Öncelikle nasılsınız?
Ben iyiyim, teşekkür ederim. Bu hikayenin benim evrenimi anlattığının yeni yeni farkına varıyorum. Birçok etkilendiğim film, kitap ve müzikten esintiler var ve bazen aynı da.
Ama benim için büyüme hikayesiydi. Ben zaman zaman kurduğum evreni hayal ederek uykuya dalıyorum. Öyle güzel yorumlar bırakmışsınız ki, kurduğum bu evrenin özel olduğunu fark ediyorum. Birçok kalbe dokunduğum için gerçekten mutluyum.
Şuan 26 yaşındayım. Hikayeye başladığımda 2016 yılıydı ve 19 yaşındaydım.
Büyüdüm. Çok şey yaşadım. Bir çok zorluk ile karşılaştım fakat bunları birer öğrenme ve büyüme fırsatına dönüştürdüm. Eminim sizde büyüdünüz, hayatınızda inanılmaz şeyler oldu veya durdunuz, beklediniz.
Çalıştınız, sınavlara girdiniz. Gelecek kaygısı çektiniz veya çekiyorsunuz. Hepimiz için burası bir kaçış noktası oldu. Kaçtık ve yaşadığımız dünyadan uzaklaşmak istedik. Sığındık kitaplara, müziklere ve filmlere.
Hepinizin hikayesini merak ediyorum. Hayat sizi bir şekilde 26 yaşına getiriyor. Sonra oracıkta durup, insanları dinlemek istiyorsunuz. Yaşlanmışım gibi oldu ama yaşlandım da.
Minicik notlar; benim için endişelenmeyin. Afra kadar mükemmel bir hacker olmasam da, yazılım geliştiricisi olarak çalışıyorum. Merak etmeyin bir yerleri hacklediğim falan da yok.
Bu evrene final vermek istemediğime karar verdim ve bir final göremiyorum da neden sonsuza kadar mutlu veya sonsuza kadar mutsuz olsunlar ki, hayatlarımız öyle mi? İnişler ve çıkışlar olan bu yaşamda bir kitabı bir sona bağlamayı artık mantıklı bulmuyorum.
Afra'nın polis aracına bindikten sonra akıbetini sizin hayal dünyanıza bırakmak istiyorum. Belki kurtulmuştur ya da belki hapishanededir. Ne bilim belki Kaya Erez ile evlenmiştir. Ya da karşısına başka bir adam çıkmıştır. Ama emin olun ki, hepsi aklınızın içinde oluyor.
Belki de bu hikaye final yazmama isteğim bitmesini istemediğimden geliyordur. Harry Potter bitti de mutlu mu olduk? Hayır o evreni zihnimizde Hogwartsın içerisinde bıraktık.
O yüzden bir son istiyorsanız. Bu sonu siz yazın. Zihninizde onlarca yüzlerce son yazabilirsiniz. Benim zihnimde bir sonu yok. Birçok son var ve bunlardan birine karar vermek istemiyorum.
Sizinle minik bir şiirimi de paylaşmak istiyorum benim için bu hikayenin sonunu anlattığını düşündüğüm;
Ben bir gezginim,
Bağcıklı botları olan.
Renkleri, ruha mimlemiş;
Asılsız bir körpeyim.İzbe yerlerdeki küllerin,
Kâbusların dokunduğu kelimelerin,
Talan edilmiş düşlerin, izcisiyim.Gidilmemiş yerlerin gün batısında,
Doğudaki zirvede,
Kuzey yıldızının ışığında,
Güneyin denizlerinde,
Duyulmamış çığlıkları arayan,
Bir kâşifim.Gölgesini gündüze dost bilmiş,
Başaklar ile dans edip,
Güneşi hissetmeyi bekleyen,
Yeryüzüne mahkum olmuş,
Kimsesiz biriyim.Batan güneşi izlerken,
Ateşi yakıp kâğıdını çıkaran,
Avare biriyim.
Anlaşılmayı kenara bırakmış,
Kalemini geceye dost bilmiş biriyim.Ben bir gezginim,
Arayışı hiç bitmeyecek...Esenlikler dilerim.
Sena ÇELİK
ŞİMDİ OKUDUĞUN
KURT KOZASI-MAVİ SAÇLI KIZ
Action"Zihinlerinizin içine kurulan, dolambaçlı yolların içinde kaybolarak gözlerine örtülmüş kumaş parçasını kabullenen ve duydukları ile adımlarını yönetmeye çalışan insanlar! Işığı göremediniz, renkleri bilemediniz. Dünyanız karanlık, grinin tonları i...