35.Bölüm

1K 125 449
                                    

İyi okumalar...

Gecenin geç vaktine kadar çalmak isteyen fakat dönemin şartları nedeniyle tokmağını erken saatlerde bırakan davulcu sabahın erken saatlerinde yeniden eline almıştı. Ne o çalmaktan yorulmuştu ne Ömer oynamaktan. Kız evinden süslü bir tepsi içinde gelen damatlık takımını oğlunun üstüne zorla geçirten Cemal, damat tıraşı için avlu ortasındaki iskemleye de aynı şekilde oturttu.

"Kır kıçını otur yoksa ben kafanı kırarım. Akılsızlığını belli etme bugün!"

"Niye akılsızmışım bawo? Bugün evleniyorum böyle konuşma benle."

" Hele yarın olsun ben gösteririm senle nasıl konuşacağımı zipzip ."

Mahah'ın zılgıtına alkışı eşlik etti. Sesi bastırmaya çalışıyor gibiydi. Cemal'e yaklaşıp "çocuğa karışma bugün yazıktır Cemal'im "dedi.

"O da götünde kurt varmış gibi hoplamasın. Oturup tıraşını olsun. "

"Sana seni hatırlatırdım amma etrafımız kalabalık Cemal."

"Her şeyi hatırlat sakın unutma eyenin gelini."

Mahah kıkırdadı. Eyeye benzetilmek hoşuna gidiyordu. Zılgıt çala çala Ömer'in etrafında dolandı. Genç kızlık zamanlarına, Cemal'le evlendiği ilk günlere dönmüştü adeta. Ara ara Mustafa aklına düşüp üzülse de Ömer'in düğününü gölgelememek için düşünmemeye çalışıyordu. Şükür o da iyiydi. Vakti saati gelince evlenecekti o da değil mi? Hatta Fato bile...

Kına gecesini kız kardeşine bakmakla geçiren Fato'nun bu sabah bir ayağı Ağavni'nin diğeri Ömer'in yanındaydı. Elinde mendille  eve bir giriyor bir çıkıyordu. Ağavni'yi hazırlayan kuaförden güçlükle aldığı simleri ayna karşısında kendi kafasına boca ediyordu. Dudak kalemini kapıp Ağavni'ye yapıldığı gibi kendi dudağına çerçeve yapmaya çalıştı. Eli alışık değildi azıcık yamuk olmuştu ama Fato halinden memnun görünüyordu. Bir koşu kendi evine gidip etrafı kolaçan etti. Daha tıraş bitmemişti. Eyesi kucağında Meliha ile onun dibinde bitiverdi. Kaba etini çimdikleyerek çığlık attırdı ona.

"Sus kız sesin çıkmasın."

Kalçasını ovuşturan Fato" Eye ne yapıyorsun? " dedi sinirle.

"O suratındaki ne?"

"Gelinin de yaptı."

"O gelin, sen gelin misin? "

Kaşlarını çatan Fato iyice sinirlendi " bawoya söylemezsem seni. Önce çocuk yaptın şimdi de gelin git gel onları sev Fato'nun canı da bir şey ister deme " deyince Mahah kucağındaki bebeğe baktı.

"Hepinizin yeri ayrı."

"Ayrı olsa düğün günü çimdiklemezdin gizliden gizliye beni."

Mahah dayanamadı haline, düşen yüzüne, sitemine.
"Tamam git ne halin varsa gör. Sonra pişman olursan karışmam."

"Tamam eye karışma. "

Fato seke seke dışarı fırladı. Kafasını tekrar içeri sokup " eye misafirler geliyor" dedi.

Mahah dışarı doğru adımladı. Gelenleri içeriye davet etti. Arkadan gelen Haşim'i görünce Cemal'e kaş göz edip kapıya çıkmasını istedi. Kimseler duymadan bu iş hallolmalıydı.  Cemal koştura koştura Haşim'i karşılamaya çıktı.

"Hoş gelmişsin."

"Eyvallah. Hele müsait bir yer varsa geçelim bir iki kelam etmeye geldim."

Cemal eliyle adamı avlunun içine buyur etti.

"Apraham efendiye gideceksin değil mi?"

"Yok gitmeyeceğim. "

Gül Cemal 2Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin