FİGAR

42 "Sınırsız Öfke"

Selamün Aleyküm o zaman 🙋‍♀️

Arkadaşlar umarım bölümü beğenirsiniz. Oylarınızı ve yorumlarınızı bekliyorum. İnstagramdan Figar için edit paylaşmak istiyorum. Arada belki alıntı da atabilirim. Beni takip edin.

İnstagram: @aksamesintisi_

Oy ve yorumları unutmayalım.

Keyifli Okumalar...

"FİGAR-42.Bölüm" Sunar...

🕊️

Mert haylaz sırıtışıyla kantinde çoğu kişinin dikkatini çekmişti. Tehlikenin yaydığı uğultu aramızda uğursuz bir hava yaratırken bunun yaşattığı hisle izlemekten başka bir şey yapamıyorduk. Elleri cebindeydi ve gözleri kısılmış avına bakar gibi yanımda güven verici suretiyle dikilen adama bakıyordu. Eskiden masum olan bakışları şimdi yerine acı bir duyguya bırakmıştı. Biraz nefret, biraz alay ve biraz da...

İntikam.

Nasıl geliştiğini anlamadığım o zamanlarda Demir çoktan yanındakilerle ayağa kalkmış ve avına kilitlenen bir kurt gibi ona doğru ilerlemeye başlamıştı. Sandalyenin çıkardığı  tiz ses rahatsız edici olsa da kimse bunu umursamadı. O an olacakların heyecanı ve merakıyla soyutlanmıştık.

Sinirden gerilen sırtı görüş açımdayken o çoktan Mert'in karşısında yer almıştı. Atakan da onunla beraber yanında dururken Mert ve Demir'in gözleri birbirine kilitlenmişti.

"Beni gördüğüne çok mutlu görünüyorsun."

Sırtında ki kaslar sanki hiç kasılmamış gibi daha da gerginleşirken gömleği ortadan ikiye ayrılacak zannettim. Bir an elimi sırtına yaslamak ve onu rahatlatmak için sarılmak istedim. Ama şuan da o kadar öfkeli görünüyordu ki o rahatlasa da ben buna cesaret edemezdim.

"Senin burada ne işin var?" Dişlerinin arasından tıslar gibi çıkan sesi beni bile titretirken bir an niye bu kadar sinirli olduğunu merak etmiştim. Evet araları hep kötüydü ama bu sefer kesinlikle benim bilmediğim bir şey vardı. 

Ve meraklı yanıma kesinlikle bunu irdeleyecekti.

"Beni buradan uzak tutabileceğini mi sandın?" derken anlık bakışları bana kaydı. Demir'in gerildiğini hissettim bir kez daha. "Daha yapacaklarımı bilmiyorsun."

Demir bir anda yumruk olmuş elini açıp Mert'in boğazını yılan gibi kavradığında Mert'in keyifli ifadesi anlık bozuldu. Bir anda o kadar hızlı ve sert kavramıştı ki nefesi kesilmişti. Ama istifini bozmadı ve elleri cebinde keyifli gözlerle bakmaya devam etti. Demir onun bu çabasını anlayarak boynunu kendisine çekti. Bu sırada erkekler Demir'i tutmuyor fakat gelebilecek olan bir atakta engellemek için bekliyorlardı. O kadar öfkeliydi ki her an Mert'i acımasızca öldürebilirdi. Kanımın donduğunu hissettim o saniyelerde. Bana gösterdiği çocuk tarafından hiç bir iz kalmamış Azrail bakışları beni derinden sarstı. 

Bir an o merhamet bekleyen yaralı çocuğa yakıştırmadım cehennem azabını yaşatan gözlerine. Bir an önce yumuşasın istedim. Rahatlasın ve tebessüm etsin istedim. Ellerim karıncalandı. Kendimi engellemek adına ellerini yumruk yaptım.

"Tekrardan it gibi kaçacaksın buradan," diye yüzüne hırladığında devam etti. "Ve ben keyifle izleyeceğim senin götünün kıçına vura vura kaçışını."

Mert gerilen çehresiyle Demir'e bakmaya devam ederken Alp'in kısık gülüşünü duydum. Hepimiz duyduk. Herkes keyifli yüz ifadesiyle Mert'e bakıyordu.