Işıl aradı Özge’yi. Nasıl olduğunu sordu. Özge iyi olduğunu, İzmir’de olduğunu, raporu bitince döneceğini söyledi.
Sabah Işıl bilmiyormuş gibi evine gidip zile bastı. Buğra’nın arabası kapıdaydı. Buğra zil sesine uyandı. Kapıyı açtı.
“ günaydın Buğra, uyandırdım galiba? “
“ günaydın Işıl. Uyanacaktım zaten. “
“ Özge çıktı mı yoksa? “
“ Özge raporlu, İzmir’e gitti kayınvalidemle. “
“yaa! ne zaman dönecek? “
“belli değil ama Pazar günü dönmüş olur herhalde. “
“ ben üç gün rapor vermişlerdir, birlikte gidelim diye geldim. Senide uykundan ettim, pardon ya “
“ estağfurullah. Sana da boşuna zahmet oldu. Teşekkürler Işıl. “
“ay Buğracım, rica ederim ne zahmeti. Ben geç kalmayayım, görüşürüz “
“ iyi dersler, görüşürüz “
Buğra ile Işıl öyle uzun uzun bir arada bulunmamışlardı. Ayaküstü konuşmaları olmuştu sadece. Buğra onu tanımadığı halde onu samimiyetsiz bulmuş, Özge’yi mesafeli olması konusunda uyarmıştı. Özge ise ona toz kondurmuyordu. Bi Beyhan, bi Serap, bi Oya olamazdı ama ona göre iyi bir kızdı.
Özge sabah Buğra’nın aramayı görüp aramasını bekledi. Herhalde henüz uyanmadı diye düşündü. Buğra da tekrar onun aramasını bekliyordu. Duş alıp mutfağa girdi. Tezgahtaki kekten bir dilim kesip, bir bardak süt koydu. Telefonunu önüne bıraktı. İkisi de telefon çalsın diye bekliyorlardı. O telefon çalmadı. Buğra yiyip içip kalktı. Yatağını düzeltirken sabaha kadar sarılıp yattığı yastığını kokladı. “yastığından kokun silinmeden gel sevgilim “ dedi. Giyinip çıktı. Özge saate bakıyordu sürekli. Çoktan uyanmış olmalıydı. Hatta yolda olmalıydı. Aradığını görmemiş olamazdı. Mesaj attı
“ canım uyuya mı kaldın? “
Biraz sonra
“ trafikteyim, sonra görüşürüz “
Özge sinirlendi. Buğra öğle arasında aradı ama Özge telefonu direkt meşgule aldı. Herhalde uygun değil diye düşündü. Buğra mesaj yazdı
“ anca fırsat buldum, kusura bakma. Eve gidince konuşuruz artık. “
Özge geldiğini söylemek için Beyhan’ı aradı. Serap derste olabilir diye mesaj attı. Ertesi gün akşam buluşmak için sözleştiler. Akşam Buğra eve dönünce yine aradı ama telefon meşguldü. Biraz bekleyip tekrar aradı açılmadı. Bu defada evi aradı. Cep telefonundan sonra ev telefonu çalınca arayanın Buğra olduğunu anlayıp tuvalete girdi. Kardeşi ile görüşüp biraz sohbet ettikten sonra Özge’yi istedi. Kardeşi tuvalette olduğunu söyledi.
“çıkınca arar seni enişteciğim “
“ tamam abicim”
Buğra bekledi baya uzun bir süre. Mesaj attı.
“ niye açmıyorsun telefonlarımı? “
“ dışarıdayım”
“ nerede dışarıda? “
“dayımın yanına gidiyorum, Asuman oradaymış. “
“ çok iyi ya! Hiç haber verme”
“ ben sana gelme gitme demeyeceğim artık dediğin için gerek duymadım”
ŞİMDİ OKUDUĞUN
ÖLÜMSÜZ (tamamlandı)
RomanceÖzge defalarca ölümün kıyısına gidip günlerce oradan, geride bırakmak üzere olduğu hayatı düşünmüştü. Öldüğünde tekrar kavuşacakları zamana kadar , hasret, özlem, aşk acısı gibi duygular yaşayacak mıydı? Yoksa film bitecek, motor duracak, son sahn...