The Last Uzumaki /NaruSasu-Harco/

39/ "Boom."

Ertesi gün Sasuke saat on civarı uyandığında Naruto yanında yoktu. Sadece Naruto kokan bir yastığa sarılmıştı. Ani bir huzursuzlukla uyandı ve Naruto'nun nerede olduğuna bakınırken komodinin üstündeki not kağıdını farketti.

'Nara çetesi acil bir toplantı talep etti. Söylediğine göre köy evlerinin inşaatı erken bitmiş. Acil gitmem gerekti. Seni uyandırmaya kıyamadım. Uchiha Çete Temsilcisi olarak yanımda İzumi geldi. Senin hastaneden grip kaptığını söyleyeceğiz, malum yürüyemiyorsun :) Shisui hastanede evrak işleriyle ilgileniyor. Sıkılırsan Draco ve Harry ile güvenli eve geçip orada takılabilirsiniz. Seni seviyorum ve günaydın <3'

Sasuke elinde olmadan gülümsedi. Ayağa kalkıp Akatsuki'sine bakındı ama göremedi. Büyük ihtimalle İzumi giymişti. Kızın ne kadar heyecanlanacağını düşünerek kendi kendine güldü. Akatsuki giymek her Uchiha için en büyük hayaldi.

Hastanenin boğucu havasından kurtulmak için terk edilmiş mahalledeki eve gidecekti. Parabatai bağı ile Draco'yu yokladı ve çocuğun uyuduğunu anladı. Gidip uyandırmaya karar verdi çünkü biraz da onun şerefsizlik yapması gerekiyordu. Son zamanlarda -Harry ile tanıştığından beri- Draco çok kaşınmıştı.

Odada dolaşıp dolapları aktardı ve kendine düzgün birer kıyafet aradı. Harry'nin getirdiği turuncu ve arkasında Uzumaki arması olan bol bir tişört buldu. Tişört aslında Naruto'ya dar geliyordu ama Sasuke'ye iki beden büyüktü. Bu tişörtü giyerek hastanedeki herkese Naruto ile arasındaki ilişkinin iki dost çete reisinin arasındaki ilişkiden daha üstün olduğunu açıklamak istiyordu. Ama bunu yaparsa olabilecekleri hesap etmek pek de zor olmazdı. Bu yüzden normal mavi bir tişört buldu. Altına da siyah bir eşofman giydi. Tırnaklarını saçlarının arasından geçirerek uykudan yeni uyandığının belirtilerini yok etti ve kapının girişindeki ayakkabılarını giydi. Akatsuki'nin kapalı kumaşının vücudunu sarmasına alıştığı için kendini çıplak gibi hissetmişti ama şuan daha rahattı. Akatsuki Sasuke için ölene kadar altında kalmak zorunda olduğu sorumlulukların somut kanıtıydı.

Dışarı çıkıp üst kattaki Uchiha katına girdi. Katta dolaşan tek tük insanlara başı ile selam verdi. Uchihalar reislerini Akatsuki olmadan görmenin şaşkınlığını atamadan Sasuke koridorun sonunda hissettiği çakranın olduğu odanın önüne gelmişti bile.

Kapıyı aniden açıp bağırarak odaya girdi. "Kalk lan şerefsiz parabatai!"

Draco yorganın altından kafasını kaldırdı. "Uykumu bölmekten keyif mi alıyorsun?"

Harry Draco'nun arkasından yorgandan kafasını çıkardı ve uykulu bir şekilde esnedi. "Uykumuzu," diye düzeltti.

Sasuke yatakta yan yana yatan ikiliye ve Draco'nun Harry'e şaşkınca bakan suratına baktı. Anlaşılan Draco bile Harry'nin onunla uyuduğunu bilmiyordu. Sasuke'nin yüzünü sırıtma kaplayınca Draco daha da çok kızardı. "Bende kalçamın Naruto yüzünden acıdığını düşünüyordum. Meğer Harry-kun yüzünden acıyormuş." Dedi Harry-kun kelimesini imayla söylerken.

"DÜŞÜNDÜĞÜN GİBİ DEĞİL!" Diye bağırdı Draco yorganı üstünden atarken. Harry'nin de üstü açıldığı için ikisinin de kıyafetlerinin olduğunu görmüştü.

"Draco dün akşam sarhoştu diye onu ben yatırdım sonra da yanında kalmam için ısrar etti."

"DÜN AKŞAM SADECE ENERJİ İÇECEĞİ İÇTİM! VE BEN UYURKEN SEN ODADA YOKTUN!" Dedi Draco sitemle.

"Onda da alkol var ama? Tamam, alkole bu kadar dirençsiz olduğunu kimseye söylemem."

Draco sinirlenip Harry'nin karın boşluğuna sert bir tekme attı. Bunu beklemeyen Harry yataktan yere düştü ve acı ile inledi. Sasuke kahkaha attı ve el salladı. "Ben çıkıyorum. Naruto'nun güvenli evine gideceğim. Harry, umarım hayatta kalabilirsin."