38.Bölüm "Veritatem dies aperit"

320 17 5
                                    

Bölüm şarkıları:
•Train Wreck, James Arthur
•Postcard Lover, NIKKITA

~

OTUZ SEKİZİNCİ BÖLÜM
"Veritatem dies aperit"


Gökyüzündeki yıldız kaydı kaymasına ama ömrümden de beş sene götürdü.

Bir şey diyemedim daha fazla. Minnet duyuyordum yalnızca. Böyle bir adamla büyüme şansı elde ettiğim için. Ve nefret ediyordum böyle bir adamın öz kızı olamadığım için

İçeri geçtim, yatağa oturdum. Balkon kapısı açıktı, soğuk içeriye doluyordu. Dolsundu. İçim cayır cayır yanıyordu neticesinde.  O esnada telefonumun bildirim sesi gürültüyle yankılandı odada. Ekranı açtım, mesaja tıkladım.

En yakın zamanda görüşelim, kızım.

Baban.

Gözlerimi yumdum sımsıkı. Bu mesajın gelmediğine dair yalanlar söyledim her defasında ama fayda etmedi. Yumruğumu ağzıma götürürken sımsıkı ısırdım elimi, bağırmamak için. Kanın demir tadı damağımda yankılanırken karşımdaki duvara telefonu fırlatmıştım.

"Benim bir babam var!" Gözümün önüne inen perde yüzünden ne yaptığımın farkında bile değildim. Çarşafları dağıttım, komodinin üstündeki lambayı yere fırlattım, makyaj masasındaki her şeyi alaşağı ettim ama içim hiç sönmedi. Banyodaki aynanın karşısına geçtim.

"Var benim bir babam." diye mırıldandım kendi kendime.

"Benim babam bir kahraman." Fısıltım yankılandı.

"Benim babam bir terörist değil! Hiç olmadı! Benim babam melek gibi bir adamdı. Benim..." Bağırışlarım aynaya indirdiğim yumruklarla sekteye uğradı.

Avuçlarımdaki kanlar lavaboya dökülürken sessizce izliyordum.

"Benim babam kandan korkardı, benim babam karıncayı bile incitemezdi!" Defalarca yumrukladım aynayı, yetmedi dolapları, duşakabini. Çöktüm yere.

"Özür dilerim baba." Kafamı dizlerime yasladım.

"Senin gibi bir adamın kızı olamadığım için çok özür dilerim."


🕸

Tik, tak. Tik, tak. Tik, tak.....

Elimdeki ikinci viski şişesiyle yatakta yatarken kaç saattir bu pozisyondaydım bilmiyordum. Gözlerim tavanı artık bulanık görüyordu. Mide bulantım hat safhadaydı.

"İyiyim baba." diye mırıldandım elimi havaya doğru kaldırırken. Şişeyi kavrayan elimi kaldırmak istemişken, silah tutan elimi kaldırmıştım. Utandım böyle bir şey yaptığım için.

Kutsiyet                                                           |tamamlandı|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin