🥀 49. Bölüm 🥀

8.9K 569 142
                                    

Hayat'tan

Birbirimizin gözlerine saatlerce bakabilirdik. Hiç durmadan gözlerimizle konuşabilirdik. O gözlerde aşk ve samimiyet vardı. Hiç tükenmeyecek olan..

Bugün yeni yarınların başlangıcıydı. Bizim yarınlarımızın..

Bu öylesine mutlu ediyordu ki beni. Dudaklarımızdan tebessümün kaybolmaması belki bu sebeptendi.

"Sana hep bakabilirim ama Leyla abini daha fazla zaptedebilir mi emin değilim."

Neyseki benim başımda kavak yelleri eserken, Korhan'ın aklı yerindeydi. Abim faktörünü nasıl unutabilirdim ben?

"İzin verdi."

Biliyorum der gibi başını salladı.

"Verdi ama bunu kötüye kullanmak istemem. Şimdiden zorlarsam seni alacağım gecelerden vazgeçmek zorunda kalırım. "

Korhan'ın uyanıklığına diyecek bir şey bulamadım.

"Abin zor bir adam ve sen konusunda kıskanç. Seni bana emanet ederken bile gözleri doldu. En iyisi aramızı düzeltmeye çalışırken huyuna gideyim. "

Huyuna gitmek mi? Az önce çiçek meselesi yüzünden abime rest çeken adam mı bunu söylüyordu. Buna gülerdim işte ve güldüm. Saklayacak değildim.

"Niye gülüyorsun?"

Kendimi açıklamaya çalışacakken yanlış bir şey söylemiş gibi düzeltmeye çalıştı hemen.

"Tabi hep gül ama merak ettim."

Bu takılacağım en son ayrıntıydı. Neden gülüyorsun demesine kızıp küsecek değildim ya!

"Bana alacağın bütün çiçeklerin sahibi olduğunu söylerken abimi bu kadar dert etmiyordun. Hatta karşısında basbayağı dikilmiştin. Küçük bir mevzuyu çok kafaya taktın."

Çiçek meselesindeki ince düşüncesine hayrandım ama mesele biraz fazla büyütülmüştü sanki.

Bana alacağı bir çiçekten daha fazla anlam yüklüyordum konuşmasına. Beni anlaması yetiyordu. Bana en büyük hediye buydu. Sevgi anlaşmak değildir nedensiz de sevilir diyordu bir şarkıda. Sevgi anlaşmaktı bence.

Eşyalara anlam yüklemeyi sevmezdim pek. Eşyaydı bu, ömrü vardı. Bir çiçek kururdu elbette. Kokusu silinirdi kendisinden.

Ama kalp öyle mi? Sevince eskimezdi, solmazdı. Kıymet verenin yanında yenilenip dururdu. Zamana karşı dururdu.

Korhan bana kalbini hediye etmişti. İçinde benim olduğu kalbi..

"Başımın tacı olarak seni başımın üstünde taşıyamayınca nesnelere anlam yükledim. Senin için küçük sayılabilecek ama benim için anlamları büyük şeylere.."

Bir laf söylüyordu, nevrim dönüyordu. Yine aynısını yapıyordu. Kalbimi ağzıma götürüp getiriyordu.

Kalbimle zoru vardı bu adamın. Onun yollarında ölecek bir kalbim..

Ben onu anlamıyor değildim ama bazen onun sevgisinin yüzde birini bile hissedemiyor olduğumu düşünüp kendimi suçluyordum.

Her davranışı, her sözü onun sevgisinin altında ezilmeme sebep oluyordu. Bende seviyordum. Sevgimin azlığını dile getirmiyordum kesinlikle. Sadece bazen yetersiz ve düşüncesiz hissediyordum kendimi.

Karşımdaki adam dört dörtlük ve her kadının isteyebileceği türden bir erkekti. Azı yoktu fazlası vardı.

Sadece hayıflanıyordum bazen. Onun ince düşüncesine ve kibar tavırlarına karşı ben biraz pasif kalıyordum bu ilişkide. Ürkekliğim ve korkaklığımda işin içine girince iş curcunaya dönüyordu maalesef.

Yayımlanan bölümlerin sonuna geldiniz.

⏰ Son güncelleme: Jun 04, 2023 ⏰

Yeni bölümlerden haberdar olmak için bu hikayeyi Kütüphanenize ekleyin!

MARA Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin