52/ "Temel şeylerden başlayalım."

443 41 195
                                    


Ertesi gün elbette ki Naruto Sasuke uyanmadan önce gitmek zorunda kalmıştı. Yine de iyi hissediyordu. Hem Sasuke artık daha mutlu olduğu için, hem de uzun süre sonra düzgün bir uyku çektiği için.

Evet, Sasuke olmadan Naruto'nun uyumaması bir sır değildi.

Ve evet, yine omega feromonlarına sahip bir klonu arkasında bırakmıştı.

Hızlıca camdan atlayıp dışarı çıkmış ve yirmi dakikada köye gelmişti. Normalde yarım saatlik yolu on beş dakikada gelirken bu sefer yirmi dakika sürmüştü. Bunun nedeni uzun yoldan gelerek meraklı gözlerden sakınmak istemesiydi. Kimse saygı duyduğu Uzumaki Naruto'nun pijamalar ile koştuğu görmek istemezdi.

Köyde kaldığı ve köyün resmi işlerinin yapıldığı genel merkezde bir stüdyo dairede kalıyordu. En azından Sasuke ile eşya seçip evi düzene kadar kalacak yeri vardı. Köye geldiği gibi direk dairesine girip üstüne artık klasiği olmuş beyaz gömlek ve siyah keten pantolonunu geçirmişti.

Minik bir hastane olarak kullandıkları revire geldiklerinde Sakura Jinchuuriki'nin yanında uyuyakalmıştı. Kızıl çocuğun saçları kesilmiş ve tüm yara ve kirlerden arınarak vücudu sargılanmıştı. Yine de elleri çakra ipleri ile yatağa bağlanmıştı.

Klon Naruto'ya bir baş selamı vererek kayboldu. Anıları Naruto'nun zihnine yüklenirken bir sorun olmaması onu rahatlatmıştı.

Sakura'yı omuzundan tutarak hafifçe salladı. "Hey, ben geldim." Dedi panik yapmaması için yumuşakça konuşarak.

Sakura gözlerini araladı ve tutulan vücudunu gevşetmek istercesine gerindi. "Hoşgeldin. Sasuke'ye... Ne olmuş?"

"Sonra konuşuruz." Dedi Naruto geçiştirerek. Olanları anlatmak için hali yoktu ve bunu zevkle sonraya erteleyebilirdi. "Jinchuuriki nasıl?"

"Bizimle işbirliği yaptı. Adı Gaara'ymış. Başka hiçbir şeyi bilmiyor. Kendini bildiğinden beri bir hastanede tutuluyormuş. Üstünde deneyler yapılıyormuş, tahminen kızışmasında iki hafta uyutuluyormuş. Shukaku düşüncelerine sızdığında bir görevliden tabanca almış ve hastanedeki herkesi katlederek kaçmış. Kaçtıktan sonrasını hatırlamıyor. Büyük ihtimalle Shukaku bilincini ele geçirdi ve en yakındaki çakra kaynağı biz olduğumuz için bize doğru yol aldı."

"Anlıyorum. Onu uyandırabilir misin?"

"Tabi," dedi, ayağa kalkarak. Çocuğun bileğine açılmış damar yolundan bir çakra iğneği yaptı ve tekrar yukarı uzanarak gerindi. "Kalmamı ister misin?"

"Hayır, ben ilgilenirim." Dedi Naruto kafasını ayılmaya başlayan çocuğa çevirerek.

Sakura odadan çıkarken Naruto yanına oturarak kızıl çocuğu merakla inceledi. Hayatı boyunca hep tek olduğunu düşünmüştü. İnsanların onu canavar olarak gördüğünü biliyordu. Bu karşısındaki yatakta yatan çocuk da kendisi gibiydi. Onun da içinde bir kuyruklu canavar vardı. Ona yardım etmişti, çünkü onu anlayabiliyordu. Onu en iyi anlayacak insan Naruto'ydu. Naruto'yu da en iyi anlayacak insan Gaara'ydı.

Gaara uyandığında suratını inceleyen Naruto'ya bakakaldı. "Sen O'sun. Beni kurtaran çocuk."

"Uzumaki Naruto. Memnun oldum."

"Burası... Neydi adı? Konoha mıydı?" Dedi çevresine bakınmaya çalışarak ama bileklerindeki ipler buna engel oldu.

