Saltuk & Çolpan (15 Bahar Öncesi Ve Fazlası) SalPan / Destan

Mutlu Bir Gelecek 2

Saltuk beraberinde Akkız ve Batuga ile Dağ obasına giriş yaptığında halk hemen etraflarına toplanmıştı. Öncenin Dağ'ın tegini ve Dağ'ın savaşçısını şimdilerde ise Gök Han'ı ve Ulu Ecesini her defasında saygıyla selamlıyorlardı. Hala 2 ayrı hanlıklardı ama Türkler artık birdi. Diğer obalar da dahil olmak üzete ortak bir noktada anlaşabiliyorlardı. Saltuk han otağına ve çevreye bakınsa da Çolpan hala ortada yoktu. Sabah Gök'e doğru yola çıkarken obada olacağını söylemişti ama rahat durmayacağından emindi. Dağbanbaşı beyinin yanına ilerlerken tedirgindi, Batuga ve Akkız'a da  bağır bastıktan bekledi soruların gelmesini.

"Hoş geldiniz  Beg'im."

"Hoş bulduk Öktem. Hanın nerededir?"

Öktem duraksayarak cevapladı.
"Obada değildir begim."

"Nereye gitti?"

"Avlanacakmış, obaya dikkat edin dedi gitti. Epey oldu ayrılalı."

"Anladım, sen işine bakabilirsin."

Öktem  ayrılırken Saltuk sadece oflayabilmişti. Çolpan'ın yerinde durmaması şaşılacak bir durum değildi tabiki kimse için.

"Teyzemi bilirsin Saltuk Beg, oturup bekleyemezdi zaten sıkma canını. Dönerler birazdan."

"Dönerler de şimdi iki canlı, eskisinden daha çok endişe ederim. Gidip bakayım en iyisi."

"Bir dolaşıp geleyim istersen etrafta. Siz bilmezsiniz nerelerde iyi av olur nerelerde olmaz."

"Akkiz daha dün dolaştık şimdi de yolda geldik ama hala atınla gezesin var değil mi?"

"Dağ'ın kızıyım  ben Gök hanı. İmkanım olan her anda atımı istemem çok normal."

"Beraber gidelim o vakit Ece'm."

Saltuk gençlerin romantik anlarina gülümsese de gözü yoldaydı. Çolpan bu sıralarda Tilbe ve beraberindekilerle ufukta gözükmüştü, borazan hanın gelişini haber etti obaya.

"Yeğenim. Akkız. Hoş gelmişsiniz."
Teyze-yeğen özlem gidermişti hemen sarılarak.

"Hoş bulduk teyze. Biz geldik de son yoksun."

"Buradayım ya işte. Birkaç av çıktı karşıma fena mı?" Yakaladıklarını dağbanlar atlardan indiriyordu.

"Saltuk meraklandı ama yoksun diye. Atlarına atlayıp bulacaklardı seni Akkız ile."

Çolpan çoktan Saltuk'un yanına geçmişti.
"Merak mı ettin beni?"

"Biraz."

"Hımm demek o kadarcık. Az daha bekleyelim demiştim Tilbe'ye bu yetmemiş sana."

"Meraktan öleyim mi isterdin?"

"Yok. Gelirsin de geceyi dışarıda geçiririz belki diye umardım, başbaşa." Saltuk ciddi olup olmadığını sorguluyordu.