Zühre üç yıldır özenerek ve dikkat ederek yaptığı kendi boyunda ki tabloyu hüzünlü gözlerle bitirip fırçasını sehpasının üzerine bırakarak geri çekildi.
Rüyasında gördüğünü yapmıştı.
Resim de Tahir ve genç kadın karşı karşıya dururken küçük gamzeli erkek çocuğu da gülerek genç adamın kucağındaydı ve minik elinde de Sümbül çiçeği vardı. İkilinin bakışları birbirlerindeyken küçük çoğun bakışları Zühre'deydi.
Genç kadın en ince ayrıntısına kadar yapmıştı ve resme başlamadan önce karakalem olarak taslağını çıkartmıştı, unutmamak için. Üç buçuk yıl geçse de ilk gün ki gibi hâlâ aklındaydı rüyası ama bir türlü gerçekleşmemişti.
Evliliklerin ilk yılında okulunu tamamlamak için düşünmemişlerdi çocuğu ama son iki buçuk yılın tamamında Zühre gördüğü rüyanın gerçekleşmesini bekleyerek zamanını geçirmişti.
Daldığı düşüncelerden kapının tıklatılma sesi ile kendisine gelen genç kadın sesli bir nefes alıp gülümseyerek "Gel" dedi ve saniyeler sonra Tahir kapıyı açıp eşikte durdu.
"Bitti mi, artık görebilecek miyim."
Zühre bitene kadar eşinin görmesini istemiyordu ve dikkatle, en ince ayrıntısına kadar gerçek gibi olan resmin sıfır hatasız olmasını istediği için kapının birden açılmamasını söylemişti sevdiği adama.
"Bitti, umarım beğenirsin."
Tahir eşikten geçip "Dördüncü yılımıza gireceğiz Zührem, inan sır gibi yaptığın resmi hem merak ediyorum hem de beğeneceğimden eminim. Sonuçta senin ellerinden çıktı" diyerek kısa zaman sonra destekle duran tuvalın yanın geçip karısının yanında durdu ve birkaç saniye bir şey demeden gerçek gibi duran resme baktı.
Zühre dudaklarını birbirine bastırıp birkaç saniye aşkla sevdiği adamın gözlerine baktı.
"Bu rüyamdan bir parça, sana anlatmadım, anlatmak için olmasını bekledim ama bir türlü olmadı Tahir."
Tahir yavaşça gözlerini karısına çevirerek "Ne rüyası, neyin olmasını bekledin, olmayan ne onu anlamadım" dediğinde genç kadın gelen göz yaşlarını sessizce bırakarak yaptığı resme döndü.
"Ben eminim böyle bir çocuğumuz olacak, gözleri dedesinden, kalan her şeyini senden alan bir erkek çocuk ama evliliğimizde dördüncü yılımıza girmek üzereyiz olmadı."
Tahir Zühreye doğru dönüp tebessümle sevdiği kadına sarıldı ve başını göğsüne yaslayarak uzun saçlarını okşamaya başladı.
"Bi sıkıntı yok Zührem, ne sende ne de bende. Belki de olur. Hem bir rüya sadece, resmini yapacak kadar bu rüyaya takıldığını bilseydim yapmanı engellerdim."
Zühre sıkıca genç adama sarılıp "Olacak eminim, yani öyle hissediyorum" dese de saniyeler sonra kararsızlıkla "Yada olmasını mı istiyorum anlamadım bende" deyip ağlamasını hızlandırdı.
Tahir sol yanağını genç kadının başına bırakarak gerçek gibi duran resme baktı birkaç saniye. Çok fazla güzel ve gerçekçiydi, verilen emeği gözler önüne seriyordu.
"Ağlama, daha yaşımız genç, ilerleyen yıllarda olur. Hem detaylı incelenmemizde de sıkıntı çıkmadı. Doktor ne dedi sana onu hatırla. İstersen diğer yollardan deneriz."
Zühre birkaç saniye yavaşlattığı göz yaşlarıyla doktorun dediklerini ve Tahir'in önerisini düşündü. Evet yaşları daha gençti ama evliliğini dolu dolu yaşarken mutluluklarına daha da mutluluk katmak, anne olmak istiyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ağır Darbe
General FictionÖlen sevgiliye benzeyen Zühre, Tahir'in sevgisine inanır ama genç adam ilk görüşte Zühre'ye aşık olduğunu kaybederken fark eder... Zühre ise aldatılmanın acısını içinde yaşarken Tahir'in her konuda yalan söylediğini fark eder ve öldü dediği sevgili...