Buğra yutkundu. Yatağın kenarına oturdu önce.
"iyi geceler bebeğim "
Özge dolaptan bi hışımla eşofmanlarını alıp yan odaya geçti. Buğra hıçkırıklarını duyuyordu. Odaya gidip kapıyı kapattı. Tişörtünü çıkardı. Özge'nin yüzünü eliyle sildi. Öpmek istiyordu ama sanki arada görülmez bir bariyer vardı. Tam öpecekken bu bariyere çarpıp geri çekiliyordu. Özge
" sen bana acıdığın için geldin? "
"hayır sevgilim, tabi ki hayır "
" git Buğra istemiyorum. Hatta sadece odadan gitme, evden de git. Burada olmak zorunda değilsin artık. Nasıl olsa iyiyim, bana zoraki ilgi göstermek zorunda değilsin. Dayanamıyorum ben bu var yok haline. "
"ne diyorsun bebeğim? Seni çok seviyorum. Mecbur olduğum için, yada sana acıdığım için burada değilim. "
Bahar tartışmalarını ta aşağıdan duyuyordu. Özge iterek odadan çıkardı. Kapıyı kilitledi. Buğra kapının dibine oturup kaldı. Sabah hala oradaydı. Özge neredeyse onunla artık hiç konuşmuyordu. Buğra'nın üniversitesi açıldı. Günler haftalar geçti. Özge hırsla kendini toparlarken, Buğra her geçen gün biraz daha tükeniyordu. Yine o Özge'den önce yaşadığı karanlığın içine düşmüş, bir türlü çıkamıyordu. Bahar bir gece Özge'yle konuşup neler olduğunu anlamaya çalıştı.
" yeter artık, bu ne böyle? Ayrı odalarda yatmalar falan. Patron matron demeyeceğim, alacağım ikinizi ayağımın altına. Böyle evlilik mi olurmuş. Valla iyice zıvanadan çıktınız siz"
" beni sevmiyor artık"
" onu nereden çıkardın acaba? "
" bana eve geldiğimizden beri bir kere bile yaklaşmadı"
" hastaydın ya kızım, kıyamamıştır. "
"iyi olduğumu öğrendiğimiz gece onun için hazırlandım. Döndü arkasını iyi geceler diledi. Ben üzülünce acıdı beyim yanıma geldi. Nasıl tiksiniyorsa öpemedi bile. "
" niye tiksinsin kuzucum. Bebek gibi, su gibisin. Bak saçların çıkıyor, teninin rengi bile başka güzel oldu. "
" yok abla, yüzüme bile bakmıyor ki. Suratıma siyah çalsam bile farkına varmaz"
" aptalsın Özge. Ben ne zaman baksam seni izliyor buluyorum. "
" öğürüyor mu ardından "
Buğra konuştuklarını duyuyordu. Özge'ye bunları düşündürdüğü için kendinden nefret etti. Bahar
" saçmalama kızım Allah'ını seversen"
" ben niye hala burada olduğunu anlamıyorum. Sanki silah zoruyla tutuyoruz adamı. Git bari gözüm görmesin seni. Var ama yok. Benden bir menfaati de yok ki. Acaba benim mi gitmemi bekliyor. Yıldırma politikası mı bunlar? "
" öyle olsa boşanalım der, olur biter. Sana niye işkence etsin. Hadi seni geçtim kendine niye işkence etsin. "
" işte insanın kafası almıyor. Benim yaptıklarımın yine geçerli bir sebebi vardı en azından. "
"konuşsan açık açık "
" abla ya ben yokken bir başkasına aşık olduysa. Anatomi hocası vardı mesela. Afet bir şey. Buğra'nın ağzının içine düşüyordu. "
" öyle bir şey olsa niye evli kalsın. Boşanır aşkını yaşar"
"ben Buğra’yı tanırım abla. O artık beni sevmiyor. Korkularımdan biri dönememek diğeri de döndüğümde onu bulamamaktı. Ben döndüm ama Buğra benden gitmiş meğer . Ağva’ya yalnız gitmedi sanırım. Hiç arayıp sormadı. Konuşmayı kısa kesti. Belki de Ağva’ya gitmedi. Ben üzülmeyeyim diye söylemiyor, tam olarak iyileştiğimi düşündüğü zamana erteliyor ne ise yaptığı, yapacağı. Onu özgürlüğüne kavuşturmalıyım artık. Onu bu kadar mutsuz etmeye hakkım yok. Onu çok seviyorum ama böyle yanımda kalmaya mahkum edemem. Bir gün belki tekr..
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜMSÜZ (tamamlandı)
RomantikÖzge defalarca ölümün kıyısına gidip günlerce oradan, geride bırakmak üzere olduğu hayatı düşünmüştü. Öldüğünde tekrar kavuşacakları zamana kadar , hasret, özlem, aşk acısı gibi duygular yaşayacak mıydı? Yoksa film bitecek, motor duracak, son sahn...