "Bak ne diyeceğim, Nazlı zaten hemen hemen her gece bizde. Sende bu akşam bize oturmaya gel. Olmaz mı? Kim görecek endişesi de olmaz. En azından seni görünce ağzından laf alırım, o da isterse o zaman dışarıda bir şekilde görüşürsünüz."

Meriç'in birden yüzü güldü, "Tamam olur, gelirim de Ali abi? O bir şey demesin? Seni zor durumda bırakmak istemem."
"Onu sen bana bırak, o bende."
"İyi tamam. O zaman ben akşam yedi gibi gelirim."

"E o zaman yedi gibi gel," dedi kadın gülümseyerek. Çok mutlu olmuştu, Nazlı eşinin yeğeniydi ama aynı apartmanda olduklarından kendi kızı severdi. Meriç'i de tanıyordu. Çok efendi, dürüst bir çocuktu. İkisi birbirleri için biçilmiş kaftandı.

Meriç heyecanla dışarı çıktığında gülümseyerek gökyüzüne baktı, günlerdir her gözünü kapadığında yüreğini eriten o güzel gülüşlü kızla sonunda bu akşam tanışacaktı.

???
Bakalım Meriç Nazlı'yı kolay tavlayabilecek mi?

çok severek ve eğlenerek izlediğim bir video, umarım sizde beğenirsiniz. İzlemeyen varsa tavsiye ederim :)

EDA ŞAHİNOĞLU HİKAYE TANITIMLARI (M.S.Y.)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin