Biraz Çolpan & Tılsım kardeşliği dersek :)
Çolpan, Tılsım ve Toygar Han otağda eski günlerdeki gibi konuşuyorlardı. Batuga'nın nereye gittiğini duyan Tılsım önce hafif sitem etmiş sonra obanın dibindeki yeri bildiği için sakinleşmişti, oğlunun Dağ'da olmaktan keyif aldığını duymak iyi gelmişti. Dışarıdan bir gelenin olduğunu duyuran borazan sesi duyuldu. Otağa giren haberci selam verdi.
"Altay Beg'imden size haber vardır hanım. Oğlu Çınar Beg ile kızınız Çolpan Bike'nin evliliği hakkında konuşmak ister. Uygun bir zamanda ziyaretine gelmek ister."
Çolpan duyduğu sözler ile beyninden vurulmuşa döndü. Evlilik mi? Haberi bile yoktu konudan. Babası ona danışmadan böyle bir karar vermiş olamazdı değil mi? Törelerinde yoktu asla. Tılsım da şaşırmıştı duruma. Kardeşinin bahsetmemesi imkansızdı bundan.
"Baba? Benim haberim olmadan beni mi evlendireceksin?"
Toygar Han Çolpan'ın kendisine yönelen şaşkın ve aynı derecede kızgın gözlerine baktı. Aksi bir tepki vermesi beklenemezdi elbet durum sandığı gibi olmasa da. Haberciye döndü, kızgınlığını belirten net bir ses tonuyla konuştu.
"Beginin sözü benim için önemlidir lakin henüz evliliği dinlendirecek bir şekilde asla konuşmadık. Sadece düşüneceğimi söylemiştim. Her zaman misafirim olabilir ama yersiz bir haberi dillendirmemeye dikkat etmek gerekir. Begine iletirsin. Öncesinde otur soluklan öyle gidersin." Toygar Han haberciyi getiren alple beraber dışarı yolladı."Demek beni evlendirme niyetindesiniz hanım?"
Çolpan babasına sitemini belirtmekten geri durmayacaktı.
"Çolpan duydun dediğimi. Son görüşmemizde konusu açıldı ben de konuşulur dedim. Ne kabul ettim ne reddettim olan bu. Sen istemeden kabul etmek töreye yakışır mı? Han olarak da mı şüphe edersin benden?"
"Yok baba. Bir anda duyunca şaşırdım. Dediğin gibi ben istemedikten sonra kimse buna karar veremez."
Tılsım ortamın gerilebileceğini hissedip Çolpan'ı obayı gezme bahanesiyle dışarı çıkardı.
"Evlilik denince korktun mu Çolpan?" Kardeşiyle uğraşacak konu bulmuştu bunu kaçırmak istemiyordu, onun hırçınlaşmasını izlemek çocukluklarından beri en sevdiği zamanlardandı."Durup dururken adım evliliğe karıştırıldı Tılsım. Haberim bile yok. Sence haksız mıyım tepkimde? Ki hiçbir şey yapmadım bile sakindim gayet."
"Değilsin tabi. Ben de şaşırdım bana söylememiş olsan elimden kurtulamazdın zaten. Babamın yalan dediğini düşünmüyorsun değil mi?"
"Hayır tabiki." Sesi hala gergindi.
"Sakinleş o zaman. İstemeden hiç kimseyle evlenmezsin biliyorsun. Gören de sevdalın var da ondan endişe edersin sanacak." Tılsım ciddiye bile almadan söylemişti bunu.
Çolpan ablasına baktı o an, aklına tek bir kişi gelmişken. Bir söz verdiği yoktu belki ama o av gününden beri yavaş yavaş içine işleyen, gün geçtikçe kök salan biri vardı. Her karşılaştıklarında fark edilme riskine rağmen gözünü ondan ayırmayan, her bakışının yakaladığını bilmeden onu süzen ve karşısında tüm o cesareti ve aklı afallayan biri.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Saltuk & Çolpan (15 Bahar Öncesi Ve Fazlası) SalPan / Destan
FanficSalpan sevdasına dizinin verdiği sonu kabul etmiyorum