Saltuk & Çolpan (15 Bahar Öncesi Ve Fazlası) SalPan / Destan

BD 7 / İntikam Part 1

Çolpan ağırlıklı bir bölüm, Salpan en sonda.

Gök Han'ının kendisine  isyan edip saraydan kaçan oğlu Batuga'yı affettiği ülkenin dört bir yanına yayılmıştı. Aksak teginin Dağ obasının başında kalmaya devam etmesine müdahale etmeyen Alpagu Han'ın ne amaçla bunu yaptığını  tartışıp duruyordu boy begleri. Babaları, begleri bu hanın kılıcıyla öldürülmüştü, töreye uygun olarak tırnek istedikleri için, haksız yere. Hepsi aksak tegini eksikliklerine rağmen dinlemek istemişti ama bu girişim Çolpan Han'ın öldürülmesi ile gözlerini korkutmuş, Gök Han'ının önünde baş eğmişlerdi, kulakları yeni bir yol için açıkken.

Gök'ün tarlaları uzun yıllardır eski veriminden uzaktı o hasat zamanında ise hiç olmadığı kadar kuraktı toprak. Yakın zamanda  geçirdikleri çeçek salgını da insanların huzursuzluğunu arttırmıştı. Türk ilinde bunlar kağanlar için zorlu zamanlardı, Alpagu Han'ın babası da tahttaki abisi bir salgın zamanında yetersiz kaldığı için isyan edip kutun kendisine geçtiğini kabul ettirmişti, kamlara onaylatılan hanlık işaretleriyle birlikte. Alpagu Han'ın Türk eşi Dağ bikesi Tılsım Hatun'u suçsuz yere öldürdüğü dedikodusu da bu söylentilere eklenmişti. O kara günde yargılamadan Dağ'ın kutlu kanlarını akıtan ve bir obayı haksızca sürgüne yollayan hanın adaleti sorgulanır olmuştu. Gök sokakları ve obalarinda  dilden dile bir söylenti yayılıyordu. Dağ bayır gezen göçebeler duydukları bir deyişi aktarıp duruyordu her yerde.

"Bozkıra dirlik gerek
Türklere birlik gerek
Yurtları bir edecek erlik gerek
Çift Başlı Kurt Gelecek
Türkleri bir edecek
Gök Tengri kut verecek
Altın yayı gerecek
Gümüş oku atacak
Çift Başlı Kurt gelecek
Türkleri bir edecek"

İlk kimden duyulduğu bilinmeyen bu sözler akın akın dolaşıyordu ağızlardan kulaklara. Türklere bir kurtarıcıdan bahseden bu sözlerdekinin Dağ'dan doğma Gök'ten olma Aksak Batuga Tegin olduğu her noktada  konuşuluyordu. Çeçek'e çare bulan da oydu, hanın beglerini katlettiği obalilar asi teginden gelen ilaç ve tuz ile hayata dönmüştü, ona destekleri artıyordu içten içe.  Gök Tengri'nin Alpagu Han'dan kutunu geri aldığı söylemi de buna eklenmişti kisa sürede. Kurultayı tanımayan, töreye uymadan can kan akıtan hana karşı yavaş yavaş ısınıyordu halkın ateşi.

Bu fikrin halk arasinda gizlice yayılması planını Batuga ve Akkız kurmuştu, Kün Ata'nın sözlerini gezginler vasıtasıyla yaymışlardı halkın gücünü kendilerine çekmek  amacıyla. Bir yandan da idam kararini ertelendiğini iletip Dağ'ın başında kalmasına izin verdiğini belirten Gök Han'ından gelecek bir saldırıya karşı bekliyorlardı. Batuga Alpagu Han'da hem öfke hem de memnuniyet görüyordu ama onu ve Akkız'ı bağışlaması geçmişin acılarını silemezdi, hala oluşturduğu acılara yenilerini de katmaktan çekinmezken.

Vargı'nın arkasında Ulu Ece'nin olduğunu söyleyip gözlerini yuman amcasına inanmıştı, babasının Çinle iş birliği yapmayacağını eklemişti Kırçiçek. Vera'nın oyunlarını Alpagu'ya kanıtlamak ve geçmişin intikamını ikisinden de almaktan başka amaçları yoktu ve bunun için Ulu Ece'nin en yakınındaki kişiye gitmeleri gerektiğini biliyorlardı, Yibek Hatun. Alpagu Han, halk arasinda yükselen sözleri işitmişti, gücünü yeniden toplamak için hamlesi olacaktı ülkesini zora sokacak bir hamle.
.....

Tutkun Çolpan Hanla yaptığı konuşmanın ardından dediklerinden daha da pişman olmuş özür dileyecekken hanını daha da kızdırmanın gerginliği ile obada yaşıyordu. Çekip gitmeyi düşündü ama yıllardır ana bildiği kadınla küs ayrılamazdı. Her an otağa gitmeye başladı, kovsaydı devam etmeyecekti ama Çolpan hiçbir şey demedi, yumuşamadı da. Tilbe obadaki işleri hallederken saklanan hanına hizmet ediyordu, düz emir cümlelerinden fazlasını durmuyordu ama eskiyi hatırlayıp affedilmeyi bekliyordu.