Saltuk & Çolpan (15 Bahar Öncesi Ve Fazlası) SalPan / Destan

Şaka

Yine bağımsız ve alakasız bir bölüm. Kafanızı dağıtır belki.
İyi okumalar.

"Yerin çocukları! Mavi göğün yağız yerin sahibi Gök Tengri'nin elçisiyim ben ! Nedir derdiniz sorun bana, diyeyim size bana gelenleri!"

"Ne sorarsam der misin Ulu Kam?"

"Kam değilim ben! Ben onların da ustasıyım onlar bana sorar her şeyi sonra da size derler kendileri haber almış gibi. İnanmayın!"

"Ne diyor bu?"

"Ya doğru diyorsa? Geçenlerde buradaki bir tüccardan duymuştum böyle konuşan biri Horasan civarlarında geziyormuş ne dediyse çıkmış nice kamlardan daha ermiş demişti de inanmamıştım. O kişi bu olmalı."

"Gelin bir soralım."

"Kamlar ne güne duruyor siz gidin." 

Gök Orda pazarında kendini tanıtan biri ve onu dinleyenlerin konuşmaları duyuluyordu. Sabahın erken saatlerinde ortaya çıkan kadının etrafında kalabalık oluşmuştu gelen aklındaki sormak için sabırsızlanıyordu. O gün Çolpan da oradaydı. 3 ay sonra ablasının yanına gelebilmişti, yine bir düşük yaşayan Tılsım'ı görmüş ilgilenmişti. Alpagu Han ve Vera ile karşılaşmak istemediği için erkenden ayrılmak zorunda kalmıştı. Onlardan kaçarken görmek istediği birini görme şansını da kaybetmişti. Saltuk'u görememişti 2 aydır. Başkentten uzaktaydı giderken görüşmüşlerdi  3 gün önce döndüğünü biliyordu ama yanına gelmemişti beklemesine rağmen. Gelebilse gelirdi diyordu kendine.  Tilbe'nin ricası ile pazara uğramıştı geçerken. Dağlı satıcılarla konuşup ilerlerken bu kadına denk geldiler. Kamlardan ayrı olarak çok gezerdi  böyleleri, sormasın sorardı da burada diyecek değildi. Önemsemeden geçip gidiyordu kalabalığın yanından.

"Kutlu kanınla tanışmak isterim güzel bike."

Ona seslenilmesiyle arkasına döndü. Kadın yerinden kalkmış ona yaklaşmıştı diğerlerini bırakıp.
"Bana mı seslendin?"

"Başka bir bike görüyorsan sen değilsindir."

"Nasıl anladın?" 

Kadın kahkaha atmadan duramamıştı.
"Yerdeki ve gökteki her şeyden haberim vardır derim bunu bilmeme şaşırma."

"Tamam şimdi bu bilgini isteyenlere ver. Ben de yoluma gideyim."

"Hiç mi merak ettiğin bir şey yoktur?"

"Yoktur."

"2 bahardır yolunu gözlediğin de mi yoktur?"

"Yoktur."

"O zaman başka hatunlarla olmasında da sakınca yoktur." Kadın ona yaklaşıp daha sessizce söylemişti bunu. Yüzündeki bilmiş ifade ve duyduğu Çolpan'ın öfkesini kabartmıştı iyice.

"Ne dersin sen? Açık konuş."

"Hem  bilgi istemem dersin hem söyle dersin hangisini istersin?"

"Bu gidişle canını isteyeceğim."

"Erlik Han'ın kara ruhunu konuk edeceksen al buyur senin olsun."