Ölümsüz 59

21 2 0
                                    

Özge düşünceli şekilde yüzüne baktı. Bahar kolundan tutup yatak odasına çekti. Bir iki parça kıyafet kalmıştı zaten dolapta. Onları çıkardı. Özge giyinip çıktı. Uzun süre Buğra'nın apartmanının önünde durdu. Akşam olunca salon lambası yandı. Buğra balkona çıkıp etrafa bakındı. Özge onu görünce geriye çekildi. Buğra arabasını görüp tanımıştı. Özge tekrar yukarı baktığında o içeri girmişti. Arabadan indi. Kapıyı açan görevliye teşekkür edip asansöre yürüdü. Zaten aşağı indiğini görünce çağırma yapmadan bekledi. Asansör durup kapı açıldığında karşısında Buğra'yı gördü. Buğra elini tutup içeri çekti. Tek kelime etmeden, ettirmeden öpüyordu. Hareketsiz kalan asansörün ışığı sönünce katının düğmesine bastı. Daire kapısını açık bırakmış, ev terliği ile inmişti onu görünce. İçeriye girince elini, avcunu, saçını, yüzünü, gözünü öpmeye devam etti. Yüzünü avuçlarının arasına aldı. Gözlerine baktı. Sevinçten ağlıyordu Buğra. Özge yüzünü silerken öpüp sıkıca sarıldı.

" geldin, inanamıyorum "

" burada, kapıda kaldık. "

Buğra Özge'nin sesindeki ciddi ve mesafeli tondan sonra çekilip yüzüne baktı. Belli ki bu geliş onun beklediği geliş değildi. Yine de olumsuz düşünmek istemiyordu. Onu öperken itmemiş, kendini çekmemişti.

" gel bebeğim, solana geçelim. "

Salon sehpasının üzerinde ikisinin fotoğraflarının olduğu albüm açık şekilde duruyordu. Özge koltuğa oturup albümü önüne çekti. Her bir fotoğrafı tek tek incelerken, Buğra yamacına oturdu. Saçlarını geriye alıp yüzünü görmek için eğildi.

"ne uzaktan görmek, ne bu fotoğraflar kar ediyor. "

Özge'nin ensesine yaklaşıp kokladı. Başını omzuna dayadı. Albümü öteye itti.

" ben buradayım Özge, bana bak. "

Özge geriye dayandı. Buğra bir bacağını toplayıp ona döndü. Kendine doğru çevirdi.

" geleceğini ummuyordum. Burada olduğuna inanamıyorum. Nasılsın bebeğim? "

"iyiyim. İzmir'e gittim geldim. Annemler taşındı "

"haberim var güzelim, konuştuk. "

"bir şeyden de haberin olmasın "

"senin gittiğinden yoktu. Faruk abi Özge'yi Serap'a bıraktık biraz önce dedi de öyle öğrendim. Nasıl iyi miydi herkes? "

"iyilerdi. Sana selam söylediler. Çocuklar seni çok özlemiş Buğra. İlk fırsatta git, görsünler seni. Fadik bu ay onları hiç aramadığını söyledi. Bende sınavlardan dolayı dedim. "

" çocuklar... Doğru ya. Kafa mı kaldı ki"

"onları bende çok ihmal ettim. Sen ne zaman gideceksin İzmir'e? "

"ben ne zaman giderim, gider miyim bilmiyorum. Belki birkaç günlüğüne gider dönerim "

"burada ne yapacaksın ki? Herkes orada, senin için de iyi olur "

"benim herkesim sensin"

"....."

"sen ne zaman gideceksin belli oldu mu? "

"evet, yakında"

"ne kadar yakın? "

" ben kalkayım "

"dur tamam, soru sormayacağım. Of Özge! "

"sınavlar nasıl geçti? "

"fena değil, senin? "

ÖLÜMSÜZ (tamamlandı) Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin