Hediye

44 5 22
                                    

Dağ ve Gök'ün barışının hep sürdüğü bir evren diyelim

"Yok mudur toy muştusu oğul?"

Teyzesinin yine değişmeyen sorusuna yakalanmıştı Saltuk. Obasına belirli zamanlarda gelir biraz erzak bırakırdı. Ailesinden son kalan kişilerdi teyzesi ve eniştesi. Yaşlı kadının her defasına olumsuz yanıtla üzüldüğünü görmek onu da üzüyordu ama şu an bir şey diyemezdi.

"Var desem hemen yakacaksın değil mi toy ateşini Akça Anam?"

"Yaparım ya ellerimle yaparım her aşı ama yine yok belli. Artık uçmaktan izlerim toyunu."

"Deme şöyle. Yola çıkacağım şimdi üzme beni."

"Bakma bu yaşlıya. Senin de çocuklarını göreyim isterim anandan tek kalansın bana, ondan hep. Dur unutmuşum geliyorum hemen."

"Nereye teyzem?"

Saltuk var gücüyle otağa giren kadına seslenmişti. Yaşlı kadın geri döndü bir süre sonra.
Saltuk'un elini açıp bir bez koydu.

"Bu ne teyzem?"

"Sevdiğine verirsin. Madem toy göreceğimiz yok gelin hatuna hediyem olsun."

"Üzme derim daha çok üzersin. Gerek yoktu."

"Ne demek yoktu? Kaç bahardır yüzünün gülme sebebidir bu hatun kimdir bilmesem de adını yüzünü."

"Sağ olasın. Hemen vereceğim. Haber edin bir şey olursa."

"Ederiz Saltuk'um ederiz asıl sen dikkat et."

Saltuk teyzesine sarılıp vedalaştı. Kuzenleri ile de görüşüp Gök Orda'ya doğru yola çıktı. Henüz bakmamıştı küçük bohçada ne olduğuna ama bir yanı teyzesiyle Çolpan'ı buluşturamadığı için üzgün diğer yanı da Teyzesinin daha tanımadığı birini bu kadar sevmesinden dolayı mutluydu.

Yanındaki birkaç gökmenle Gök Orda sınırına yaklaştıklarında kendileri gibi yola düşüp konaklayan bir birliğe rastgelmişlerdi. Her daim dikkatli olmaları gerektiği için bir saldırı olasılığına karşı yavaşlamışlardı görür görmez ama atların arasından çıkan kadın Saltuk'u bir çapulcudan daha çok şaşırtmıştı. Dağ bayrağını yeni fark etmişti ötedeki. Atından inip diğerlerine dinlenmelerini söyledikten sonra hızlıca ona gitmişti, daha yeni görüşmüşlerdi ama özlemleri gözleri denk gelir gelmez belli olmuştu. Askerlerin ortasında olmasalar sarılmışlardı çoktan. Saltuk selam verebilmişti sadece.

"Çolpan Bike ne ararsın buralarda?"

Çolpan nereye gittiğini biliyordu az bir ihtimal de olsa hesabına göre karşılaşacaklarını düşünmüştü şanlı günündeydi ki haklı çıkmıştı.

"Asıl sana sormalı Saltuk Beg? Gök Orda'da da karargah da bu yönde değildir yolunu mu şaşırdın? Yoksa bir düşman mı vardır?"

"Öyle bir durum değil rahat olun. Başka bir mesele için uzaktaydım. Asıl Dağlılar burada ne arar demediniz?"

Saltuk & Çolpan  (15 Bahar Öncesi Ve Fazlası) SalPan / DestanHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin