29. Bölüm

3K 121 8
                                    

Zühre çatık kaşlarla masanın önünde karşılıklı olan sandalyelerden birine oturup çantasıyla beraber ceketini ortada duran sehpaya bırakıp geriye yaslandıktan sonra Ceylana baktı.

"Bence asıl soru bu değil. Asıl soru, hemcinsine tecavüz edilmesine nasıl yardım edersin."

Ceylan çatık kaşlarla geriye ve kapıya doğru adımlarken genç kadın ayağa kalkarak yüksel bel kumaş pantolonunun ceplerine ellerini bıraktı.

"Bence hiç yeltenme derim. Tahir dışarıda."

Ceylan yutkunarak kendisine doğru gelen Zühre'ye bakmaya devam edip ters adımlarını yana çevirerek "Her şeyi anlattı sana. Sabri bunu duyduğunda hiç hoşuna gitmeyecek" dediğinde genç kadın alayla gülerek ağır adımlarına devam etti.

"Olurda onunla görüşüp de söylersen eminim ki Tahir hapiste olsan bile seni rahat bırakmayacaktır."

Ceylanda bunun farkındaydı ve sadece Zühre'yi tedirgin etmek istemişti ama başarılı olamadığının farkındalığıyla dişlerini sıktı.

"Ne istiyorsun benden."

Zühre'nin sırtı kapıya geldiğinde yerinde durdu ve Ceylanında durmasını sağlamış oldu ama Ceylan genç kadının neden bu kadar sakin kaldığını merak etse de fırtına öncesi sessizlik olduğunun da bilincindeydi.

"Biz kadınlar, birbirimizin kuyusunu kazmaya devam ettikçe erkekler de bize zarar vermeye devam edecek. Senin gibi asalaklar işte bunun farkında değil. Başka bir kadının namusunu, şerefini ve haysiyetini ayaklar altına alınca zafer kazandığını zannederler ama farkında değillerdir, kendilerinin de o kuyunun içine gireceğinden."

Ceylan yüzünü buruşturarak "Bana edebiyat yapma" dediğinde Zühre den sinirli bir gülüş geldi ve ellerini cebinden çıkartarak kollarını açıp gerindi.

"Demek esas meseleye geldik. Peki. Ben bir ihtimal o çirkin düşüncelerini değiştiririm zannetmiştim ama görüyorum ki sen ısrarcısın."

Ceylan burnunu dikleştirerek "Baha hiçbir şey yapamazsın" dediği saniye, Zühre öne atılıp Ceylanın iki yakasından tuttuğu gibi ayaklarını yerden keserek arkasında ki kapıya fırlattı, öfkeyle bağırarak.

O sırada da Tahir kapının diğer tarafında ki sağ duvara yaslanmış elleri cebinde yere bakıyordu. Ceylanın saniyeler sonra acıdan inlemesi ile yüreğinde en ufak acıma duygusu olmadı.

Bir kadının hayatı ve canı, plan kurup mahvedilecek kadar basit olmamalıydı. Namus ve şeref iki bacak arasında olmasa da, her tecavüze uğrayan kadın namussuz olmasa da buna yeltenenler namussuzdur işte. Dünyada kadın ve çocuğa yapılan, iğrenç düşüncelerin kurbanı olan milyonlarca insan var ve bu iğrenç düşüncelerin sahipleri bilmiyorlar ki kadın anadır, evlattır, öğretmendir, öğreticidir... Kısacası kadın her şey olmakla birlikte esasında kadındır ve kadınca yaşamayı hak eden bir insandır.

Zühre, sırtının acısıyla yerde inleyen Ceylana doğru eğilip saçlarını sertçe tuttuktan sonra yüzünü yüzüne yaklaştırdı.

"Sen, bana olan sinirini ve kıskançlığını geç, bir kadının hayatını tehlikeye attın, sen hemcinsine ihanet ettin."

Zühre'nin bağırmasıyla ve saçının çekilmesiyle ağlamaya başlayan Ceylan "Yardım edin" diye bağırdığında genç kadın tuttuğu saçları bırakmayarak boşta kalan elinin tersi ile Ceylana tokat attı.

Zühre tuttuğu saçlar ile Ceylanın başını daha çok kendisine yaklaştırıp bağırarak "Sen o yardımı hemcinsine ihanet etmeden önce düşünecektin. Yaptıklarının sonucuna katlanacaksın" dedikten sonra tuttuğu saçları bırakıp aynı elinin iki parmağını Ceylanın midesinin başlangıcından kaburgalarına doğru bastırdı.

Ağır DarbeHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin