2 Bahar Öncesi / Arama Part 2

66 6 23
                                    


Saltuk'un gökmenlerle obadan ayrılmasının ardından Çolpan arkada bırakılan dağınıklığın toparlanması için halkıyla çalıştı, insanlarının Gök'ün istediği an yaptığı baskınlardan dolayı öfkesini ve bıkkınlığını görüyordu. Akşam vakti obaya dönen Akkız, Sırma ve Yaman üçlüsünü otağa çağırmış onların işi olduğunu kesinleştirmişti. Bu çapullar sayesinde obasını doyuruyordu Akkız, Gök'e de zarar veriyordu intikamı için. Onun bu kararlılığı hoşuna gidiyordu aslında, işine de geliyordu o yüzden engellemiyordu ama  habersiz yaptığı bu saldırıların sonunda yakalanabilirlerdi, obasına zarar gelmesini de istemiyordu. Bilse, Saltukla konuşup önlemini alabilirdi. Yaptığından geri adım atmayan savaşçı ile yine gerildiler, otoritesini hatırlatarak onlari gönderdi.

Yemeğini yedikten sonra Tutkun'u çağırdı yanına. Uzun süredir yanında tuttuğu bu kızla yere serecekti Gök'ü. Onlar konuşurken Tilbe otağa girdi. Tutkun'a bakıp Çolpan'a döndü, onun duymasının sorun olmadığını işaret etti Çolpan.

"Han'ım, Saltuk Beg gelmiş. Otağa alayım mı obadan çıkacak mısınız?"

"Arka kapıdan gelsin, dikkat edin."

"Emrin olur hanım."

Tilbe geldiği gibi çıktı, onları izleyen Tutkun kesin olarak bilmese de tahmin ediyordu hanıyla bu Gök yasavulu arasındaki ilişkiyi, anlayamadığı kendisine öğretildiği gibi bir durum muydu, hanı Gökle bağ kurmak için mi bu adama yaklaşmıştı yoksa daha ötesi var mıydı? Gitmesi gerektiğini biliyordu.

"Han'ım izniniz olursa otağıma döneyim."

"Gidebilirsin."

Tutkun çıktığında Çolpan hala tahtındaydı. Arka taraftaki gizli kapı açılıp Saltuk içeri girdiğinde de kıpırdamadı yerinden.

"Çolpan Han'ım."

Saltuk ona düz bir selamla seslenmişti.

"Bu vakitte  ne ararsın burada? Önemli haberlerin mi vardır?"

"Belki vardır belki yoktur. Yoksa geri mi göndereceksin?"

Tahtında oturan Çolpan'a doğru yaklaştı yavaş adımlarla.

"İster misin gitmemi?"

Çolpan karşısında duran adama bakarak kalktı yerinden, tahtından inip ona yaklaştı.

"İstemem. O kadar yol gelmişsin."

"Hmm. Kendin çağırdığından değil yani."

"Ben mi çağırdım seni? Hiç hatırlamıyorum. En son obamdan kovuyordum seni ve itlerini."

Saltuk'un yanından geçip yerdeki mindere oturdu, takip edileceğini bilerek. Saltuk da yanindaki mindere oturdu ardından.

"Bir tek orasını hatırlamana hiç şaşırmadım. Pençe mi yapan?"

"Başka kim Gök'ün araçlarını çapullar öyle kolaylikla, tabiki oymuş."
Çolpan durumdan memnun halde söylemişti bunu.

"Bir gün yakalanabilir durdur diyorum şu kızı."

"Söz dinlemez biri, uğraştırıyor. Gök'e verdiği her zarardan memnunum aslında niye durdurayım? Obayı da doyuruyor."

"Yakalanmasın. Yardım edemem. Gökmenler arttırılacak kervanlardaki, uyar onu."

Saltuk & Çolpan  (15 Bahar Öncesi Ve Fazlası) SalPan / DestanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin