GİRAY

18.Bölüm

📍Çook hoş geldiniiiiiiizzzzzzzz

İg:Servestizm
Tw: Servestizm

Oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayııınn..

*******
Giray- 18

*******

Bu can içimde bir kuştur kunâla
Seni görünce titrer...

🦋🦋🦋🦋

"Seni epey sevmiş görünüyor." dedi Giray. Yüzünden o hayran gülümsemesi eksik olmuyordu ve Dilrûba'nın ata bakarken sevgiyle parıldayan gözlerine dalıp gitmekten alıkoyamıyordu kendini.

"Sevmemek ne mümkün de.." diyerek devam etti fazlasıyla kısık bir sesle.

Şu köşke geldi geleli ilk kez bu kadar sahici gülüyordu Dilruba. Bu yüzden olsa gerek apayrı bir dünyaya adım atmış, görmediği bir güzelliği görmüş gibi bir ışık vardı ona bakan gözlerinde Giray'ın..

Yüreği ayrı bir hevesle çarpıyordu, aldığı nefesin bile o her zamanki yavanlığı yoktu.

Son nefesini vermeden önce bir dileğin var mı diye sorsalar 'bu bakışı istiyorum' derdi çünkü. Dilrûba'nın yelelerini okşayıp ilgiyle baktığı at gibi kendisine de müthiş bir şefkatle, sevgiyle bakmasını isterdi.

En çok bunu isterdi.

Kimsede olmayan saf bir sevgi vardı genç kızda. Bunu her fırsatta düşünüyordu da bir kez olsun dile getirememişti Giray.

Dilruba'nın sevgisini son damlasına kadar istiyordu.

Nefret gibi aşk da kirliydi. İhtirasın ve hırsın lekelediği bir histense kendisine duyulan saf ve sonsuz sevgiyi tercih ederdi.. Kendisi her türlü pisliğe bulaşırdı da kendisine aşık olacak olsa bile Dilruba'nın tırnağına leke değmesini istemezdi.

Ne kadar hırs, istek, arzu ve şehvet varsa üzerine çekebilir, Dilrûba'ya öyle bakabilirdi. Onun kadar temiz değildi ve hiçbir zaman da öyle olduğunu savunmamıştı. Bu kadar kirli hissin içinde temiz bir nokta istiyordu.

Aşk kendisi içindi, sevgi Dilrûba'nın.

Hem kendisi henüz farkına varmasa bile gün be gün yürekleri yakınlaşıyordu Dilrûba'yla. Yan yana duruşları bile bir farklı oluyor, aralarındaki mesafe azalıyor, konuşurken daha fazla göz göze kalıyorlardı..

Kötü diye dışladığı kendi ve hislerinin en temiz yanlarını ona sunduğunu bilmeden, onu da pisleteceğinden korka korka istiyordu.

Uzattığı eli titrese, canı kesilse, hatta karşılık bulmasa bile hala uzatıyor, hala istiyordu. Ama istediği o sonsuz sevginin bile yetmeyeceğini, aşık bir adam için aşkı barındırmayan sevginin son nefesini veremeyen hasta gibi süründüreceğini bilmiyordu..

Ama bunu da öğrenirdi.

Yüreği ise şu zamanlarda tuhaf bir haldeydi, kendisini telaşa sürüklemeyi bırakmıştı o hafif ağrı, onun yerine olur olmaz sevinçler, olmadık hayaller, hatta buhrana sürükleyecek tasalar yerleşmişti..

Hekim de artık hak getire. İlacını da dermanını da bulamazdı şu zamandan sonra Giray. Bir bakışa, bir gülüşe tüm ömrünü feda ederdi canı gönülden.

Hem gönül ağrısıydı sonuçta.

Hem de ilk gönül ağrısı. Ya çekecek ya çekecekti, kaçarı da yoktu kurtuluş yolu da. Bir kestirmesi vardı ama Dilruba o kapıları kapattığından uzun yoldan dolanıyordu Giray.