Birkaç saniye sonra kapının önüne gelip açtığında ise Zühre'nin parlayan kara gözlerine sakin ve belli etmediği şaşkınlıkla bakarken Timur "Tahir abiii" diyerek boyu yettiği kadarıyla bacaklarına sarıldı.
Zühre ise dudaklarını birbirine bastırıp sarılmamak için kendisini zor tutarak dolan gözleriyle bakarken genç adam üzerinde ki şaşkınlığı atıp eğilerek küçük çocuğu kucağına aldı ve yerinde doğruldu.
"Sizin ne işiniz var burada, hem bu otelde kaldığımı da nasıl öğrendin."
Timur neşeyle genç adamın boynuna sarılırken Zühre istenmediğini hissedip ağlamamaya çalışarak başını hafifçe yan yatırdı ve kırıkça gülümsedi.
"Firuzeyle birkaç gündür konuşuyorum. O yardımcı oldu."
Tahir kaşlarının çatıp adı geçen kişinin kim olduğunu düşünse de çabucak hatırladı ve yana çekildi. Zamanında Sabriye yardım eden Hacker dı ve belli ki kendisini affettirmek için aramış, konuşmuştu.
"Dışarıda beklemeyin."
Zühre tebessümle ve beklemeden içeri adım attığında Tahir'de kapıyı kapatıp kucağında ki çocukla oturma alanına doğru çevirdi yönünü. Genç kadın ise çabucak yanına geçmişti.
"Valiziniz nerede."
Timur genç adamı gülerek, içten bir şekilde öperken Zühre ağlamamaya çalışsa da ses tınısı titriyordu ki genç adamda bunun farkına vardı.
"Aşağı katta ki odalardan birine yerleştik."
Tahir sesli bir nefes aldı ve aynı seslikle nefesini bırakıp oturma alanına gelerek tekli koltuklardan birisine kendisini bıraktı. Genç kadında hemen yanında ki koltuğa geçti.
"Neden geldiniz."
Zühre sıkıntı içerisinde parmaklarıyla oynamaya başladığında Timur kollarını gevşetip genç adama baktı.
"Sevinmedin mi yoksa, ablamla biz seni göreceğimiz için çok sevinmiştik."
Tahir gülümseyerek "Sevinmez olur muyum hiç, sevindim tabi ki de" dediğinde genç kadında Tahir'in yüzünü inceliyordu.
"Gerçekten de sevindin mi."
Tahir gözlerini küçük çocuktan ayırmadan "Yatağın karşısında açık olan plazma var, git izle, olur mu" dediğinde Timur'dan gelen baş onayı ile küçük çocuğu yere bıraktı.
Zühre beklentiyle Tahire bakarken genç adam Timur'un saniyeler sonra yanlarından ayrılması ile kısaca öksürdü ve yere baktı.
"Bir şey diyeceksen arayabilirdin, neden geldin buraya kadar."
Genç kadın ağlamamaya çalışarak kendisine bakmayan gözlere baktı.
"Seni görmek istedim."
Tahir alayla ve kısaca güldü.
"Birisi bunu bana deseydi inanmazdım gerçekten de" diyen genç adam bakışlarını beklenti dolu gözlere çevirdi. "Vicdan mı yaptın yoksa. Belli ki yapmışsın ama yapma, gerek yok."
Zühre yüzünü buruşturup konuşacakken Timur ikilinin yanına koşarak geldi ve ablasının konuşmasına fırsat vermeden genç adamın karşısında gülerek durdu.
"Yarın gezelim mi Tahir abi. Lütfeeeenn."
Genç kadın ağlamamak için başını yana çevirirken Tahir gülümseyerek "Olur" dedi ve Timur'un neşeyle koşarak geri gitmesini sağlayıp gülüşünü soldurdu.
"Sen benim için bir şey yapma Zühre. Yarın akşama da biletlerinizi alıyorum, geri dönün."
Zühre kararlılıkla ayağa kalkıp kara gözlere baktı.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ağır Darbe
General FictionÖlen sevgiliye benzeyen Zühre, Tahir'in sevgisine inanır ama genç adam ilk görüşte Zühre'ye aşık olduğunu kaybederken fark eder... Zühre ise aldatılmanın acısını içinde yaşarken Tahir'in her konuda yalan söylediğini fark eder ve öldü dediği sevgili...