"Derek Colin'i nasıl kendine getirebiliriz bir fikrin var mı?"
"Ona kahve yapsak iyi gelir mi acaba?"
"Kahvenin vampirler üzerinde bir etkisi olacağını sanmıyorum. Uyuşturucuların olmuyor bu yüzden kafein de işe yaramayabilir."
Derek'in diğer fikri, "Duş aldırmayı denesek. Hem böylece üzerindeki kanlardan da kurtulur. Ona yanımda getirdiğim tişörtlerden birini veririm." oldu.
Sanırım bunu deneyebilirdik. Belki işe yarardı.
"O zaman Colin'i ayağa kaldırmama yardım et. Onu beraber duşa götürelim."
Derek yanıma gelerek Colin'in diğer tarafında yerini aldı. Aynı anda kollarından çekerek onu ayağa kaldırdık.
Colin hala bağırarak şarkı söylemeye devam ediyordu. Derek'le birlikte onu kollarından tutarak banyoya doğru yürütmeye başladık.
Duşun olduğu bölüme geldiğimizde Derek'e, "Onu duşun altına oturtalım. Suyu sonra açarız. Böylece boşuna ıslanmamış oluruz," dedim.
Derek fikrimi kabul edince Colin'i duşun zeminine oturttuk. Üzerinden zorla ceketini çıkardım. Elinden aldığım telefonu kapattıktan sonra ceketinin cebine koymuştum. Duş yüzünden telefonun ıslanmasını istemezdim. Pantalonun ceplerini yokladığımda boş olduğunu gördüm.
Islanmamak için geri çekilip suyu açtık. Soğuk su Colin'in üzerine aktıkça Colin şarkı söylemeyi bıraktı. Onun yerini küfürler aldı. Artık biraz daha iyi görünüyordu. Anlaşılan su işe yaramıştı. Bir süre sonra suyu kapattık. Colin iyice kendine gelmişti.
Uçarak Derek'in üzerine atladı ve yumruğunu yüzüne geçirdi. Derek boş durmuyor o da karşılık vermeye çalışıyordu. Karşısındaki normal bir insan olsa onun hakkından başarıyla gelirdi. Ama vampirin hızı ve kuvveti Derek'inkilerle eşdeğer değildi.
Yanlarına gidip onları ayırmaya çalıştım. "Colin lütfen dur. Derek'i rahat bırak. Seni isteyerek vurmadı."
Colin, "İsteyerek vurmamış olabilir. Ama sen olmasan bu adam benim işimi bitirirdi. Senin sayende ölmekten kurtuldum." Derek'in yüzüne bir yumruk daha geçirdi.
Böyle vurmaya devam ederse onu öldürecekti. Koridordaki arbaleti almak için koşsam bile ben geri dönene kadar Derek'in işi bitmiş olurdu. Ona yalvarmaya başladım.
"Yalvarırım Derek'e vurmayı bırak. Yoksa onu öldüreceksin."
Colin yüzüme bakmadan konuştu. "Bir şartla onu serbest bırakırım."
Bu arada Derek'in üstüne çıkmış, yumruklarını yüzüne geçirmeye devam ediyordu. Bütün kuvvetiyle vurmadığına emindim. Ama düşük şiddette attığı bu yumruklar bile Derek'in yüzünü dağıtıyordu. Derek daha fazla dayanamazdı. Bu yüzden ona şartının ne olduğunu bile sormadım. Tek amacım Derek'e daha fazla zarar gelmeden onun elinden kurtarmaktı.
"Ne istersen kabul. Lütfen ona vurmayı artık bırak. "
Colin Derek'i yüzü gözü dağılmış bir şekilde yerde bırakıp yanıma geldi. Üstü başı sırılsıklamdı ve saçlarından su damlıyordu.
Ela gözleriyle yüzüme bakmaya başladı.
"Benimle çıkacaksın."
Biraz önce her şartını kabul edeceğimi söylemiştim. Bir vampirle çıkmak en son isteyeceğim şeydi. Ama bunu yapmaktan başka çarem yoktu.
"Tamam kabul ediyorum. Seninle çıkacağım."
"Ne güzel bir anda gelmişim. En yakın arkadaşım bir kıza çıkma teklif ediyor."
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Ölü Nefes (TAMAMLANDI)
VampirosKararlı ve duygusuz olduğuna güvendiğim sesle, "Onları serbest bırakmak için ne istiyorsun?" diye sordum. Fazla düşünmeden soruma yanıt verdi. "Seni!" Tek kelimelik bu cevap tam da duymak istediğim şeydi. "Gel de al o zaman orospu çocuğu. Arkada...