"Anne..." Diye fısıldadım.
"Duru, sesin neden öyle geliyor? İyi misin?" Diye sordu, endişeyle.
"Hani," Dedim ve hıçkırdım. "S-sabah demiştin ya, 'Baban, sevgiyi paylaşmak yerine, kendine sakladı, siz yetersiz değilsiniz.' Diye. Madem biz yetersiz değiliz, neden... N-neden sevgisini yeni karısı ve çocuğuyla paylaş-tı?"
Sessiz kaldı bir süre. Sonra derin bir iç çekip konuşmaya başladı. "Paylaşmıyor, Duru. Sadece... Sömürüyor. O kadın ve çocuğu bir süre paylaştıklarını sanacak ama bu asla paylaşmak olmayacak. Bebeğim, nerdesin sen?"
"Parktayım..." Dedim ve güldüm. "Salıncakta sallanıyorum."
"Tamam... Hangi park?""Okulun oradaki. Birinin..." Dedim ve nefes aldım. "Beni sallamasını bekliyorum." Dediğim sırada telefon yüzüme kapandı. İlk uçakla buraya falan mı gelecekti, beni sallamaya? Hıçkırdım ve sallanmaya devam ettim. Bence, Güliz ile sevgisini paylaşıyordu... Sömürmüyordu. Ben... Ben, onun sevgisini paylaşmak için yetersizdim. Dün gece ve bu sabah tek yaptığım kendimi kandırmaktı.
Birkaç dakika sonra, önümde bir beden belirdi. Üstündeki kazaktan Derin olduğunu anladım. Tabii ya, kendi gelemezdi ama buradaki çırağını gönderebilirdi, değil mi?
"Duru, güzelim?" Dedi, ellerimi omuzlarıma koyarak, sesinde şefkat vardı. Kafamı kaldırmadan konuştum ve burnumu çektim."Keşke Güliz, gibi olabilseydim." Dedim ve derin bir nefes aldım. "Keşke onun gibi yeterli olsaydık, Derin."
Sesinde şaşkınlık vardı. "Duru, biz yetersiz değiliz. Nerden çıktı bu, ayrıca kim Güliz?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ufuktan Doğan Güneş #WATTYS 2022 YARI FİNALİST
Novela JuvenilTHE WATTYS 2022 YARI FİNALİSTİ "Sana bir şey itiraf edeceğim," "Neymiş?" "Sanki doğduğumdan beri bir parçam hep bu anı bekledi. Seninle tanıştıktan sonra..." "Tamamlandım. Dünya dönmeye devam ederken bırakmıştım onunla dönmeyi. Gücüm yoktu daha...