26.Bölüm

32.3K 2.3K 954
                                    

📍Hoş geldiniiiiiiizzzzzzzz

Ben de hoş gelmişem kskskd

Oy vermeyi ve satır aralarına yorum bırakmayı unutmayınııız 💘

Keyifli okumalaaar ❤️


*******


Bakarsın hiç gitmem kölen olurum
Belki de seversin beni kimbilir
Kal dersen, dağlarca severim seni
Bir deniz olurum ayaklarında
Aşk bu özleyiş bu, hiç belli olmaz
Kalbim duruverir dudaklarında.

*******

Dilrûba yeni güne sırtında ağır ağır dolanan bir el hissiyle uyandı

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

Dilrûba yeni güne sırtında ağır ağır dolanan bir el hissiyle uyandı. Öyle ki başta idrak edemedi nerede olduğunu, bocaladı. Sonra algıladığında ise yanakları kıpkırmızı kesildi birden, nefesi içine kaçacak oldu.

Giray'la sarmaş dolaş bir halde uyumuşlardı.

Aynı şekilde de uyanmışlardı tabii.

Onun kendisine sarılması yetmemiş, kendisi de olabildiğine dolamıştı vücudunu Giray'ın geniş bedenine. Algıladığı kadarı bu şekildeydi şimdilik.

Memnuniyet duymuyor değildi tabii, özellikle genç adamın onca yaklaşıp kendisini öpmemesinden sonra ne yapacağını şaştığından onun bu teklifsiz yakınlıkları bir nebze atacağı adımı erteliyordu.

Hazır değildi. Giray da farkında olarak ona düşünmesi için zaman veriyordu.

Bir yanı hızlı davranıp kendini Giray'ın güvenli ve şefkat dolu kollarına atmak istese de diğer yanı önüne bir engel koyuyor, ne kadar Giray çokça iyi bir insan olsa da ona yaslana yaslana ayağa kalkmasını istemiyordu.

Çünkü bu Giray yanında olmadığı zamanlar yel değen kum gibi savrulmasına neden olur, ne yapacağını bilemezdi. Hafif bir hasta değildi ama hiç iyileşmemiş de değildi. Hatta böyle hafifçe konuşmak olmazdı yaşadıklarına.

Dilrûba ölüm döşeğinden kalkmıştı apaçık.

Giray son anında şifalı sular bulaştırmıştı dudaklarına, sanki ikinci bir nefes üflemiş, doğrulması için elini tutmuştu son gücüyle.

Ama ayağa kalkacak kişi Dilruba'ydı burada. Giray her zaman dayanağı olmazdı.

Derin bir nefes aldı, sırtında dolanan şefkatli dokunuşa odaklandı, dudağında bir kıvrım oluştu kendiliğinden. Çocukken hiç ileride evleneceği kişiyi hayal etmemişti. Belki ufak ufak düşündüğü olmuştu ama hiç sormamıştı kendine nasıl birini isterim diye.

İyi ki de sormamıştı.

Sorsaydı tam da Giray'ı tarif ederdi çünkü. Kendisine bakarkenki sevgisini, dokunurkenki şefkatini. Herkese apansız yükselen sesinin kendisine olan hassasiyetini, yeri geldiğinde çapkın bakışını, yeri geldiğinde erkeksi dokunuşunu..

GİRAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin