Sizi bu sefer sevişme sahnesinden mahrum bırakmayacağım. İyi okumalar...
__________
Bir sene önce bana yaşanacakları anlatsaydınız muhtemelen gülüp geçerdim. Şu an hayal bile edemeyeceğim bir noktadaydım. Doruk Özer aşkla bana bakarken ben onun yüzünü okşuyordum. "Bu gecelik nereden çıktı? Böyle bir şey almadığıma eminim." dedi eli geceliğin askılığında dolaşırken.
"Annen bizim evleneceğimizi öğrenince almış. Bu akşam verdi." dedim, gülümsedi. "Saat şu an gece yarısını geçti. Bu ne demek biliyor musun, küçüğüm?" diye sordu. Onun cevap vermesini istediğim için sustum. "Bugün sözleşmeden azade olarak ilk günümüz. Evliliğimizin asıl ilk gecesi bu gece." dedi.
"Yani sevişmeliyiz!" dediğimde güldü ve gerdanımdan öptü. "Evet kızım sevişmeliyiz. Hem de yavaş yavaş, tadını çıkara çıkara sevişmeliyiz." dedi ve beni yavaşça yatağa yatırdı. Ardından ışığı biraz kısıp loş bir ortam oluşturdu ve yanıma geldi. Belindeki havlu düştü düşecekti. Gökten gelen bir cesaretle havluyu çektim. Artık karşımda çırılçıplaktı.
Doruk bu hareketime gülerek karşılık verdi. "Kaç haftadır sevişmeyince sen de çok özledin sanırım." dediğinde başımı salladım. Üstüme çıktı, siki bacaklarıma değiyordu. Zaten popomda olan gecelik iyice yukarı sıyrılmış, tangamı ortaya çıkarmıştı.
"Seni bu gecelik üstündeyken sikeceğim." dedi ve bir çırpıda tangamı çıkardı. Orta ve yüzük parmağı zaten ıslak olan kadınlığımın içine girerken zevkle inledim. Parmakları içimde gelgit yaparken dudakları dudaklarımı talan etmekle meşguldu. Hangi zevke odaklanacağını şaşırmış vaziyette hem öpüşmeye çalışıp hem de Doruk'un ağzının içine inliyordum.
Kollarımı boynuna sardım. Bu adam bana aitti. İyisiyle kötüsüyle benimdi. O da beni her türlü huyumla kabul etmişti. Bizi bizden başkası da istemezdi.
Parmaklarını öylesine yavaş ve zevk verici şekilde hareket ettiriyordu ki neredeyse boşalacaktım. Bunu anlar anlamaz içimden çıktı ve dudaklarımızı ayırdı. Birkaç saniyeliğine boşlukta kaldım, ne olduğunu idrak edemedim. Doruk ise az önce içime soktuğu parmaklarını benim ağzıma soktu.
Kendi tadımı aldım. Normalde iğrenebilirdim ama şu an, sevişirken, her şey mübahtı. Parmalarını zevkle emdim. "Aferin güzel kızıma. Bu gece defalarca kez boşaltacağım seni sabırlı ol." dedi, ses tonu değişmişti. Parmaklarını ağzımdan çıkardığı an sikini elime aldım. Yapacağım şeyi anlamanın verdiği memnuniyetle kendini yatak başlığına yasladı.
Bacaklarının arasına girdim ve kayganlaştırdığım aletini okşamaya başladım. Bunu yaparken bir yandan da onu izliyordum. Yüz ifadeleri ve çıkardığı sesler beni o kadar tahrik ediyordu ki sadece ona bakarak boşalabilirdim. Saçlarımı kavrayıp bir at kuyruğu hâline getirdi. Ne istediğini anlamıştım onu daha fazla zorlamadan sikini ağzıma aldım.
"Neşe nasıl bir şeysin sen böyle? Aklımı kaçıracağım, çok güzel!"
Doruk'un bu bağırışları bana daha da güç verirken sikini sonuna kadar almaya çalıştım ama o boğulmamam için kendini geri çekti. "Abartma Neşe, gel buraya." dedi ve beni kucağına çekti. Hiç durmadan dudaklarına yapıştım. Onu saçlarını çeke çeke öpüyordum. O ise parmaklarını yeniden amıma soktu.
ŞİMDİ OKUDUĞUN
YAKAMOZ
Romansa"Saçlarının okşanması iyi geliyorsa neden her seferinde kendini çekiyorsun?" dedim sitemle. Doruk, buruk bir şekilde gülümsedi. "Eğer sürekli saçlarımı okşarsan ben buna alışırım ve sen gidince kimse gelip benim saçımı okşamayacağı için eksik hissed...