13. BÖLÜM

610 53 32
                                    

Selammm. Nasılsınız?

Oy ve yorumlarınız bugün bana doğum günü hediyesi olacakk💌 o yüzden lütfen oy vermeyi ve yorum yapmayı unutmayınızz..

Sınır yorum ve oy: 25

Şarkılar,

Gökhan Türkmen - İnadına Aşk

💌
 

Yıllar sonra saçlarımı düzleştirmenin hissettirdiği mutlulukla akıp giden yolu izliyordum. Açık camdan gelen rüzgar saçlarımı savururken Emir,
  "Saçlarını düzleştirmen hoşuma gitmiyor," diye mırıldandı.

Camdan gelen rüzgarın etkisiyle gözlerimi kıstım. "Neden ki?" Daha önce bana lüle saç dediğinde kıvırcık saçlarımın onun dikkatini çektiğinin farkına varmıştım ama nedenini bilmiyordum.

"Doğal saçlarını ve buklelerini bozman hoşuma gitmiyor sadece."

"Lisede saçımı düzleştirmiştim bir kere. Herkes kıvırcıktan daha çok yakıştığını söylemişti. Bu kıvırcıklar için ağır bir hakarettir." Güldüm sesli bir şekilde.

Emir yanlızca birkaç saniyeliğine bana baktığında "Bende kıvırcık saçın sana daha çok yakıştığını söylüyorum. Yetmez mi?"

"Bende seviyorum saçlarımı.. ama takılmıştım işte,"

"Kafanın içini doldurmayı hak etmiyor böyle şeyler," dedi.

"Niye ki? Kafamı doldurabileceğim daha önemli konular var mı?"

Dudaklarını birbirine bastırıp direksiyonu sola kırdı Emir. Ardından yine kısa bir an bana bakıp "Olmaz mı," dedi ve göz kırptı. İmdat. Bir kere daha yapması istek değil ihtiyaçtı.

Bunu sesli bir şekilde dile getirmek yerine gözlerimi kapatıp önüme döndüm usulca.

Çok geçmeden eve geldiğimizde pijamalarımı giyinmek için misafir odasına geçtim. Yağmur ve rüzgardan sonra havanın bu kadar durgun olması epey şaşırtıcıydı. Giyebileceğim ince bir şeyler bakınıyordum. Fakat eşofman dışında uyumaya uygun tek bir seçenek vardı.

Kırmızı kalpli pijama takımı.

Belinay'ın sende çok tatlı durur diye zorla aldırdığı takım. Ve ben maalesef kabul edip almıştım.

Oflayıp püfleyerek pijamayı giyindiğimde saçımı da dağınık bir topuz yapıp aşağı indim.
Mutfaktan sızan loş ışığı fark ettiğimde içeri de Canay abla olsun diye dua ediyordum.

Ancak mutfakta bir adet kalçasını tezgaha yaslamış , elinde ki kupa bardağı tutan Emir vardı. Giydiği gri eşofman ve kolsuz beyaz tişört kaslarını fazlasıyla belli ediyordu.
Diğer elinde tuttuğu telefonu tezgaha bırakıp kahvesinden bir yudum aldı.

Bende sakince buzdolabına doğru ilerlemeye başlamışken "Pijama hakkında tek yorum yapmanı istemiyorum. Almak benim fikrim değildi ama maalesef şartlar bu," dedim. Tek nefeste söylediğim şeyleri hazmetmek için derin bir nefes aldım.

Emir'se gamzelerini belli ederek güldüğünde, gözleri kısıldı.
"Fazla tatlı olmuşsun sadece,"

"Bu iyi bir şey o zaman,"

İMAHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin