ÖLÜMSÜZ (tamamlandı)

Ölümsüz 2

Özge oldukça yorulmuştu. Ayaklarını yıkadıktan sonra Buğra'nın bacaklarının üzerine uzattı.

"yorulmuş mu benim sevgilim? "

"bütün yorgunluğuma değdi ya. Çok güzel bir gündü. Çok ama çok teşekkür ederim. Bugün ve seninle geçen her gün için. "

"ölürüm sana kadın! Daha ne güzel günlerimiz olacak inşallah. "

"inşallah sevgilim. Biliyor musun, midemden sakız ağacı çıkacak gibi. "dedi gülerek.

"sorma sorma benimde. O son dondurmayı yemeyecektik. "

"ama çok güzeldi be"

"evet bebeğim. Akşam yemeği? "

"midem bulanıyor, hiçbir şey yemek istemiyorum. "

" yiyecek misin diye sormadım ki, ne yemek istersin diye sordum. "

"bende hiç dedim ya sevgilim. "

"o seçenek dışı. Biraz bulantın geçsin sonra çıkıp karnımızı doyururuz. Ben şu bebelere masaj yapayım biraz, çok yol teptiler yazık! "

"hayır demezler bence"

"aman da bu bebeler ne tatlıymış. Hele şu minik olan. "

"onlar da kendi aralarında senden bahsediyorlar, duyuyor musun? "

"ya? Duymuyorum, ne diyorlar? "

"elleri ne kadar sıcak ve şefkatli. Ayrıca çok yakışıklı veee.. "

"veee? "

"söyleme, utanıyoruz diyor bebeler "

"çekinmeselerdi. "

"ben sonra kulağına söylerim. "

"çok merak ettim doğrusu. "

"gece onlar uyuyunca söylerim. "

"sallayayım bacağımda uyusunlar hemen. "

"hiç uykucukları yokmuş ama. "

"yahu bunlar kaç saattir o sokak bu meydan gezip durmadılar mı? Yorulmuşlardı hani? Hadi yavrular eee e eee e"

"serseri! Rahat bırak bebeleri "

"tamam ama uyudukları gibi haber ver emi? "

Buğra ayaklarına masaj yaparken Özge radyoya uzandı. Cızırtılı bir Türk kanalı bulup ince ayar yaptı.
Tam frekansı tutturunca bıraktı.

Elini karnının üzerinde birleştirip gözlerini kapadı. Birkaç şarkı dinlediler.
Yanlarına yanaşan yattan inen kalabalık bir grup sesli sesli konuşup, kahkahalar atarak iskeleye çıktılar. Özge hafifçe doğrulup onlara baktı.

"saygısızlar! "

"gençler biraz ayarsız sadece "

"öyle mi Buğra amca? "

" dalga geçme aşkım. Sen ve ben yetişkin doğmuşuz. "

"saygılı olmanın yaşla alakası yok ki aşkım. Bunların ki düpedüz saygısızlık. "

"haklısın."

Özge kalkıp ayakkabısını giydi.

" hadi gidelim, yemek yiyelim. İlaç vakti maalesef. "