Bölüm şarkısı:
Teya Dora - Džanum─── ⋆⋅☆⋅⋆ ───
Kim bilirdi dolunayın başkaları için yalnızca bir kabus olduğunu? Gece ayındı ve ayın en güzel evresi dolunaydı. Şiirlere konuk olurdu, ilahilere eklenirdi, şarkılar evi olurdu. Simsiyah gecenin upsuz bucaksız sonsuzluğunda, göğün bağrında parıldayan dolunay onun en büyük kabusuydu. Remus Lupin'in. Henüz küçük bir çocukken ısırıldığı ve hayatının lanetlendiği o günü yalnızca dolunayda en dibe kadar hisseden o yaralı çocuk.
Kendi gözünde bir canavardı. Dolunayda teninin altında yatan canavar gün yüzüne çıkıyor, dehşet saçıyordu. Bazen düşünüyordu da, dostları olmasa bunun üstesinden nasıl gelirdi? Ne yapardı? Onun için hayatlarını riske atıp bir Animagus formuna büründükleri günün gecesinde ağladığını hatırlıyordu Remus. Bu dostlara sahip olduğu için ağlamıştı.
Yine bir dolunay vakti, dostu James'in Görünmezlik Pelerini altında gizlice çıkmışlardı Hogwarts şatosundan. Kendisini bir hâyli yorgun ve halsiz hissediyordu. Teninin altında yatan canavar onu huylandırıyordu. Ve Remus hissediyordu, canavar çok yakında saklandığı yerden çıkacaktı.
"Hızlı olalım." dedi Sirius, Remus'a destek olmak için omuzlarından sıkı sıkı tutmaya devam ederken. "Bulutlar çekilmek üzere. Bir an önce şu barakaya gidelim."
Peter ona katılırcasına başını hızlı hızlı salladığında dördüsünün de adımları hızlandı. Beş dakika sonra Bağıran Baraka'dan içeriye girdiklerinde Sirius, burnuna dolan toz kokularıyla öksürdü. "Pencereleri açsak mı?"
James başını iki yana salladı. "Olmaz, açmamamız gerekiyor." Remus'u dikkatlice kanepeye oturtarak ona üzgün bir ifadeyle baktı ve derin bir iç çekerek pencereye ilerledi. Ela gözleriyle havayı kontrol etti, dolunay hâlâ gözükmüyordu. Bulutların ardındaydı fakat bulutlar tüm gece orada durmayacaklardı.
"Ne düşünüyorsun?"
Sirius'un sesiyle omzunun gerisinden ona baktı. Cevap vermek yerine omuz silktiğinde Sirius yanına yaklaştı ve onun gibi gözlerini pencerenin ardındaki gökyüzüne çevirdi.
Bir süre sessizce dışarıyı izlediklerinde bu sessizliği bozan Sirius olmuştu. "Bir Animagus olduğunu ona söyleyecek misin?"
Daha önce bunu Emily'e söylemek James'in aklına hiç gelmemişti. Sadece bir keresinde, kütüphanede ona Animagus tanıdıklarının olduğunu söylemişti. Aslında o sırada kendisi ve arkadaşlarından bahsetmişti ama Emily nereden bilecekti onların birer Animagus olduğunu?
"Bir gün öğrenecek." dedi James sonunda gözlerini Sirius'a çevirdiğinde. "Sonsuza kadar ondan saklayacak değilim."
"Sonsuza kadar?" Sirius'un kaşları havaya kalktı. "Onunla sonsuza kadar sürebilecek bir ilişki içinde olduğuna inanıyor musun?"
ŞİMDİ OKUDUĞUN
Querencia | James Potter
Fanfiction1 Eylül 1973'den beridir kullanılmaya başlanılan yöntem, Gryffindor ile Slytherin arasındaki buzları eritmeyi biraz da olsa amaçlıyordu. Her pazartesi Büyük Salon'da bir kura çekilir ve son üç sınıf arasından rastgele düşman binaya mensup iki öğrenc...