Amina merdivenlerden çıkan adamın arkasından baktı sadece susmalıydı evet Şamil haklıydı. Amina Sare konuşmamalıydı. Ama onun hiçbir şeyini almamıştı. Ona o hisseler haberi olmadan verilmişti. Hem şuan o kocası olduğuna göre hisselerin bir nevi sahibide o idi. Zaten bu evliliği kabul etmesinin sebebide o hisseler değil miydi? İşte ulaşmıştı istediklerine. Amina bu evden... Bu aileden kurtulmak için hisseleri en kısa zaman da kocasına devrecek ve memleketine geri dönecekti. Başına gelenlerin tek sebebi Amina için değeri olmayan şirketin yarısıydı.
Bazen bu adam iyi birine benziyor diye düşünüyor. Hemen sonra yanıldığını görüyordu. O gece kızına merhameti olağanüstüydü. Kızı için Amina'ya bile tahammül etmişti. Ama şu aklına gelmiyordu. Amina da bir babanın kızıydı.
Yatağında düşüncelere dalan Amina bir türlü uyuyamıyordu. Hayatı hiç bilmediği bir yöne gidiyordu. Ne yapmalı, nasıl davranmalı bilemiyordu.
'Allah'ım sen bana yardım et...' diye dua etti. Yapayalnızdı... Babası çıksa gelse... Gülümsedi Amina. Babası beş erkek çocuktan sonra kızı olması için sürekli dua edermiş. Kız çocuklarının babalarına olan sevgilerini gördükçe içi gidermiş Hasan Basir'in. Karısı hamileyken kızı öğrendiğinde şehire yemek dağıtmış mutluluktan. Ancak çok istemesine rağmen kendine düşmanlarının kurduğu tuzak sebebiyle kızının doğumunda olamamış.
Hasan Basir o gün kendisine ateş edildiğinde aklında sadece göremeyeceğini düşündüğü kızı vardı. 'Emin Bey o gün beni kurtardığında bana kız babası olma duygusunu yaşattığı için verdim ona işi' derdi. Amina Sare doğduğunda dünyalar babasının olmuştu. Halep'e geldiğinde hiç beklemeden hemen evine koşmuş.
Evine girdiğinde eşi Fatma'nın kucağında kızını gördüğünde koşup hemen kucağına almış. Yüzüne baktığında 'Hoş geldin cennetim' demiş. Amina eliyle gözyaşlarını sildi. O babasının cennetiydi... Babası da onun...
Annsi zaman zaman kıskanır gibi yapardı ikisini. Abileri de çok severdi Amina'yı. Fatma anne 'Evin erkeklerinin göz bebeği benim kızım' derdi. Amina liseden mezun olunca talipleri gelmeye başladı. Ama önce babası sonra da abileri duyduklarında çıldırıyorlar. 'Bizde evlendirilecek kız yok' derlerdi.
Amina gözyaşları akarken gülümsedi. 'Sizin evlendiremeyeceğiniz kız kardeşiniz evlendi... Hem de ondan nefret eden bir adamla...' Elleri ile yüzünü kapattı. Hıçkırıkları boğazını tıkıyordu. Ve Amina'nın cennetleri yoktu.
Abileri... Amina'nın çok sevdiği abileri bir bir savaşa kurban gitmişlerdi. Acılar tek tek gelse belki dayanılmaz olurdu. Ama beş abisi ve eşleri, annesi ve... O dünyanın en tatlı yeğenleri... Savaş... Dünyaları yıkılmıştı. Bir anda... Her şey bir anda olmuştu. Her yerden yağan kurşunlar geldi aklına... Büyük abisi Ahmet evine düşen bomba ile ailesini kaybetmişti. Amina Sare abisinin evine geldiğinde yeğeni Cela'nın yerde parçalanmış bedenini görmüştü. Korkunçtu... Amina gözlerini kapattı. Sanki gözlerinin önündeydi miniği...
Aklına gelenler... Gözlerinin önündeki parçalanmış bedenler... Ailesi yok olmuştu. Yapayalnızdı... Üşüdü bir an... Oda onu boğacaktı. Dayanamıyordu. Hemen yatakdan kalktı. Üzerine bir şeyler giydi. Başına örtüsünü aldı. Odasından dışarı çıktı. Arka kapıdan bahçeye ulaştı. Hava buz gibiydi.
Dondurucu hava acaba acılarını da dondurur muydu? Derin bir nefes aldı. Gökyüzüne baktı. Halep de bu gökyüzünden bombalar yağmıştı sevdiklerinin üzerine. Yere çöktü dizlerinin üzerinde... Sadece ağladı... Gözlerinin önüne gelen parçalanmış bedenler için. Omuzlarından tutan ellerle irkildi.
"Benim" dedi Şamil, karısını ayağa kaldırdı. "Neden?" dedi kızı kendine döndürürken. "Bu havada neden çıktın dışarı... Ve neden bu kadar ağlıyorsun?" Amina cevap verecek durumda değildi. Hıçkırıkları kesilmiyordu. Şamil ona sarıldı sıkıca. "Boşalt içine, ağla... Neden ağlıyorsan... Akıt seni bu kadar ağlatan her neyse." Bilmiyordu ki gözyaşları asla temizleyemezdi ailesinin akan kanını... "Hadi eve girelim" deyince başı ile itiraz etti Amina. Kocasının kolları ona kısa da olsa huzur vermişti. O kollar sanki güvenli bir limandı. Ama Amina Sare yanıldığını biliyordu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Siyahın Karası
Fiksi Umum06.02.2023 sabaha karşı yurdumun güneydoğusu sallandı. büyük acı çöreklendi yüreğimize. Bu acının tarifi asla yok. Yıkılan binlerce binanın molozlarının altında kaldı binlerce canımız. Saatler birbiri ile yarışırken, her gelen kurtulma haberi ile y...