"Evet. Bizzat benim kurduğum bir köydesin. Sakura sana ne kadarını anlattı?"

"Pembe saçlı kız mı? Sadece hayatımı öğrenmek istedi." Dedi gözlerini devirerek. "Sanki hayatımda anlatılmaya değer bir şey varmış gibi."

Feromonları rahatsız olduğunu belli edercesine çoğaldığında Naruto yüzünü buruşturmadan edemedi. Ferah bir mandalina koktuğunu biliyordu ama Sasuke ile olan yarım eşleşmesi yüzünden bu koku ona iğrenç geliyordu. "Feromonlarını bastırır mısın? Çok boğucu geliyorlar."

"Fero-ney?" Dedi çocuk anlamayarak.

"Sana iğne yapmama izin ver. Yoksa kusacağım. Üstüne alınma, bir yarım eşleşmede olduğum için eşim dışında tüm feromonlar bana iğrenç geliyor." Kendi kendine gülümsedi ve bir feromon bastırı iğne bularak çocuğun damar yolundan enjekte etti.

Camı araladığında mandalina kokusu yavaş yavaş odayı terk etti. "Şimdi bakalım... Nerden başlasak? Temel şeylerden başlayalım. Feromonların ve çakran bir baskın alfa olduğunu kesin bir şekilde gösteriyor. Bunu biliyor muydun?"

"Baskın alfa mı? Tanrım hayır, bu on sekiz yılda bana hiçbir sikim öğretmediler. Fero-bilmem ne ve çakranın da ne olduğunu bilmiyorum."

"Pekala. Çakra beş temel element tipini yönlendirmemizi ve kullanmamızı sağlar. Bunlar ateş, hava, su, toprak ve elektrik. Feromonlar da içindeki alfanın kendine bir omega bulmak ve onu etkilemek için dışarıya yaydığı koku. İçindeki alfa sayesinde üreyebilirsin ama sadece bir omega ile çocuk sahibi olabilirsin. Biz çakrası ve feromonu olan insanlara çakralı diye hitap ederiz. Sen de bir çakralısın. Anladın mı?"

"Galiba." Diye mırıldandı duyduklarını sindirmek istercesine sessiz kalarak.

"Üç büyük çete var. Uzumakiler, Uchihalar ve Hyuugalar. Bunların da eşleştiği üç alt çete var. Potterlar, Malfoylar ve Weasleyler. Tabi, bir sürü değişiklik oldu. Potterlar Uzumakilere darbe yaparak çete yönetimini ele geçirdi. Uchihalar ve Malfoylar Uchiha Madara'nın saldırısında yok olmanın eşiğine geldi ve şuanda köyümüzde kalan üyeler hayatlarına devam ediyor. Hyuugalar ise bizden uzakta kendi kuralları ile yaşamaya devam ediyor. Uzumakilerin sınırsıza yakın çakra kapasitesi ve kuyruklu camavar taşıma yeteneği var. Büyük ihtimalle seninle uzaktan akrabayız. Uchihaların sharingan, Hyuugaların da Byakugan gözü var ama bunları anlatsam da anlamazsın. Tabi bir sürü irili ufaklı çeteler var ama güç bu üç çetenin elinde dönüyordu. Tabiki de şimdi neredeyse tüm güç Hyuugaların elinde ama Uzumaki ve Uchihalar da eski kudretlerine dönmek için çabalıyor."

"İşte bunu anlamadım." Dedi kendi kendine gülerek.

Ve Naruto tekrar anlattı. Ardından kuyruklu canavarlardan bahsetti. Gaara'nın hastanede geçirdiği zaman hakkında daha çok detay öğrendi ve Kurama'nın yardımı ile içindeki bir kuyruklu canavar Shukaku hakkında onu daha çok bilgilendirdi.

Gaara anlattığı her şeyi ilgi ile dinlemiş ve ona sürekli sorular sormuştu. Hiçbir şey bilmeden büyüyen ve aniden yepyeni bir dünyaya yelken açan birisine göre oldukça iyi uyum sağlamaya çalışıyordu.

Naruto bu yolculukta ona yardımcı olabileceği için kendisiyle gurur duyuyordu.

The Last Uzumaki /NaruSasu-Harco/Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin