•sirius•

600 21 10
                                    

Sirius, "Köpek Yıldızı" ve "Demir Kazık" gibi adlarla ifade edilir. Büyük Köpek Takımyıldızı'nda yer alan bu yıldız, gökyüzünün en parlak yıldızıdır. Güneşten 8.6 ışık yılı uzaklıkta olmasına rağmen parlaklığı güneşin 23 katıdır. Astronomlar Sirius-B için ''küçük yıldızlardan biri olmasına karşın yoğunluğu oldukça ağır bir yıldızdır '' derler.

Yahu bu kız neler diyor, ne alaka şimdi diyecekler olacak. Bu, en parlak yıldız olan sizlere ithafen yapılmış, biraz iç dökmeli biraz da vedalaşmalı bir bölüm. Ayrıca bazılarınız ortadan kaybolmuş, fark etmedim sanmayın. Gelirseniz eğer mutlaka yazın, konuşalım. 

Sınav dönemindeyim, bol koşuşturma içindeyim. Çok uzun aralıklarla bölüm atamadığım, bazen de şaşırtıcı derecede kısa aralıklarla bölüm attığım zamanlar oldu. Öyle ya da böyle burada tatlı bir kitleyiz. İlk bölümden itibaren destekleyenler, fikir verenler, desteğini gösterenler oldu. Çok teşekkür ediyorum hepinize. Attığınız bir yorum bile çok kıymetli benim için. Çünkü ben bu kitabı okunma gayesi beklemeden yazıyorum. Sizden bir beklentim yok. Bir ara ,hangi bölüm hatırlamıyorum, hayalet okuyucularıma biraz sinirlenmişim ahhhdh. Neden oy ve yorum yok diye. Ama sonra düşününce çok saçma buldum bunu. Eğer bir beklenti içinde değilsem neden böyle söylemişim? O yüzden böyle komplekslerden sıyrıldım. Ha önceden de böyleydim ama bir ara tribe girmişim herhalde. E kitabı yazıyorsun bunları istemek doğal hakkın diyenler de olacaktır. Arkadaşlar ben bu kitabı sizler için yazmıyorum ki. Ben bu kitabı zihnimde susmayan tilkileri dindirmek için yazıyorum, iyi ki de yazıyorum. Eğer sizler için yazıyor olsaydım en ufak pürüzde vazgeçerdim, gözden çıkması kolay olurdu. Hassas bir kişilik de değilim, yerli eleştirileri  kolaylıkla kaldırırım, yersiz olanları ise umursamam(hiç eleştiri almamam dışında bir sorun yok.)  Bazen görüyorum, gelen kötü yorumlar sebebiyle kitabı kaldırıyor yazar. Nereye bağlamak istediğimi anladınız değil mi?  

Soru cevap yapacak aktif bir kitle yokhahhdhhd. O yüzden ben şimdi kafamdan birkaç şey sorup cevaplayacağım. Ama sizin farklı bir sorunuz varsa sorun mutlaka cevaplayacağım. 

Öncelikle bu kitap nasıl ortaya çıktı inanın bilmiyorum. Yazmaya karşı bir eğilimim hep vardı. Okumayı da çok seviyordum. Bu uygulamayı da 5,5- 6 sene önce keşfetmiştim. Okudukça yazasım geldi herhalde, bir anda yazmaya başladım. 15 bölüm yayımladıktan sonra kitabın içime hiç sinmediğini fark ettim ve revize ettim. Böyle böyle geldik işte buralara.

İsis'ten nasıl esinlendim? Ben uygulamayı 2015 in sonlarına doğru indirmiştim ve en kötü zamanına denk gelmiştim. Wattpad adeta bir foseptik çukuruydu. Tecavüzcüsüne aşık olanlar mı dersiniz, kendisini sürekli döven mafyatik adama hâlâ merhamet duyanlar mı dersiniz ohooo gırla. Kadınlar hem gurursuz hem de aptal gösteriliyordu. En kötüsü de yorumlarda o korkunç hareketleri destekleyenler vardı... O yüzden kendi kendime benim karakterim çok güçlü olacak, yere düşse de ayağa çabucak kalkacak demiştim. Öyle de oldu. İsis her şeye rağmen çok güçlü bir kadın. Hatta ben gücümü ondan alıyorum. Akşam hava kararınca tenha bir yerden geçerken tüylerim ürperiyor, aklımdan kötü kötü şeyler geçiyor ama sonra "İsis olsa ne yapardı?" diyorum. Çok rahatlatıyor içimi. Hepiniz bu otuz bölümde tanıdınız, siz de çok iyi bilirsiniz nerede ne yapacağını. 

Uzunca bir süre yeni bölüm gelmeyecek. Üç, belki de daha fazla ay. Ama en fazla ağustos ayında sahalara geri döneceğim. Yazı bizsiz kapatmayacaksınız yani:) 

Henüz pek fazla geri dönüş alamadım sezon finali hakkında ama sınav haftası herkesin ondandır diye düşünüyorum.  

Neden böyle bir sezon finali? Bu kitabın kafamda hep iki kısmı vardı. Siz her ne kadar bu otuz bölüme kadar her şeyin çok da kötü olmadığını düşünseniz de çok daha kötüsü olacak arkadaşlar. 1-30 arası griydi, 30 dan sonrası simsiyah. Demir'den nefret edenler olacak, haklısınız. Bu kitapta haksız yere hiçbir canlıya olan şiddeti meşrulaştırmıyorum. Şiddetin her türlüsü kötü demiyorum, haksız olanı kötü. En basitinden Buğlem'i sıkıştırıp taciz eden kişi dayağı hak etmiyor mu şimdi? İsis'e yapılanlar da bir şiddet mi? Evet şiddet, bunun bilincindeyim. Ben güçlü bir kadın karakter yazacağım derken bunlar altı boş cümleler değildi. Her şeyin bir sonucu olacak. Zaten aksi kendi sözlerimle çelişmek olur. Yani celladına aşık olan zavallı bir kadın hikayesi asla ama asla okumayacağız. Her kadın güçlü doğmak zorunda değil, bu mümkün olamaz zaten. İnsanız neticede. Benim amacım burada bazılarınızın içindeki güce güç katmak, bazılarınızın ise henüz filizlenmemiş gücünü sulayıp sağlam bir çınara dönüştürmek. Bir nevi potansiyelinizi çıkarmak yani. Buradaki herkesi arkadaşım olarak görüyorum. O yüzden lütfen kendinizi kandırmayın, kötü şeyler yaşıyorsanız bunu halı altına süpürmeden kabullenin ve "Evet, kötü şeyler yaşıyorum ama hepsini atlatacak kadar gücüm var." deyin. Kimseye, hiçbir şeye körü körüne bağlanmayın. Karşılıklı aşk güzel bir duygudur, insanı mutlu eder. Zorluklara birlikte göğüs germektir, zorluk yaratmak değil. Eğer biri size iyi gelmiyorsa ne pahasına olursa olsun uzaklaşın. Diline sevgi ve aşk kelimesini dolayıp her türlü kötülüğü yapanlardan kaçının. Unutmayın sizden yalnızca bir tane var. Hepimizin ortalama yaşam süresi belli. Hayat gerçekten kendinizi üzmenize değmeyecek kadar kısa. Bunları neden anlatıyorsun diyenler olacaksa eğer: Benim gerçekleşmesini çok istediğim bir hedefim var.  Şu an az da olsa bir kitlem var ve belki de kimsenin burada yapmadığı şeyleri yaparak sizleri bu hedefimin doğrultusunda uyarmak istiyorum. Kapalı anlatımımdan bir anlam çıkaramayanlar için: Sevgilinizden veya eşinizden  gördüğünüz şiddeti lütfen aşk zannetmeyin. Her seferinde aynı şeyleri yaşadıktan sonra gelen özrü kabul etmeyin. Bunları söylemesi kolay bir de yaşa istersen diyebilirsiniz, haklısınız. Ama inanın söylemesi bile kolay değil. Yaş kitlemi pek bilmiyorum açıkçası ama yine de son dönemlerde iyice gündemde olan bir konuya da değinmek istiyorum. Lütfen ama lütfen internetten tanıştığınız insanlara güvenmeyin. Hiçbir şekilde konuşmayın ve kendiniz hakkında bilgiler vermeyin, özel fotoğraflarınızı atmayın. Eğer attıktan sonra tehdit ediliyorsanız size güvenen bir büyüğünüze konuyu açın. Ya da bana ulaşın, yardımcı olurum. Lütfen ne olduğu belirsiz kişilerle birlikte evden kurtulmak için kaçmayın. Her şeyin iyi olacağını düşünürken daha beter hale getirebilirsiniz. En önemlisi kendinize güvenin. Her şeyi tek başınıza halledebileceğinize inanın. Düştüğünüz zaman birinin yardımına ihtiyaç duymanıza gerek olmadığını bilin. Bu demek değildir ki senin arkanda olan, seni destekleyen insanlara sırt dönüp kendi kendine ayakta kalmaya çalış. Bu dediklerim kendinden başka kimsesi olmayan, güvenemeyen ya da istemeye istemeye birine mecbur kalan yıldızlarım için. Bana danışmak istediğiniz herhangi bir konu varsa mail ya da buradan mesaj atabilirsiniz. Biyografimde mail adresim yazıyor.

Ayrıca hiçbir şekilde Türk askerinin onurunu zedeleyecek ögeler bulunmamaktadır. Her hareketin bir sonucu olduğu gibi sebebi de var. Bunları bilip yorum yapalım. Böyle bir yorum geldiğinden değil de şayet gelirse diye önlem yalnızca.

Bu zamana kadar ki tüm destekleriniz için teşekkür ederim. İyi ki varsınız.

Sizleri seviyorum, daha  aydınlık günlerde tekrar buluşmak dileğiyle...

Kutsiyet                                                           |tamamlandı|Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin