🌿İslami Aşk Romanı 🌿
Çökmüş hayatının emareleriyle nefes almaya çalışan fakat aldığı nefesi ona haram kılan bir kadın yüzünden çocukluğu mahvolan bir adam. Duygularının kaybolduğunu düşündüğü karanlık kuyudan onu çekip kurtaran bir kadın. Adam ilk...
Diğer bölümde güzel şeyler olacak haberiniz ola 🤍🕊️
Keyifli Okumalar...
🕊️
"FİGAR-43.BÖLÜM" Sunar...
Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.
🕊️
Tuğçe'den
Son zamanlarda aklımı kurcalayan bazı durumlar var. Aklımın köşelerinde dolaşan adamın o gizemli hayatı var. Kurumuş yapraklarıma can verircesine yağan yağmurlar var. Bazen aklım duruyor gibi hissediyorum. Sanki çoğu şeyi biliyormuş gibiyim fakat en önemli şeyi de bilmiyormuş gibiyim. O koca hengamenin arasında niye benim aklım sadece bu adamın gözlerindeki acının titremesinde? Merak mı sadece?
Sanmıyorum. Çok daha fazla şeyler olduğunu bilsem de olmaması gerektiğini de biliyorum. Kurcalamamalıyım. Herkesin kendi hayatı, kendi imtihanları, değil mi?
Kantinin gürültülü ses kirliliğine zıt olarak hepimiz sessizdik. Berfin sessizdi. Olanları bize anlattığında biz de durulmuştuk. Demir'in dedesinin şirketinde anlaşma yapılacak özel belgeler çalınmıştı. Büyük bir zarara uğramaları söz konusuydu. Mert'in okula gelmesi ve Demir'e meydan okuması gelecek kötü durumların habercisiydi.
"Of Alp!" Eda'nın sessiz feryadı zar zor duyulsa da hepimizin dikkatini çekmişti. Cebinden çıkardığı çikolatayı tekrar cebine atarken yüzünde aptal bir gülümseme mevcuttu.
"Ne oldu?" Ceren'in sorusuna Eda gözlerini kırpıştırarak bize baktığında hepimizin dikkatinin onda olduğunu yeni anlamıştı. Cebinden çıkardığı çikolatayı masanın üzerine koyarken kısık ve mahcup sesle konuştu. "Şey... Alp'le konuştuk da, cebime çikolata koymuş."
O sıra da Berfin'in yüzünde yorgun bir tebessüm belirdi. "En sevdiğin çikolata."
Eda mahcupça kafa sallarken Berfin onun bu haline ister istemez kaşlarını çattı. "Niye utandın sen bakayım?" Dediğinde Eda derin bir nefes verdi.
"Yani ne bileyim sonuçta kötü bir zaman geçirdik ve-"
"Saçmalama lütfen." Berfin itiraz eder gibi sesini yükselttiğinde aslında böyle sessiz olmamızdan rahatsız olduğunu anlamıştım. Elindeki çay dolu bardağı masaya bırakırken devam etti. "Kızlar başımıza hep kötü bir şey geldiğinde pes eder gibi modumuzu mu düşüreceğiz? Her engel de pes mi edeceğiz? Ne olursa olsun her şeyin iyi yanından bakmamız lazım."
"Öyle tabii." Diye mırıldandım. "Ama yine de birimize bile zarar gelebileceği düşüncesi insanı üzüyor."
"Allah korusun." Diye söylendi o sırada Ceren. Herkes bu ihtimalin gerçekleşmesinden korkmuş olacak ki rahatsızca yerinde kıpırdandı.
