İntikamı için bir şirkete sızmaya çalışan Lizge'yi aslında onu çok daha önceden bekleyen ve daha öncesi olan Emir Mirza karşılayacaktır. Yollarının kesişmesi ikisine de bir seçenek sunarken,bu seçenek çok daha öncesinden belirlenmiştir. Lizge ve Emi...
Beni yoran çabam ya da vazgeçim değildi. Ben her şeyin aykırı olanıydım. Beni yorgun bırakan küle dönmemek için verdiğim savaştı.
Çığlıklarımı duyuramamıştım ya da duymak istememişlerdi çünkü bir kez,bir kez haykırsam öylece,sesimdeki acı kalplerini parçalardı.
Gerçekleri istiyordum ben. Felç kalacağımı bile bile. Eskisi gibi olmayacaktı hiç bir şey. Eskisi gibi olmasındı da.
Gerçeklerden sonra kalmak ağır mı gelir insana? Gidenin içinde ukde kalan şeyler mi yük olur insanın heybesine?
Bazen,umut insanı arşa çıkarabiliyor,bazen yere çakabiliyordu sertçe. Dengesi yoktu hayatın ya da umut ettiğimiz düşüncelerin. Hiç bir şey hayal ettiğiniz ya da gördüğünüz gibi değildi mesela. Bir kitapta da okumuştum. Şöyle diyordu;
'Her şey göründüğü gibi olsaydı,eline aldığın deniz suyu mavi olurdu.'
Hiç bir şey göründüğü gibi olmasa da,hisler hissedildiği gibi olsun istiyordum. Gerçek. Arınmış ve saf. Araya mesafeler girmeden- sadece ten ve vücut değil,düşünce ayrılıkları da mesafeye dahildi.- Tutkunun önünde durabilen duyguları yakmak isterdim çünkü tutku,zannettiğimiz kadar güçlü bir duygu olmayabilirdi. Eğer öyle olsaydı,araya yalanların ve kirlenmiş sözlerin,izahı olmayan cümlelerin girmesine izin vermez,kendini her daim korurdu.
Ama öylece silinebilirdi işte tutkular. Aşk öyle miydi peki? Silinebilir miydi bir yalan dahilinde? Unutmak mı kalırdı geriye?
'Aşk öğretecek,' demişti annem bir keresinde. "Kazanmayı da yenilmeyi de,unutmak istemesen de unutmayı da, mağlup olmak istemesen de mağlup olmayı da,yalan söylemeyi,yalan söylememek için doğruları kabul etmeyi;seni,anneciğim. Aşk,sana seni anlatacak. Öğretecek. Öncesi ve sonrası olacak hayatında. Aşktan öncesi,aşık olduğun kişiden öncesi ve sonrası. Emin ol ikisi asla aynı olmayacak. Acı verecek,yakacak,çok yakacak ama korkma. Öldüren bir acı değil bu,aksine,çok yaksa da canını,yaşatır seni."
