6.1

183 14 11
                                    

Yokluğun inanın hiç bir bahanesi yoktur.

İsterseniz saatlerce methiyeler düzün binbir yalan uydurun ya da gerçekleri söyleyin. Konu yokluk oldu mu bazen gerçek bile fayda etmez yalansa pembe bir yara bandından başka bir şey olmaz.

Velhasıl arkadaşlar öyle bir dize döküldü ki içime dedim ben buna saatlerce yazarım.Ondan beri yazıyorum bu da girişimiz.

*Dipnot: Engin atlasın hocası

~~~~

Dışarıyı boş gözlerle izleyen eşini bir süredir dikkatle izleyen genç kadın adımlarını sonunda atma cesaretini kendinde buldu. Bir konuyu konuşmak ne kadar zor olursa olsun en sancılı kısmı konuşmayı başlatma kısmıydı.

"Çok kötü görünüyor. "

Genç adam eşinin söylediklerini duysada kafasını çevirme zahmetinde bulunmadı. Sanırım bundan sebeple eşi bu sefer de serzenişi ona karşı yapmıştı.

"Sen de çok kötü görünüyorsun engin. En son ne zaman uyudun. Masal sizi gördükçe üzülüyor."

Kızının ismini duyunca biraz kıpırdansa dahi çok fazla yapamadı.

"Sorma. Ne olur tek bir şey daha sorma yeliz. Kariyerimi ateşe attım alev almasını bekliyorum. Senelerdir inşa ettiğim herşeyimi.Ama o başka yeliz inan giden herşeyim olsa ona üzüldüğüm kadar başka bir şeye üzülür müyüm bilmiyorum. Onu gördükçe ellerinden kayıp gideni gördükçe elimi ayağımı kalbimi herşeyimi ateşe atmış gibi hissediyorum. Onun acısını almak için beklemem gerekmedi yeliz. Ben onun acısını içine ilk düştüğü anda kendi acım gibi sahiplendim."

Genç kadın kocasının acısının farkındaydı. Çok önceleri aynı acı kocasının kalbine tünemişti ve ölüm gibi bir zamandan geçmişlerdi. Allah korusun kimsenin öyle bir dönemden geçmesini istemiyordu.

"Ama bu başka engin. Bu çocuk senin acın gibi yaşamıyor olayları. Ellerini önemsemiyor. Giden yeteneğine acımıyor. Bu çocuk başka bir şeye ağlıyor. Bana anlatmadığın başka bir şey var değil mi ?"

Sanki tüm sesler bilerek kesilmiş ve sırf içeriden gelen konuşmaları duymaları için boğuklaşmış gibiydi. İçeride kızıyla konuşan adamın söyledikleriyle şoka uğramıştı genç kadın.

"Sen hep geyik çiziyorsun. Neden ?"

"Sevdiğim için."

"Beni kandırıyorsun dimi, sadece geyik çizebiliyorsun ?"

"Sadece onun sevdiği şeyleri çizmek istiyorum."

"O kim"

"Benim herşeyim. "

Genç kadın adı kadar iyi biliyordu küçük masalı burnunu kıvırmış asık suratıyla genç adamı izliyor olmalıydı

"Masal biliyor musun , onun da kıvırcık saçları var senin gibi, orman gibi yemyeşil gözleri küçük burnu ve kocaman kalbi var.Ve yanında o kadar mutluyum ki bazen nefes almayı bile unutuyorum biliyor musun ?"

"Aşık bu çocuk. Benden bunu mu sakladın engin ?"

"Hayır. Aşık olduğu kişinin bir erkek olduğunu sakladım."

PİCASSO 🍁/TEXTİNGHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin