KURT KOZASI-MAVİ SAÇLI KIZ

İKİNCİ SEZON | DOKUZUNCU BÖLÜM: İŞARETİN GÖLGESİ

“Umarım gazeteyi ters tuttuğunun farkındasındır.”dediğimde Çınay, gazeteyi indirmek yerine başını biraz daha yukarı kaldırmış ve sarı kaşlarından biri yukarıya doğru kavislemeye çalışmıştı. Dudaklarını büzerek konuşması bir çocuğun pamuk şekeri isterken ki haline benziyordu:

“Gazetenin bu sayfasına ters basıyorlar.”

Meyra, Çınay’ın omzunun arkasından parmaklarının ucunda durarak ne okuduğuna bakmaya çalışıyordu.

“Aha, demek sende Mirza’nın karikatürlerinin hayranısın.”

“Ren geyiklerini desteklediğinden beri.” Diye cevapladı Çınay onu.

“Kimden bahsediyorsunuz?”diyerek araya giren Beray kaşlarını çatarak gazeteye baktı. Göz gezdirdikten sonra:

“Komik değildi.” Diye söylendi. Çınay kardeşine ters bir bakış atarken, Beray ona dil çıkardı. Tabi ki bu yüzünü Çınay’dan başkasına göstermezdi. Yedisan gazetesinden farklı olan Bucak gazetesi daha alaycı bir tutama sahipti. Belki de ön sayfa haberlerini üniversite öğrencilerinin eline vermesi bundandı. Ama ne olursa olsun, gazetenin haberleri doğruydu. Aktarımdaki garipliği saymazsak…

“KOZA KURTLANDI”

Hadi canım, ciddi misin?

Çınay, gazeteye garip bakışlar attığımı görmüş olmalı ki gazete kapattı. Sonrada gazeteyi baş aşağı olan duruşundan kurtardı ve sesli bir şekilde okumadan önce gözleriyle manşetleri taradı ve sesine yerleştirdiği tuhaf tonla okudu.

“Koza kurtlandı. Uzun zamandır kendileri Hacker grubu sanan Kurt Kozası, masumiyetini yitirdi. Emniyet amiri Ahmet Kara, yaptığı açıklama da Kurt Kozası’nın hiçbir zaman masum olmadığını ve işleri iyice karıştırdıklarını ifade etti ve uyuşturucu kaçakçılarıyla işbirliği yapan bir grup olduğu hatta geçtiğimiz günlerde geçekleşen Abrarm da patlamada bu örgüte mensup kişilerden birkaçının öldüğünü söyledi.” Dediğinde Beray hafifçe sırıttı.

“Öldüğüm gerçeğini kabullenemiyorum.”diyerek Çınay’ın elindeki gazeteyi eline aldı. Haberin detaylarını sesli şekilde okurken falcının bizim kullanmamız için verdiği odayı gözlerimle tararken neden bu kadar gotik olmasını algılamıyordum.

“Basın açıklamasında Nogay’daki suç oranlarından bahseden Emniyet Amiri Kara, ‘Binde bir yıllık oranla en az cinsel taciz, yüzde 12 ile en çok hırsızlık ile karşı karşıyız. Bu oranlar suçların kendi oranları olmakla beraber, birey sayısına oranla 10 bin kişide bir kişi suç işlenmekte. Aşağı yukarı 40 milyonluk Katay Cumhuriyeti için bu 40000 suçlu anlamına geliyor. Önceki yıllara baktığımızda ise bu sayının 5000 hatta 15000’i bile aştığını görüyoruz. Bunlara ek olarak uğraştığımız siber suçlar ile Katay’ı suçlardan arındırmak için çabalıyor ve başarıyoruz.’ Suç oranları ile bla bla.” Diyen Beray’a gülümseyerek bakmıştım.

Gazeteden sıkılmış şekilde Çınay’ın kucağına atarken Çınay gözleri ile hafifçe gazeteyi taradı ve Beray’ın kaldığı yerden devam edecekken Meyra ondan önce davranıp okudu:

“Kurt Kozası ile ilgili sorulara net cevaplar vermekten kaçınırken bu örgüte mensup kişilerin birkaçının öldüğüne ait birkaç ima da bulundu. Cesetlerin tanınmayacak halde olduğunu da belirtti. ‘Koza’nın masum olmadığı açık ve aldığımız istihbaratlara göre büyük ve Katay’da etkin olmaya çalışan bir uyuşturucu organizasyonu ile aktif olarak işbirliği içindeler. Başkent Nogay’a gönderilen yük gemileri ve tırlar sürekli kontrolden geçilerek el konulması için harekete geçildi. Organize Suçlar Şubesi Emniyet Müdürümüz bu durumla ilgili geniş bir açıklama yakın zamanda yapacaktır.’