85. Yüzleşme

4.1K 248 44
                                    


Kanayan dizlerimin üstünde kıpırdayamadan otururken ağlamaktan bulanıklaşan görüntümü elimin tersiyle yaşlarımı kurulayarak gidermeye çalıştım. Kilitlenmiştim sanki. Beynimin içinde sürekli aynı cümleler dönüp duruyordu. 'Pişman olacağın şeyler yapma.'

''Dağılın! Ne duruyorsunuz! Herkes defolsun!" Barış dizleri üstünde yığılıp kalmış kızı kucağına alarak kaldırdığında bağırarak söylemişti bunu. O an tanımadığım uzun boylu bir çocuğun söyledikleri gitmeye hazırlanan herkesi durdurdu.

''Barış saçmalama abi. Kucağına bir dönme aldığının farkında mısın?''

''Dönme ne oluyor?"  Fısıltılar...

''Travesti işte kızım. Dur lan! Kızsın dimi?" Kıkırtılar...

''Oğlum ben bu kıza- aman neyse işte, çıkma teklifi etmiştim ya la!'' Goygoylar...

Her şey saniyelik bir zamanlamayla oldu. Çocuğun ağzından çıkan dönme lafıyla yüzünü Barış'ın omzuna gizleyen Alkım'ı gördüğümde hışımla kalktım yerden. Attığım her adımda kulaklarıma dolan sözler öfkemi harlarken yumruk yaptığım elimde ne ara sıkıp yumak haline getirdiğimi anlamadığım fotoğrafı biraz daha sıktım. İnsanlar kendi aralarında konuşmaya devam ederken karşı karıya geldiğim çocuğun yakasına yapıştım ve beklemeden yumruğumu suratının ortasına geçirdim. Etraftan çığlıklar yankılanırken afallayan çocuğu bekletmeden bir yumruğu da burnuna gömdüm ve oluk oluk kan akmaya başlarken sıkılı parmaklarımın arasında kalmış kağıdı aralık ağzına tıktım.

''Yut! Yutsana piç!" Zorla ağzına tıkmak için uğraş verirken aniden kollarımdan tutulup geri çekildiğimde ısrarla yerde yatan bedene gitmek için çırpınmaya başladım. Daha işim bitmemişti onunla.

''Konuş hadi! Niye konuşmuyorsun şerefsiz!" Polislerin kolumu tutan elleri sıkılaşırken umursamadan şokla beni izleyen insanlara döndüm. Az önce Alkım'ın arkasından konuşan, onunla alay edenlere.. ''eğer... eğer bir daha o siktiğim çenenizden o kızla-" bastırarak devam ettim. ''...Kızla alâkalı bir şey duyarsam hepinizi gebertirim!''

Ağzım büyük bir elle kapandığı anda bile boğuk bir şekilde konuşmaya devam ettim. Sinir krizi geçiriyordum sanki o an. Arkamdaki polisler beni zaptedemiyorlardı. Vücudum polis arabasına yapıştırılarak ellerim arkamdan kelepçelendiğinde bile ısrarla demir kelepçeleri koparabilecekmiş gibi bir mücadele içindeydim. Sonunda zorla ensemden bastırılarak polis arabasına tıkıldığımda ağzımdaki elden kurtulmuştum. Nefes nefese yanıma oturan polisin üstünden eğilip camdan beni izleyenlere döndüm.

''Orospu çocukları! Hepinizine gösterec-" susturuldum. Yeniden. Ellerim titriyordu. Bütün vücudum titriyordu. Tanıdık bir sinir kriziydi yaşadığım. Babamdan gördüğüm krizlerin birebir aynısını şuan ben, oymuş gibi yaşıyordum...



°•°•°•°




Demir parmaklıkların arkasından oradan oraya volta atarken kanayan elimi umursamadan demire belli aralıklarla yaptığım gibi yine vurdum. Öfkem hala taptazeydi. Keşke diyorum, bir kez daha vursaydım. Şöyle güzel, sağlam bir tekme atsaydım. İyice pişman etseydim onu. Hayır hayır! Bunu sadece ona değil, Alkım'a laf eden herkese yapmalıydım! Hepsine gününü göstermeliydim. Ah, Alkım...

Gözlerimi yumdum sıkıca. Aklımda onu son gördüğüm ân belirmişti yine. Alnımı kalın demirlere yaslamışken dudaklarımı birbirine bastırdım sıkıca. Fırat yapacağını yapmıştı. Nedenini anlamasam da hedef olarak masum bir kızı görmüştü. Tek kabahati benimle arkadaşlık kurmak olan kızı..

Baştan Çıkarma Oyunları (GAY)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin