5 ➤ Baygın

2.4K 194 65
                                    

─── ⋆⋅☆⋅⋆ ───

Oops! Bu görüntü içerik kurallarımıza uymuyor. Yayımlamaya devam etmek için görüntüyü kaldırmayı ya da başka bir görüntü yüklemeyi deneyin.

─── ⋆⋅☆⋅⋆ ───

Akşam olmasına çok kısa bir zaman kalmıştı fakat Emily her an kapıyı yumruklamak üzereydi. Geçen uzun saatlerin sonunda artık duvarlar üzerine üzerine gelmeye başlamış, kendisini rahatsız hissetmişti.

"Hey, iyi misin?" diye sordu James kendini tutarak. Emily hemen kapının önünde yere oturmuş ve başını duvara yaslamıştı; üstelik pek de iyi görünmüyordu.

Emily, kapattığı gözlerini açarak bayık bakışlarla James'e baktı. "Muhteşemim, Potter."

"İyi." James gözlerini ondan çekerek başka yere baktı. Odanın patlayan ve simsiyah olan bölümünde gezdirdi gözlerini. "Sence buraya ne olmuştur?"

Emily omuz silkti. "Bilmem, belli ki düello sırasında odanın yarısını havaya uçurmuşlar."

"Acaba onlara ne oldu?.." diye mırıldandı James kendi kendine. Emily kısık sesle gülerek "Biri mutlaka ölmüştür." diye mırıldandı.

James bu söze karşılık gözlerini tekrar Emily'e çevirdi. "Bu konu hakkında bir şeyler mi biliyorsun?"

Emily başını iki yana sallamakla yetindi ve tekrar gözlerini yumarak James'in bir daha soru sormamasını diledi içinden. Bir an önce buradan çıkmak istiyordu. Gidip güzel bir akşam yemeği yiyip yatakhâneye çekilmek istiyordu; belki sıcak bir duş alır ve bu günü unutmak için biraz kitap okurdu. Daha sonra ise derin bir uykuya dalardı.

"Buradan çıkmak istiyorum..." diye mırıldandı kendisinin bile zor duyabileceği bir sesle. Bir elini kaldırıp kapıya yasladı. "Binama dönmek istiyorum."

James kaşlarını çatarak yavaşça ayağı kalktı. "Sen gerçekten iyi olduğuna emin misin, Weaver?" diye sordu ona doğru ilerleyerek. "İyi görünmüyorsun ve her an bayılacak gibisin."

Emily gözlerini zar zor aralayarak James'e bulanık bakan gözleriyle baktı, birkaç kez kırpıştırdı ve tamamen kapattı. Saniyeler içinde Emily'nin bedeni yan tarafa düştü. "Weaver!" James hızlıca ona yaklaşarak önünde diz çöktü ve kızın omuzlarından tutarak dikleştirmeye çalıştı.

Emily'nin başı geriye doğru düştüğünde James bir elini Emily'nin başının arkasına yasladı ve yüzüne eğildi. "Kendine gel Weaver! Bayılmanın zamanı değil." diye bağırdı kulağının dibinde.

Emily ses vermediğinde kızı duvara yaslayarak ayağı kalktı ve kapıya vurmaya başladı. "Beni kimse duyuyor mu?" diye seslendi. "Profesör McGonagall!" Elini kapı kulpuna atarak kilitli kapıyı açmaya çalıştı. "Kimse yok mu orada?! Açın şu kapıyı, Weaver iyi değil!"

Biraz daha bağırdı, arada sırada Emily'i kontrol ediyor ve onu uyandırmaya çalışıyordu ama kız asla gözlerini açmıyordu. Biraz sonra koridordan sesler gelmeye başladı, kalabalık birileri vardı kapının ardında anlaşılan.

Querencia | James Potter Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin