The Last Uzumaki /NaruSasu-Harco/

& 47/ ''Sen bana da canavar mı diyorsun?"

Aradan dört gün geçmişti. Naruto ve Sasuke'nin beraber uyuduğunu son akşamın sabahında odaya bir baykuş gelmişti. Kar beyazı tüylü bu baykuş Naruto'ya bir mektup getirmişti. Mektupta Shikaku-sama onu köye yerleşimin başlamasına yardım etmesi için çağırıyordu. Binlerce insanın ev sahibi, dükkan sahiplerinin de dükkan sahibi olması gerekiyordu. Bir sürü evrak işi vardı.

Naruto istemese bile hazırlanıp ayağa kalkmıştı. Hazırlanırken bir yandan da Sasuke'ye minik bir not bırakmıştı. Notta, 'Yine köy işlerini halletmem lazım. Yemeğini ye, kızışma ilaçlarını iç ve acil bir şey olursa hemen bana ulaş. Sana aşığım, ve günaydın <3' yazıyordu.

Sonra da dört gün boyunca tamamen köye yerleşim işleriyle ilgilenmişti. Evrak işleri, tapu işleri, taşınma işleri derken dört günde sadece sekiz çeteyi tamamen köye yerleştirebilmişlerdi. Uchihalar da bu sekiz köyün içindelerdi. Yaptıkları planla İzumi Sasuke'nin kızışmasının başladığını çeteye duyurmuş ve ondan sonraki en rütbeli kişi olduğunu duyurmuştu.

Dört gün boyunca da Naruto bir daha Sasuke'yi görememişti. Çocuğun kızışmasının başladığına dair Draco'dan ateş mesajı almıştı. Bu ister istemez onu rahatlatmıştı. Kızışmasının başlamaması demek, hamile olması demekti. Hiç dile getirmese bile Sasuke'nin hamile olma ihtimali de vardı. Tabi, artık o ihtimal yoktu.

Elbette, diğer türlü aklı kalacağı için dört günde de yanına gölge klonu göndermişti. Sasuke ise hiç farketmemişe benziyordu. Odasında perdeler tamamen kapalıydı ve radyo sesi yükseliyordu. Normal bir kızışma gibi feromonlar çoktu. Sasuke cephesinde her şey olması gerektiği gibiydi.

Şimdi de Naruto kendi evinin evrak işlerini hallediyordu. Tamamen kendisinin tasarladığı bir geniş aile eviydi. Üç katlıydı, önünde ve arkasında geniş bahçesi vardı. İlk katta mutfak, salon, misafir karşılama odası ve bir tuvalet ve banyo vardı. İkinci katta dört oda vardı. Biri ebeveyn odasıydı ve içinde banyosu vardı. Diğer üçü de çocuk odası olarak kullanılacaktı. Üçüncü katta da misafirlerin uyuyabileceği bir oda ve köyün manzarasının izlenebileceği bir teras katı vardı. Terasın üstündeki cam açılıp kapanabiliyordu. İçinde eşyalar olmadan bile pahalı bir evdi.

Diğer evlerin aksine Naruto'nun evinde eşyalar yoktu. Bunu kendisi özel olarak istemişti. Evin eşyalarını Sasuke ile beraber seçmek istiyordu, çünkü o ev ikisinin evi olacaktı. Naruto o evi çizerken her bir darbesini gelecekteki eşini ve çocuklarını düşünerek atmıştı. Bu evin planlarını çizdiği zaman Sasuke ile tanışmıyordu, yine de fark etmişti ki Sasuke gerçekten de tam hayalindeki eşti ve Naruto'nun gelecek planlarına mükemmel bir şekilde uyuyordu.

Gözlüğünü düzeltti -dört günde o kadar çok parşömen okumuştu ki gözleri ağrımıştı. Bu yüzden rahatlatıcı gözlük takıyordu- ve son düzenlemeleri de yaparak parşömene imzasını attı. Solundaki parşömenlerin içine attı ve sağdan bir parşömen daha aldı. Açıp okumaya başlarken odanın kapısı aceleyle tıklatıldı ve hızlıca açıldı.

"NARUTO-SAMA! KÖYE BÜYÜK BİR ÇAKRA YAKLAŞIYOR!" Dedi görevli, korku ve endişe ile bağırarak.

Naruto gözlüğünü çıkarıp masanın üstüne attı ve odadan çıkan görevlinin peşinden hızlıca koşarcasıns ilerledi. "Bana yerini göster."

Binadan ayrıldıktan sonra ayaklarının altına çakra toplamış ve son hız bir şekilde köyden ayrılmışlardı. Elbette Naruto daha hızlı gidebilirdi ama yanındaki görevlinin ona yolu göstermesi için hızını düşürmek zorunda kalmıştı.

Köyün yakınlarındaki büyük açıklığa ulaştıklarında Naruto savunma pozisyonunda açıklığın ucundaki ormanı izleyen yirmiye yakın askeri görmüştü. Aralarında ANBU'lar da vardı.